Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Uygulamaları"

Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Faruk Bilir, teknolojideki değişim ve gelişimin kişisel verilerin işlenmesini daha kolay hale getirdiğini belirterek, "Ama bu teknoloji kişisel veriler alanında birçok sorunu da beraberinde getirdi." dedi.

Trabzon'da Kişisel Verileri Koruma Kurumunca (KVKK) "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Uygulamaları" konusunda panel düzenlendi.

Trabzon Valisi Yücel Yavuz, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Prof. Dr. Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen panelde yaptığı konuşmada, dünyanın teknolojiyle yarıştığını ve mücadele ettiğini dile getirdi.

Yavuz, torunuyla görüntülü konuşmak isteyen yaşlıların bile artık ileri teknoloji cep telefonları satın aldığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Siz ne kadar kanunla mevzuatta düzenleme yaparsanız yapın bununla ilgili özel ilgilenenler var. Yani kişisel verilerinizi alıp bunu birtakım plan ve düşünceleri için kullanacak bir kesim de çalışmalarını sürdürüyor. 21. yüzyılın birinci çeyreğini neredeyse bitiriyoruz. Dikkatli olmak zorundayız. Devletimiz de bu konuda kanun koyucu olarak düzenlemeyi yaptı. İnşallah bunun neticesi de alınacaktır. Kişisel verilerimizin güvence altında olduğunu bilmemiz lazım."

Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir de kanununun 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe girdiğini anımsatarak, "Ancak bu kanun yürürlüğe girmeden önce 2010 yılında bir anayasa değişikliği yapıldı. Bu değişiklikle birlikte anayasanın 20. maddesine kişisel verilerin korunmasını isteme hakkı getirildi. Kişilere kişisel verilerle ilgili bir yeni ve temel hak bir anayasal hak verilmiş oldu." diye konuştu.

Dünyadaki birçok ülkeden farklı olarak Türkiye'nin kişisel verilerin korunmasını isteme hakkını anayasayla düzenlemiş ender ülkeler arasında yer aldığını dile getiren Bilir, şu değerlendirmede bulundu:

"Ülkemizin bu konuya ve insan haklarına verdiği değerin göstergesidir. Oluşturulan kurul da düzenleyici ve denetleyici bir kurul, 9 kişiden oluşuyor. Kurul Başbakanlıkla ilişkilidir. Özellikle son zamanlarda teknolojideki değişim ve gelişim aslında kişisel verilerin işlenmesini kolay hale getirdi. Ama bu teknoloji kişisel veriler alanında birçok sorunu da beraberinde getirdi. Türkiye'de kişisel verilerin işlemesini korunmasını disipline altına almak hak ve hürriyetlerini korumak için böyle bir yapılanmaya gidilmiştir. Kişisel verilerin korunması denildiğinde temelinde insan onuru, kişinin geleceğini serbestçe belirlemek vardır. Kişisel veriler insanın değeri ve geleceğidir. Bizim buna hep birlikte sahip çıkmamız gerekir. Yasakçı bir kanun da değildir. Bu kanunun getirdiği en önemli kavramlardan birisi açık rızadır. Bu da bireye verilen değerin göstergesidir. "

Trabzon Cumhuriyet Başsavcısı Mithat Kutanoğlu, dijital ortamda birçok verinin bilerek ya da bilmeyerek uluslararası aktörlerle paylaşıldığına işaret ederek, "Uluslararası aktörler bunu ticari bir meta olarak görüyor veya başka amaçlarla kullanıyor. Ülkemize yönelik saldırılar için ya da bilgi toplamak amacıyla kullanabiliyor. En başta telefonlarımıza parmak iziyle giriş yapıyoruz. Bankamatik, telefon ve bilgisayarlarımızda bulunan göz retinasıyla sistemin açılması, tanınması sistemi var. Nereye gidiyor bu? Hiç düşünmeden onay veriyoruz. Bu ciddi bir problem." diye konuştu.

Verilerin toplanmasının önemli bir konu olduğunu ifade eden Kutanoğlu, "Verilerin toplanmasına hepimizin ihtiyacı var. Dürüst, namuslu, gayri meşru işi olmayan herkesin bundan menfaati var diye düşünüyorum. Sadece bizlerin yapması gereken ki yapılıyor bir kurum oluşturuldu. Bu kurum Türkiye için artı bir değer. Bu verilerin korunması konusundaki kuralları net ortaya koymak ve yaptırımını en sert tedbirlerle uygulamak gerekiyor. Buna ihtiyacımız var." sözlerine yer verdi.

KTÜ Rektörü Süleyman Baykal da verilere erişim hızının arttığını belirterek, "Günümüzde çağdaş iletişim araçları vasıtasıyla verilerin toplanarak depolanması, kişisel ve kurumlar arasında paylaşılmasını oldukça kolaylaştırdı. Verilere erişim hızı artmış durumda. Bu durum zaman içerisinde veri sahiplerinin maddi ve manevi haklarının ihlaline yol açabilmektedir." dedi.