Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu göçü başladı -

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayan ve geçimlerini sağlamak için farklı bölgelere giden mevsimlik işçilerin fındık toplamak için Sakarya'ya göçü başladı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, sorunlarını tespit etmek için tarım işçileriyle aynı trenle Ankara'ya gitmek üzere Diyarbakır Garı'na geldi.

Tanrıkulu, garda gazetecilere yaptığı açıklamada, gezici mevsimlik işçiler sorununun Türkiye'nin ağır sorunlarından biri olduğunu, her yıl binlerce işçinin ya tren ya da farklı vasıtalarla bölgeden Türkiye'nin batısındaki illere bu mevsimde fındık toplamaya gittiğini söyledi.

Yolculukları sırasında ve gittikleri yerlerde mevsimlik işçilerin büyük bir ayrımcılığa maruz kaldığını savunan Tanrıkulu, mevsimlik işçilerin beslenme, barınma ve çalışma koşullarına ilişkin büyük sorunları olduğunu belirtti.

- "Onların yaşadığı sorunlara ortak olmak istiyorum"

"Mevsimlik işçi kadın ve çocukların istismar edilmesi, emeklerinin sömürülmesi sorunu var. Tüm bu sorunlara dikkat çekmek amacıyla ben de bugün onlarla seyahat edeceğim" diyen Tanrıkulu, imkan olursa Ankara'dan sonra Sakarya'ya kadar da kendilerine eşlik ederek yanlarında olmaya çalışacağını kaydetti.

Tanrıkulu, şöyle konuştu:

"Amacım parti olarak bu insanların yaşadığı soruna dikkat çekmek ve sorunlarının çözümü için Mecliste bir komisyon kurulmasını sağlamaktır. Gerçekten Meclis'te bugüne kadar gezici mevsimlik işçilerin sorunlarıyla ilgili bir araştırma komisyonu kurulmamış. Mevzuattan, uygulamadan kaynaklanan sorunlar var. Tüm bunların kapsamlı şekilde ele alınıp çözümü için meclisin adım atması, hükümete yol göstermesi lazım. Bu nedenle 24 saat onlarla yolculuk edeceğim. Böylece hem seyahat koşullarını gözlemleyeceğim hem de kendileriyle görüşüp geçmiş yıllarda yaşadıkları sorunlarla ilgili bilgi almaya çalışacağım."

"Onların yaşadığı sorunlara ortak olmak istiyorum" ifadesini kullanan Tanrıkulu, bu sorunlarla ilgili Türkiye kamuoyunu bilgilendireceğini dile getirdi.

Tanrıkulu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinden farklı bölgelere göç eden mevsimlik işçilerle ilgili bir kaydın bulunmadığını anlatarak, işçilerin iş güvencelerinin de bulunmadığını dile getirdi.

Her yıl ağustos ayının başından eylül ayının ortalarına kadar Diyarbakır'dan 10 bin kişinin başka bölgelere göç ettiği bilgisini aldığına dikkati çeken Tanrıkulu, "Bu insanlar seyahat, barınma, beslenme ve aldıkları ücret bakımından gittikleri yerde ayrımcılık yaşıyor. Bunun ortadan kalkması amacıyla bugün buradayız" diye konuştu.

- Oy kullanamayacaklar

Tanrıkulu, başka bölgelere zorunlu olarak göç eden mevsimlik işçilerin oy kullanmasının mümkün olmadığına değinerek, gidecekleri yerin ikametgahları olmadığını söyledi.

Bunun başka bir sorun olduğunu vurgulayan Tanrıkulu, "Cumhurbaşkanlığı seçiminin ağustos ayında yapılması yanlıştır. Yasa 2007'de bu şekilde çıkmış. Ancak bunun seçimden sonra düzeltilmesi lazım" şeklinde konuştu.

Tanrıkulu, Ankara ve İstanbul arasında yüksek hızlı tren seferlerinin başladığını ancak banliyö treni seferlerinin iptal edildiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Aslında Devlet Demir Yollarının mevsimlik işçiler için özel sefer koyması lazım. Çünkü işçiler Ankara'ya kadar trenle gidecek, daha sonra sağlıksız şekilde karayolu ile yolculuklarını sürdürecekler. Her yıl bu şekilde çok sayıda trafik kazası meydana geliyor. Umarız bu yıl üzücü bir kaza yaşanmaz. Onları çalıştıkları ortamda da bu ay içerisinde ziyaret etmeyi planlıyorum."

