Pervez Müşerref'i idam cezasına götüren süreç

Eski Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref'in, özel yetkili mahkeme tarafından idam cezasına çarptırılmasının ardından eski liderin ve ülkenin bu noktaya geliş süreci, dünya gündeminin ilk sıralarına yerleşti.

Darbeyle 1999'da iktidara gelen, 2001'de cumhurbaşkanı olan ve yasalara göre görev süresi 2007 yılında dolan Müşerref, görevinin uzatılmasını isteyince siyasi partiler, Anayasa Mahkemesine Müşerref'i görevden alması için 6 başvuru yaptı.

Siyasi partilerin talebi kabul etmemesi ve ülkede protestoların başlaması üzerine Müşerref, anayasayı askıya alarak olağanüstü hal ilan etti.

Anayasa Mahkemesi üyeleri ve Cumhuriyet Başsavcısını da görevden alan Müşerref'i destekleyen ordu güçleri, başkent İslamabad'a gelerek Anayasa Mahkemesine girdi. Mahkeme üyelerini ev hapsine alan ordu birlikleri, devlet televizyonu ve radyosunu da basarak, özel televizyonların yayınlarını durdurdu.

Ülkede 3 ay sonra düzenlenen genel seçimlerde Pakistan Halk Partisi (PPP) iktidara gelirken, ana muhalefetteki Pakistan Müslüman Ligi-Navaz'ın (PML-N) da desteklemesiyle Müşerref'e istifa teklif edildi ancak Müşerref yine kabul etmedi.

Bunun üzerine iki partinin Müşerref'i görevden alma tasarısı meclise sunuldu. Bu sırada Pekin Olimpiyatları'nın açılışı için Çin'de bulunan Müşerref, ülkeye dönüş kararını erteledi.

Müşerref, kararın meclise sunulmasından 1 hafta sonra 18 Ağustos 2008'de görevinden istifa ettiğini açıkladı.

Ülkesinin çıkarlarını gözeterek istifa ettiğini ileri süren Müşerref, 3 ay sonra ise Londra'ya gitti.

Milletvekili adayı olmak için Pakistan'a döndü

Müşerref, 2013 seçimlerinde milletvekili adayı olmak için ülkesine dönse de hakkındaki davalar nedeniyle aday olamadı. Bu dönemde iktidarda bulunan PML-N, Anayasa Mahkemesine Müşerref hakkında vatana ihanet davası açılması için başvuruda bulundu.

Anayasa Mahkemesi tarafından kurulan özel mahkeme, Müşerref hakkındaki iddiaları soruşturmaya başladı. Soruşturmanın başlamasından bir yıl sonra vatana ihanetten suçlu bulunan Müşerref temyize gitti.

Müşerref'in temyiz başvurusunu görüşen İslamabad Yüksek Mahkemesi, soruşturmanın yeniden yapılmasına karar verdi.

Özel Yetkili Mahkeme, 6 ay sonra Müşerref'in mal varlığına el konulmasına ve hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına karar verdi.

Yasağın kalkmasıyla Müşerref, tedavi görmek için Dubai'ye gitti ancak Dubai'ye geri dönme güvencesi verilirse duruşmalara katılacağını söyledi.

Müşerref'in ülkeden ayrılmasıyla durdurulan dava, Şubat 2018'de tekrar görülmeye başlandı. Özel mahkeme, Kasım 2019'da kararını açıklayacağını duyurunca Müşerref, savunma yapmadığı gerekçesiyle Lahor Yüksek Mahkemesine başvurdu.

Özel Mahkememe, bu başvuru karşısında hükümet ve Müşerref savunmasını tamamlamasa dahi kararın 17 Aralık'ta açıklanacağını duyurdu.

Bugün yapılan duruşmada Müşerref, anayasayı askıya aldığı için vatana ihanet suçundan idama mahkum edildi.

Hakkında birçok dava bulunuyor

Darbe yaptıktan sonra 9 yıl ülkeyi yöneten Müşerref hakkında, döneminde işlenen suçlara ilişkin bilgisi olduğu, yasalara aykırı kararlar aldığı ve vatana ihanet gibi suçlardan birçok dava açıldı.

Müşerref 2007'de suikasta kurban giden eski Başbakan Benazir Butto'nun öldürüleceğine dair istihbarat almasına rağmen Butto'yu yeterince korumamak suçundan 2017 yılında yargılanmış, Ravalpindi Mahkemesi şüpheli Müşerref'i aranan kaçaklar listesine almıştı.

Eski Cumhurbaşkanı, Belucistanlı Politikacı Navab Ekber Bugti ile İslam alimi Abdul Raşid Gazi suikastlarıyla de suçlanmış, Bugti suikastından beraat etmişti.

Anayasa Mahkemesi baskınında 60'ın üzerinde hakimin ev hapsine alınması da Müşerref hakkında dava açılmasına sebep olmuştu.