MHP Genel Başkanı Bahçeli, Öğretmenlerle Bir Araya Geldi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kılavuzu olmayan, pusulası bulunmayan teknenin varacağı yerin kayalıklar ve suyun dibi olduğunu ifade ederek, öğretmenlerin de peşinden ayrılınmayacak bir kılavuz, pas tutmayacak pusula olduğunu belirtti.

MHP'den yapılan yazılı açıklamaya göre Bahçeli, parti genel merkezinde öğretmenlerle bir araya geldi.

Açıklamaya göre Bahçeli, yaptığı konuşmanın başında, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. Turan Yazgan'a değindi.

Yazgan'ın Türk milletine duyduğu derin bağlılık ve yakınlığının sorumluluğunu her düzeyde yerine getirdiğini belirterek, onun hem bilim insanı vasfıyla hem de şuurlu bir milliyetçi özelliğiyle gönüllere girdiğini, Türklüğün geniş coğrafyasında saygıyı ziyadesiyle hak eden çalışmalarıyla her zaman ilgi odağı olduğunu kaydetti.

"Merhum Yazgan, Türklüğün yaşandığı her yere vicdanını ulaştırabilmiş değerli bir şahsiyet olarak gönül ve fikir insanı mertebesine çıkmıştır" diyen Bahçeli, Yazgan'ın Türkiye ile Türk coğrafyası arasında manevi ve kültürel bir hat kurduğunu, bir nevi doğal Türklük elçisi gibi faaliyet gösterdiğini anlattı.

Bahçeli, Yazgan'ı hürmetle andıklarını vurgulayarak, ailesine, sevenlerine ve Türk dünyasına başsağlığı diledi.

Konuşmasında, Öğretmenler Günü'nün yarın kutlanacağını hatırlatan Bahçeli, Mustafa Kemal Atatürk'ün "Millet Mektepleri Başöğretmeni" unvanıyla eğitim ve öğretim alanında sönmeyecek bir meşale yaktığını ifade etti.

-"Öğretmen, gelecekteki ülke fotoğrafının hazırlayıcısıdır"-

Millet Mektepleri'nin açılışı ve Atatürk'ün başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım'ın 1981 yılından beri de Öğretmenler Günü olarak kutlandığını belirten Bahçeli, şunları kaydetti:

"Öğretmenlerimizi hatırlamak için yılın bir gününe sığınmak elbette doğru değildir. Üzerlerimizdeki emek ve hakları çok fazla olan öğretmenlerimizi her zaman için saygıyla anmak bizim hem manevi hem de insani bir görevimizdir. Öğretmen gelecek nesillerin mimarı, gelecekteki ülke fotoğrafının hazırlayıcısıdır.

Türk milletinin yaşaması, güçlü ve kudretli hale gelmesi öğretmenlerimizin çaba ve çalışmalarıyla doğrudan ilişkilidir. Öğrenme, öğretim ve öğrenci arasındaki bağ şüphesiz öğretmenle kurulmaktadır."

Bahçeli ilim, irfan ve sanat sahibi büyük zatların, her mevkiden, her makamdan bir adım önde tutulduklarını belirterek, onların padişahlara yön verdiğini, bilgi ve hikmetleriyle yaşadıkları asırların göz bebeği haline geldiklerini anlattı.

"Her zaferin ardında bir dua, her galibiyetin gerisinde bir bilgi ve her fütuhatın ruhunda elleri öpülesi devrin öğretmenleri yer almıştır" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Osman Gazi'nin cihat ve gazasındaki ivmenin kılıç ve iman kadar, Şeyh Edebali'nin rehberliği ve öğretisi olduğu tartışmasızdır. Büyük hakanımız Fatih'in cihan hükümdarı olmasında, yanında bulunan ve sözleriyle umutsuzluğu, bilgisiyle belirsizliği mağlup eden Akşemsettin Hoca başlıca etkendir."

-"Öğretmen şuur, ikna ve irade demektir"

Türk milletinin insanlığa nam bırakmasının yalnızca meydanlardaki kahramanlıklarıyla değil, bilginlerin, hocaların ve hidayet sahibi isimlerin dokunuş, duyuş ve yönlendirmesiyle gerçekleştiğini dile getiren Bahçeli, öğrenmeye duyulan derin hasretin, öğretene gösterilen muazzam hürmetin Türk-İslam geleneğinin hücrelerine kadar nüfuz ettiğini kaydetti.

"Öğretmen şuur, ikna ve irade demektir. Cehaletin karşısındaki engel, ön yargıların önündeki bariyer demektir" diyen Bahçeli, şunları söyledi:

"Öğretmen milli ve manevi kıymet hükümlerinin elçisi ve tebliğ edenidir.Körpe dimağları uyandıran, hayatın engebelerine dikkat çeken, zihnindeki birikimi, kalbindeki sevgiyle birleştirip aç ve istekli ruhlara aktaran fedakar kişilerdir. Öğretmen yarının müjdecisi, güçlü Türkiye'nin, birlikte yaşamaktan başka tercihi olmayan Türk milletinin teminatıdır. Hem harf öğreten hem de adap gösteren öğretmenlerimizdir. Çabanın, dürüstlüğün, sabrın, anlayışın, disiplinin ve öz denetimin yolundan ayrılmayan öğretmenlerimiz, bizim ümit kaynağımız, gelecek tasarımımızın mümtaz temsilcileridir."

