Mersin'de Tarihi Kışla Arazisinin Imara Açılmasına Tepki

Mersin'de Sultan 2'nci Abdülhamid tarafından kurulan Hamidiye Alayları için pek çok şehirde oluşturulan kışlalardan biri olarak 1904 yılında inşa edilen, Cumhuriyet döneminde 23'üncü Piyade Alayı'na, 2'nci Dünya Savaşı sırasında Heybeliada'daki Deniz Okulları'na geçici olarak ev sahipliği yapan Mersin Kışlası arazisinin imara açılmasına tepkiler sürüyor.Mersin Çevre ve Doğa Derneği, Mersin Çevre Dostları Derneği, Tarsus Çevre Koruma Kültür ve Sanat Merkezi Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Sosyal Demokrasi Derneği ve Haçova Kültür Derneği yönetici ve üyeleri Mersin Gazeteciler Cemiyeti'nde bir araya geldi. Mersin Çevre ve Doğa Derneği Başkan Yardımcı Kenan Hoplar, Mersin'in hızlı nüfus artışı, göç, çarpık sanayileşme, yerel ve merkezi hükümetlerin yanlış ve rantta dayalı kentleşme politikaları, plansızlık. İşsizlik ve yoksulluğun neden olduğu ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu söyledi.

Sorunların kentte yaşayan insanların yaşam kalitesini de düşürdüğünü belirten Hoplar, "Son günlerde kentimizin gündemini meşgul eden önemli sorunlardan biri de tarih boyunca kamu yararına kullanılan, kültürel ve tarihi anlamda doğal varlık niteliği taşıyan Hamidiye Askeri Kışlası ve Tevfik Sırrı Gür Stadı'nın alanları rantta dayalı anlayışla kamunun kullanımından çıkartılarak ve rant amaçlı birilerine peşkeş çekilerek, otel ve AVM yapılması planlanmaktadır" dedi.

Hamidiye Askeri Kışlası'nın içerisinde 100'e yakın tescilli ağaç ve yeşil alanın bugüne kadar korunan nadir alanlarından biri olduğunu ifade eden Hoplar, "Kent merkezinin akciğeri sayılan bu alanın, bilimsel hiçbir gerekçesi olmadan rant amaçlı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu tarafından tarihi sit alanı kararının iptal edilmesi kamu yararına aykırıdır. Kentimizin kültürel, tarihi ve doğal varlık özelliğini taşıyan Hamidiye Askeri Kışla ve Tevfik Sırrı Gür Stadı'nın alanları ranta dayalı anlayışla talan ve yağmalanması kabul edilemez. Bizler, bu alanların korunmasını ve kamunun kullanabileceği yeşil alan olarak kalmasını istiyoruz. Bu alanların ranta kurban edilmemesi için etkin mücadele edeceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz" diye konuştu.

Bu arada geçtiğimiz ay Mimarlar Odası konuyu yargıya taşırken, bazı sivil toplum örgütleri ve Kent Konseyi de önümüzdeki günlerde dava açmaya hazırlanıyor.