İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin bu hafta yapmış olduğu Roma ve Paris ziyaretinin etkileri Avrupa kamuoyunda yankı bulmaya devam ediyor.
Varılan nükleer anlaşmayla yaptırımların sona ermesi nedeniyle diplomatik yalnızlığından kurtulan İran, ilk Avrupa seyahati için Roma ve Paris'i tercih etti.
Beraberinde 5 bakan ve 100'den fazla iş adamıyla adeta Avrupa'ya çıkartma yapan Ruhani için Roma'da çıplak heykellerin üzeri örtülürken Paris'te ise protestolar düzenlendi.
Ruhani, Avrupa turundaki ilk durağı İtalya'dan kendi ifadesiyle "memnun" ayrıldı.
Roma'da 3 gün geçiren ve bu süre zarfında İtalyan devlet erkanı, Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus ve İtalyan iş adamlarıyla bir araya gelen Ruhani, ülkesiyle ticaret hacmini genişletmek amacında olan İtalya'dan önemli anlaşmalarla ayrıldı.
Ruhani'nin ziyareti dolayısıyla İran ile İtalya, yaklaşık 17 milyar avro değerinde 10'u devletlerarası, 7'si kurumlararası olmak üzere 17 anlaşmaya imza koyarken, İtalyan basını anlaşmalardan daha çok İran'ı rahatsız eden konulara girilmemesi hassasiyeti ve ziyaret sırasında patlak veren nü heykellerin gizlenmesi hususu üzerinde durdu.
Matteo Renzi liderliğindeki koalisyon hükümetine zaman zaman yaptığı sert eleştirilerle bilinen Il Fatto Quotidiano gazetesi, Ruhani'nin İtalya'ya gelişine yönelik yaptığı haberde, ziyaret sırasında Ruhani ile 17 milyar avroluk anlaşma yapılacağını ancak buna karşılık İran'daki insan hakları ihlallerinden bahsedilmesinin yasak olacağını ifade etti.
"İran'ı rahatsız edici konulara girmek yasak. Öncelik anlaşmalarda" ifadeleriyle çıkan haberde, İtalya'nın ambargolardan kurtulan İran ile ticaret hacmini arttırmak için bazı insani değerleri bir kenara bıraktığı eleştirisi getirildi.
Ruhani'nin İtalya ziyaretinin ilk gününde yaşanan bir hadise ise İtalyan basınında, hükümetin İran'a yaklaşımından dolayı yapılan eleştirileri başka bir boyuta taşıdı. Başbakan Renzi ile Roma'daki tarihi Capitolini Müzesi'nde görüşüp, burayı gezen Ruhani için müzede alınan nü heykellerin konuk cumhurbaşkanının hassasiyetlerine uygun olarak beyaz kartonlarla gizlenmesi, ülkede büyük polemiğe yol açtı.
Basında, İran'daki insan hakları ihlallerinin İtalyan tarafından gündeme getirilip getirilmeyeceği sorgulanırken, heykellerin gizlendiğinin ayyuka çıkması ve üstüne İran'ın bu yönde bir talebinin olmadığının Ruhani tarafından dile getirilmesi, İtalyan hükümetine farklı kesimlerden yönelen eleştirilerin dozunu arttırdı.
Ülkede özellikle sağ partiler başta olmak üzere pek çok kesim, İtalya'nın İran'dan ekonomik çıkarlar elde etmek için kendi kültürünü sansürlediği görüşünde birleşirken, hükemete muhalif gazetelerden Libero, önceki gün "Renzi, heykellere burka giydirdi" manşetiyle çıktı.
Ziyaretinin İtalya bölümü, heykel tartışmasının gölgesinde kalan İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin, Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus ile görüşmesinde, Papa'nın kendi inananlarından söylediği "Benim için dua edin" demesi ve Papa'dan dua istemesi görüşmeden en çok dikkati çeken unsur oldu.
-Paris'te hem anlaşma hem protesto-
Fransa'ya 1998'den bu yana gelen ilk İran Cumhurbaşkanı olan Ruhani'nin çantasında, ambargonun kalkmasıyla sanayi ve kalkınma alanındaki projeler yer alıyordu.
İran, yaklaşık 250 uçak kapasiteli Fransa'dan 20 milyar dolar değerinde 118 Airbus tipi uçak alırken petrol, komünikasyon ve çevre alanında birçok anlaşmaya da imza atıldı.
Yaklaşık 250 araçlık filoya sahip İran Havayolları'nın uçaklarının, yaptırımlar nedeniyle eski olduğu biliniyordu. Dolayısıyla Ruhani'nin Paris ziyaretinde en çok öne çıkan unsur da Airbus satışı oldu.
Otomotiv sektöründe de yatırımlar yapmayı planlayan İran bu kapsamda da Fransız Renault ve Peugeot firmalarıyla da çeşitli anlaşmalara imza attı.
İran ile 400 milyon değerinde 4 yıllık anlaşmaya varan Peugeot, her yıl İran otomotiv piyasasına 200 bin araç gönderecek.
Fransız petrol devi Total de İran'a günlük yaklaşık 200 bin varil petrol satacak.
Ambargonun kalkmasıyla ithalat ve ihracaatının önümüzdeki yıllarda yüzde 20 artması beklenen İran, Avrupalı yatırımcıların gözdesi olsa da insan hakları karnesinden dolayı da birçok batılı aktivist tarafından eleştiriliyor.
İran, ülkesindeki idam cezaları ve insan hakları ihlalleri nedeniyle Paris'te hem şehirdeki İranlılar hem de farklı aktivist gruplar tarafından protesto edildi.
Ancak Ruhani'nin gezisi yalnızca insan hakları savunucuları tarafından değil bazı diplomatik temcilikleri de rahatsız etti.
Fransız basınına konuşan İsrail'in Paris Büyükelçisi Aliza Bin-Noun İran'ın terör destekçisi bir ülke olduğunu söyleyerek Ruhani'nin ziyaretinin Yahudi Soykırımını anma gününe denk gelmesinin de tesadüf olmadığı imasında bulundu.
Son Dakika › Güncel › Ruhani'nin Avrupa Temasları - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?