Türk Arap ilişkileri uzmanı araştırmacı yazar Sebahattin Arslan, " Mısır'daki kirli siyasetten ve dökülen kandan öncelikli olarak bunu planlayan Batılı güçlerin sorumlu tutulacağını" belirterek, "Darbeyi finanse edenler de sorumlu. Batılı güçlerin dünya kamuoyu önünde açıktan oynadıkların bu oyunun bütün Ortadoğu'da çok sert bir karşılığı olacak" dedi.
AA muhabirine açıklama yapan Arslan, Mısır'da Batılı güçlerin Hristiyanları da kışkırtıp meydanlara döktüğünü hatırlatarak, "Batılı güçlerin Mısır'da yönetimin laik ve liberallerin elinde kalması için Hristiyanları kullanması çok büyük bir hataydı. Batılılar bu hatayı Ermenilerin büyük bir kısmını Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı'ya karşı kışkırtarak da yapmıştı. Artık Müslümanlar bu siyaseti daha net görüyor" diye konuştu.
"İslam dünyası yeni bir döneme girdi"
Mısır'da ordunun bu saldırısıyla birlikte İslam dünyasında yeni bir döneme girildiğini savunan Arslan, "Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin Mısır halkına karşı orduyu desteklemelerini bu iki ülkenin siyasi tarihindeki en büyük hata olarak görüyorum. Bu hata iki ülkenin geleceği için de ölümcül olabilir. Sessiz kalarak dolaylı destek veren diğer Ortadoğu ülkeleri de süreçten zarar görecektir. İslam dünyası yeni bir döneme girdi" ifadelerini kullandı.
Emniyet güçlerinin Mısır ordusunun desteğiyle Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarına müdahale etmesinin ardından ülkenin iç savaşa sürükleneceği yönündeki tartışmalara değinen Arslan, "Ordu içinde 'artık yeter' diyecek kimseler çıkar. Şayet bölünme olursa Suriye'deki gibi şiddetli olmasa da bir iç savaş başlayabilir deniyor. Ama ben iç savaş çıksa bile uzun sürmeyeceğini ümit ediyorum. Nihayetinde ordu, halkın çoğunluğu karşısında yenilecektir" ifadesini kullandı.
" Tunus, Libya ve Yemen tetikte bekliyor"
Mısır'da ordunun başarılı olması durumunda Arap Baharı'nın etkilediği diğer ülkelerde de iç karışıklık olabileceğini ifade eden Arslan, "Tunus, Libya ve Yemen tetikte bekliyor. Mısır'daki bu askeri müdahale, Arap ayaklanmalarının yeniden başa dönmesi için yapılan bir çıkıştır. Ordu, Mısır tarihinde şu ana kadar hiç yaşanmamış şekilde halkına saldırıyor. Bu da gösteriyor ki ordu kesinlikle yönetimi devretmek istemiyor" dedi.
Ölü ve yaralı sayısının açıklananan rakamların çok üzerinde olduğunu savunan Arslan şöyle devam etti:
"Mısır tarihinde ne Arap- İsrail Savaşı'nda ne de başka bir savaşta bir günde bu kadar insan öldürüldüğü vakidir. Meydanlardan edindiğim bilgiye göre ölü sayısı 5 bine yaklaştı, 3 bin civarında da ağır yaralı var. Bu katliamı yapanlar, halkın bir kesimine yaşam hakkı tanımıyor. Muhammed el-Baradai, Hamdin Sabbahi, Amr Musa ve özellikle Abdulfettah es-Sisi birinci derecede sorumludur ve bu katliamdan dolayı uluslararası mahkemelerde yargılanmalılar."
Ordunun hakimiyetini tamamen tesis etmesi durumundaysa Türkiye'deki 28 Şubat sürecine benzer kararların uygulanacağını savunan Arslan, şunları söyledi:
"Mısır'da halktan çok sayıda kimse tutuklanıp idam edilebilir. Başta İhvan'ın ileri gelenleri olmak üzere Mısır'daki İslami kesimi zorlu bir dönem bekliyor. Önümüzdeki günlerde göstericiler çok daha cesaretli bir şekilde meydanları dolduracaklardır." - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Mısır'da Darbe Karşıtlarına Yönelik Katliam - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?