Tanrıkulu, geçim koşullarının olması halinde insanların mevsimlik işçi olarak çalışmaktan kurtulacağını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başbakan Erdoğan 2008 yılında GAP Eylem Planı'nı açıkladı ve 4 yılda bitirileceğini söyledi. Bu işçilerin çalışabileceği alanlar daha çok sulu tarım olan yerler. O zaman sulama kanallarının gerçekleşme oranı yüzde 13 iken aradan geçen 5 yılda bu oran yüzde 20'ye yükselebildi. Burada çalışma koşulları yok. Bölgede çalışma koşullarını sağlamamız lazım. İşsizlik bu insanların göçü ile çözülmez. Sorunu yerinde çözmemiz lazım. İktidar değiliz ama olmamız halinde bu soruna kalıcı, yerinde çözümler üretmeye çalışacağız."

- "Yeni ameliyat oldum ancak çalışmayamecburum"

Çiğdem Yıldız eşi ve çocukları ile çalışmak için Sakarya'ya fındık toplamaya gittiklerini belirterek, geçimlerini sağlamak için mevsimlik işçilik yapmaya mecbur olduklarını söyledi.

Eşinin 30 yıldır kendisinin ise 15 yıldır çalışmak için başka bölgelere gittiğini ifade eden Yıldız, en büyük sorunlarının aktarmalı olarak seyahat etmek olduğunu anlattı.

Yıldız, Ankara'dan sonra araç bulmakta sıkıntı yaşadıklarını dile getirerek, şöyle dedi:

"Geceyi çocuklarla soğukta Ankara'da geçiriyoruz. Bu sıkıntıyı her yıl yaşıyoruz. Daha önce tren Sakarya'ya kadar gidiyordu. Hem ilave yol parası veriyor hem de mağduriyet yaşıyoruz. Orada kazandığımız parayı da 2 ayda tüketiyoruz. Burada işimiz olsa gitmezdik. Evden ayrı kalmak çok zor. Yeni ameliyat oldum ancak çalışmaya mecburum. Sabah 06.00'dan akşam 19.00'a kadar günde 30 liraya çalışacağız. Oğlumu evlendireceğim için mecburen gidiyorum."

- "Oyumuz boşa gidecek"

Şeyhmus Gürhan da Sakarya'ya fındık toplamak için gittiklerini belirterek, cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanamayacakları için üzüldüklerini söyledi.

Bununla ilgili önlem alınmasını istediklerini ifade eden Gürhan, "İlk kez halk cumhurbaşkanını seçecek fakat biz oy kullanamayacağız. Oyumuz boşa gidecek. Önlem alınsaydı gittiğimiz yerde belirtecekleri bir adreste oyumuzu kullanırdık" diye konuştu.

5 çocuk annesi Aynur Anlı ise evin geçimini sağlamak için bir ay fındık toplayacağını anlatarak, eşinin asgari ücretle çalıştığını çocuklarının eğitimi için mevsimlik işçilik yapmak zorunda kaldığını kaydetti.

- "İşimiz olsa memleketimizde çalışmak isterdik"

Günde 30 lira kazandıklarını ancak bunun 4 lirasını aracının aldığını ifade eden Anlı, "Masraflarla bize ayda 300 lira kalıyor. Bu yıl 20 gün çalışacağımızı söylediler. Gittiğimize değmiyor. İşimiz olsa memleketimizde çalışmak isterdik" dedi.

Besine Ekin ise kirada oturduğunu, aile bütçelerine katkıda bulunmak için 4 çocuğu ile çalışmaya gittiğini dile getirerek, Sakarya'da hem fındık toplayacağını hem de çocuklarına bakacağını belirtti.

Bu yıl çadırda kalacaklarını kaydeden Ekin, çocuklarını okutmak için bu sıkıntıya katlandığını ifade etti.

Fırat Anlı da iş bulamadığı için 3 yıldır çalışmak için gurbete gittiğini, çözüm sürecinde bölgeye yatırım yapılmasını beklediklerini anlattı.

Eve ekmek götürmek için mevsimlik işçilik yaptığını vurgulayan Anlı, amacının helal yoldan alın teri ile geçimini sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.

Daha sonra gözyaşları içinde kendilerini uğurlamaya gelen yakınlarıyla vedalaşan işçiler, trene bindi.

İşçilerin geride bıraktığı çocukların anne ve babaları ile vedalaşması sırasında duygusal anlar yaşandı.

Tanrıkulu da işçilerle trene binerek Ankara'ya doğru hareket etti.