Eğitimin öncelikli amaçları arasında, bilgiyi arayıp bulacak ve yorumlayacak bir özgüven inşa etmenin yattığını vurgulayan Bahçeli, şöyle konuştu:

"Eğitim bağımsız yaşamamızın, bağımsız karar almamızın, milli kimliğimizle var olmamızın, kim olduğumuzla beraber nereye varmak istediğimizin eş zamanlı olarak ülkemizin her yöresinde verilmesinin kaynağıdır

Bu kaynak kurursa son vatanımızdaki mevcudiyetimiz de vahim bir yara alacaktır. Bu kaynak talan edilirse, birliğimiz zayıflayacak, bin yıllık mirasımız heba olacaktır."

-"İçerikten çok yöntem önemli sayılmalı"-

Eğitimin temel amacının her şeyden evvel, çocukların kendi yeteneklerinin bilincine varmasını sağlamak olması gerektiğine dikkati çeken Bahçeli, öğretimde içerikten daha çok, yöntemin önemli sayılması gerektiğini ifade etti.

Bahçeli, "Kılavuzu olmayan, pusulası bulunmayan, dümeni dönmeyen metruk bir teknenin varacağı yer kayalık, gideceği yer de suyun dibidir. Bunun için her öğretmenimiz tarihsel seyrimizde peşinden ayrılmayacağımız bir kılavuz, her öğretmenimiz pas tutmayacak pusulamızdır" diye konuştu.

Öğretmenlerin fedakar çalışmalarını, milletin gelişmesi ve ilerlemesi amacıyla gösterdikleri gayreti her fırsatta takdir etmenin boyunlarının borcu olduğunu belirten Bahçeli, öğretmenlerin taleplerinin her zaman dinlenmesi ve karşılanması gerektiğini söyledi.

Bahçeli, milli kimliğin oluşmasında, tarih ve coğrafya şuurunun özümsenmesinde, millet bilincinin anlaşılmasında ve yerleşmesinde öğretmenlerin önemli bir işlevi olduğunu ve bundan sonra da artması gerektiğini belirterek,

"Ne var ki, kısıtlı imkanlar çerçevesinde ve hayatın getirdiği birçok zorluklara takılmadan gelecek nesillerin hazırlanmasını ve yetişmesini sağlayan öğretmenlerimizin gereken ilgiye mazhar olduklarını söylemekten çok uzakta olduğumuz acı bir vakadır" diye konuştu.

Öğretmenlerin en temel ihtiyaçlarını gidermekte zorluk çekmelerinin, ekonomik problemler karşısında çaresiz kalmalarının en başta iktidar partisinin ayıbı olduğunu savunan Bahçeli, öğretmenlerin sorunlarına çare bulunmazsa geleceğin mutlu ve müreffeh ülke idealine ulaşılmasının imkansız olacağını iddia etti.

Bahçeli, meselenin yalnızca parasal boyutunun olmadığını, eğitim sisteminin ve öğretmenlerin çok yönlü bir reforma ve iyileştirmeye tabi tutulmaları gerektiği görüşünü dile getirdi.

-Öğretmenlere şiddet-

Öğretmenlerin son yıllarda şiddet kurbanı olduğunu da söyleyen Bahçeli,

"Bilinmelidir ki, öğretmeni ve öğretmenlik mesleğini değersizleştirmeye, küçümsemeye, hor ve hakir görmeye yeltenenler eninde sonuna sükutu hayale uğrayacaklardır" dedi.

Partisinin öğretmenlerin tüm sorunlarını bildiğini ve çözmek için de sabırsızlandığını anlatan Bahçeli, öğretmenlerin sorunları bitirilmeden eğitimin düzelme şansının, Türkiye'nin istikrar kazanma ihtimalinin olmadığını iddia etti.

Bahçeli, "Buradan öğretmenlerimizin ekonomik, sosyal ve mesleki ihtiyaçlarını günü geldiğinde ve aziz milletimiz bize yetki verdiğinde kesinlikle karşılayacağımızı altını çizerek bildirmek istiyorum" dedi.

Öğretmenlerin sorunlarının çözümü için bazı önerileri olduğunu ifade eden Bahçeli, bu önerileri şöyle sıraladı:

"1- Yetersiz ve komik bir hal alan ek ders ücretlerinin yükseltilmesi ve tatillerde de verilmesi,

2- Öğretmenlerin yıpranma tazminatı almaları,

3- Eğitim ve öğretim tazminatının yükseltilmesi

4- Öğretmen taban aylığının ve özel hizmet tazimatının artırılması,

5- Büyük şehirlerde lojman imkanının sağlanması,

6- Ücretli öğretmenliğin çoğalan sorunlarının bitirilmesi ve atama bekleyen tüm öğretmenlerin kadroya alınmaları,

7- ve aday öğretmenlerin atanmasıyla ilgili engellerin ortadan kaldırılması gerekmektedir."

Öğretmenlere yönelik yapılacak her iyi ve olumlu düzenlemenin yanında ve arkasında duracaklarını ifade eden Bahçeli, Öğretmenler Günü'nü kutladı.

Açıklamaya göre Bahçeli, Van-Erciş depreminde hayatını kaybeden Sibel Umaç'ın ağabeyi Mutlu Konan'a plaket verdi.

Muhabir: Ertuğrul Subaşı

Yayıncı: Erdem Gültekin - ANKARA