Mısır'da askeri darbeyle görevden uzaklaştırılan, Mısır'ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin yargılanması Avrupa basınında geniş yankı buldu.
İngiliz yayın kurumu BBC, Mısır'ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Mursi'nin davanın yargıcına söylediği, "Ben bu ülkenin meşru Cumhurbaşkanıyım" sözlerini başa çıkarırken, Kahire genelinde ve mahkemenin dışında Mursi'ye destek protestolarının yapıldığını bildirdi. BBC, Mursi'nin üniforma giymeyi reddetmesinin ve ifadesinin ardından, yargıcın davayı 8 Ocak'a ertelediğini aktardı.
Sky haber kanalı da Mursi'nin askeri darbeyi örtbas etmeye çalışan bir yargı sistemini kabul etmediğini söylediğini bildirdi. Haberde, dünkü duruşmaya, mahkeme önünde toplanan Mursi taraftarlarının sloganları dolayısıyla birkaç kez ara verilmek zorunda kalındığı kaydedildi.
İngiliz gazeteleri ise Mursi'nin yargılanmaya başlanmasına ilk sayfalarından yer vermeseler de haber, dünya haberleri sayfalarında ilk sırada yer buldu.
Guardian gazetesi Kahire'deki muhabiri aracılığıyla aktardığı haberde, "Mursi'nin, dört aydır gizli bir hapishanede tutulan ve dünyayla irtibatı olmayan biri gibi gözükmediği. Koyu renkli bir takım elbise giyen ve kravat takmayan Mursi'nin, bir mahkum gibi gözükmediği" gözlemine yer verildi.
Financial Times gazetesi de dün başlayan davanın Mısır'daki siyasi kutuplaşmanın boyutlarını ortaya çıkardığını, davayı izleyen bazı Mısırlı gazetecilerin duruşma salonunda "Mursi'ye idam" diye bağırdıklarını aktardı.
Independent gazetesinin başyazılarından birinde, Mursi davasıyla ilgili olarak "Dava, dikkatleri Mısır'ın ekonomik sorunlarından uzaklaştıramaz" yorumu yapıldı. Yazıda, "Popüler olsa da olmasa da seçilmiş bir liderdi. Devrilmesi ve sonrasında olanlar iyimserliğe yer bırakmıyor. Güvenlik güçleriyle çatışmada 2000'den fazla Müslüman Kardeşler üyesi öldü. Hareketin faaliyetleri yasaklandı. Devlet medyası Mursi ve Amerika düşmanlığını körükledi. Özgürlükler sınırlandırıldı, muhalefet bastırıldı, asker yine başa geçti. Sanki Mısır, Hüsnü Mübarek'siz olarak Arap Baharı öncesine geri döndü" ifadesi kullanıldı.
Gazete ayrıca "Eğer Mısır'daki askeri yönetim, dikkatleri başka yerlerdeki sorunlardan uzaklaştırmaya çalışıyorsa dün Kahire'de Polis Akademisi'ndeki sirk bunu başardı. Mursi'nin iddiasını kabul etmemek imkansız" yorumuna yer verdi.
FAZ: "Ben meşru Cumhurbaşkanıyım"
Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesi, birinci sayfasında Mursi'nin "Ben meşru Cumhurbaşkanıyım" sözlerini başlığa taşıdı.
Haberde, Mursi'nin temmuz ayından sonra ilk kez kamuoyu karşısına çıktığı hatırlatıldı, Mursi taraftarlarının "Rabia işareti" yaparak destek verdiğine dikkati çekildi.
Alman Bild gazetesinin ilk sayfadan, "Mursi'nin davası ocak ayına ertelendi" başlığıyla verdiği haberde, Mursi'nin Kahire'de bir mahkemede parmaklıklar arkasında durmak zorunda kaldığı ifade edildi.
Haberde, Mursi'nin duruşma sırasında "Ben meşru Cumhurbaşkanıyım" diye birkaç kez bağırdığı kaydedildi.
Die Welt gazetesi de "Mursi askerleri suçladı" başlığıyla duyurduğu haberde, Mursi'nin, davayı dünyaya mesaj vermek için kullandığı belirtildi.
Toparlanmış görünen Mursi'nin cezaevi üniforması içinde değil, takım elbiseyle mahkemeye geldiğine işaret edilen haberde, Mursi'nin hakimlere, "Ben Mısır'ın meşru cumhurbaşkanıyım ve siz de bana karşı yapılmış darbenin bir parçasısınız" dediği aktarıldı.
Tagesspiegel gazetesi de "Mursi'ye karşı dava kargaşayla başladı" başlığını kullanarak duyurduğu haberde, Mursi'nin mahkemeyi tanımadığı belirtildi.
Haberde, davayı izlemek için çok az gazeteciye izin verildiğine de işaret edildi.
El Pais: "Mursi, Mısır'da askerlere meydan okuyor"
İspanya'nın sol görüşlü yüksek tirajlı gazetelerinden El Pais, "Mursi, Mısır'da askerlere meydan okuyor" başlığını kullandı. El Pais, Mursi'nin mahkemede, "Ben meşru bir cumhurbaşkanıyım ve bu mahkemenin yasallığını kabul etmiyorum" demesini ön plana çıkardı. İki sayfa ayrılan Mursi'nin davasıyla ilgili haberlerde, "Geçtiğimiz 3 Temmuz tarihinde yapılan askeri darbeyle Mısır'ın yeni düzenini kontrolleri altında tutan generaller, ABD'nin askeri desteğini tekrardan elde edebilmek için Müslüman Kardeşler'in yönetimine karşı olan bu davayla ilk demokratik tecrübelerini kazanıyor. Mısır'da demokratmış gibi görünen bir dava imajı verilmeye çalışılıyor. Askerlerin ikinci demokratik önlemi, en kısa zamanda anayasal bir referandum gerçekleştirmek olabilir" yorumu yapıldı.
"Mursi, davasını, askeri rejime karşı bir mitinge dönüştürüyor" başlığını kullanan sağ görüşlü El Mundo gazetesindeki haberde, "(Ben Mısır Cumhurbaşkanı'yım) diyen Mursi, hakkındaki davayı, darbeye yasallık kazandırmak için hazırlanan tezgah olarak nitelendirdi" ifadesi kullanıldı.
Aynı gazetedeki, "Mısır rejimi, bir ikileme doğru yürüyor" başlıklı makalede, "2014 Şubat ayında yapılacak genel seçimler, sadece Mısırlılar bir uzlaşma yolu olduğunu anlarlarsa başarıya ulaşır. Mısır'daki taraflar arasında uzlaşma olmadan yapılacak seçimler sadece mevcut yaraların daha da açılmasına yol açar. ve ilk anlaşılması gereken şey, şu anda ülkenin askerler tarafından yönetildiğinin kabul edilmesidir. Bu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Mısır'a son ziyaretinin hedefiydi. Batı, İslam dünyasının belirleyici bir ülkesinde ne yeni bir sivil savaşa ne de Mısır'ın radikal İslamcıların eline bırakılmasına müsaade edebilir" yorumu yer aldı. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Mursi'nin Yargılanması Avrupa Basınında - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?