Kişi Günümüzde Gücüne Göre Borçlanmıyor!

Bu kapsamda 1 Şubat itibariyle taksit süresi 9 ayla sınırlandırılıyor. Öyle ki gıda, yemek ve akaryakıt harcamalarında taksitlendirme yapılamayacak. Kredi kartı psikolojisi üzerine önemli değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Nevzat Tarhan kartların üzerine sigara paketlerinde olduğu gibi"Para değil, kolaylıktır"gibi uyarıcı yazıların yazılması gerektiğini söylüyor.

Kontrolsüz kullanılan kredi kartı kullanımı ve artan borçlanma birçok aileyi zor durumda bırakırken yetkililer yaşanan mağduriyetin önüne geçmek için bir takım uygulamaları hayata geçirmeyi hedefliyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun Banka Kartları Ve Kredi Kartları Hakkında Yönetmelikte yaptığı değişiklikle kredi kartlarına en fazla 9 ay taksit zorunluluğu getiriliyor. Bu kapsamda gıda, yemek ve akaryakıt harcamalarında taksitlendirme yapılamayacak. Yeni uygulama 1 Şubat 2014 tarihinden itibaren geçerli olacak.

Kredi kartı kullanımının bir psikolojisi olduğuna dikkat çeken Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan ülkemizde kredi kartı olgunluğunun oluşturulması gerektiğine dikkat çekiyor.

Günümüzde birçok kişinin ödeme gücünü göz önünde bulundurarak borçlanmadığını ifade eden Prof. Dr. Tarhan, acilen bir bütçe kültürü oluşturulması gerektiğini belirtiyor.

"Biz, çocuk 10 yaşına geldiğinde bütçe kavramının oluşturulmasını savunuyoruz. Eğer bütçeyi kullanmayı öğrenebilirse ileride kredi kartı kullanımını da kontrollü bir şekilde yapar kişi. Bu küçük yaşta öğretilmeli. Para kullanmak zaman yönetimi gibi önemli ve de yönetilebilmeli. Sermaye iki türlü olarak bilinir. Biri kazanılan sermaye diğeri de tasarruf edilen sermaye. Parayı Tasarruf etmek de bir birikimdir. Tasarrufu maalesef popüler kültürün etkisiyle kaybettik."

Kredi kartını insanlarımız nakit gibi sermaye gibi görüyor diyen Tarhan bu nedenle de kişilerin olmayan parayı çok rahatça, sınırlandırmadan harcama eğilimi gösterdiğini kaydediyor.

"Kişilik yapısında dürtü kontrol bozukluğu olanlar 'dur, düşün, eyleme geç' i yapamıyor. Bu durum beynin ön bölgesinin gelişmemiş olmasıyla alakalı. Aceleci, sabırsız ve hiperaktif davranışlar gösterebiliyorlar. Bir istek uyandığında kişi o isteği ihtiyaç gibi algılıyor. Onu giderme, karşılama arzusu uyanıyor. Ve kişi dur, düşün ve eyleme geçi yapamıyor. Hemen eyleme geçerek alışveriş yapıyor.