Burası SOMA AŞ BÜROSU DEĞİL
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, tanıkların ifadelerinin alınmasına devam edildi. Duruşmanın hemen başında dünkü duruşmada, tutuksuz sanıklardan Serday Günay'ın "Kırmızı halı seriliyor muydu?" sorusunun tartışmasıyla başladı. Serdar Günay'ın, mağdur işçilerden Fikri Yıldırım'a sorduğu "Müfettiş gelince ortalık temizleniyor gibi yalan ifade veriliyor, acaba kırmızı halı da seriliyor muydu?" sözlerini hatırlatan Avukat Denizer Şahin, sanıklara bu tür saygısız tutumlarında gösterilen toleransın, mağdur ailelerine de uygulanmasını istedi. Söz alan mağdur ailelerin avukatlarından Aziz Aytaç ise, bu tür davranışların mahkemedeki disiplini bozduğunu söyleyip, tepkisini, "Burası Soma A.Ş.'nin ofisi değil, burası mahkeme" sözleriyle ifade etti.
NORMAL ZAMANLARDA OLMAYAN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINIRDI
Duruşmanın başında yaşanan kısa tartışmadan sonra ilk olarak mağdur işçilerden Mehmet Bozdaz, dinlendi. Yaklaşık 5.5 yıldır madende bantçı olarak çalıştığını, facianın yaşandığı gün 3'üncü bantta görev yaptığını anlatan Mehmet Bozdaz, "Saat 14.50 civarında 4'üncü bant durdu. Sebebine bakmak için aşağı doğru indiğim sırada dumanı gördüm. Dumandan önce bir koku yoktu ancak dumanla birlikte koku da geldi" dedi. Müfettiş geldiğinde güvenli önlemlerinin arttırıldığını da savunan Bozdaz, "Olayın bir patlamadan kaynaklandığını düşünmüyorum. Olay yerine en yakın insanlardan biri bendim. Duman sıcaktı ama alev yoktu. Kablo kokusu gibi bir koku vardı. Bant yansa anlardım. Müfettişin geleceğini önceden bilirdik. Müfettiş geleceği zaman normal zamanlarda olmayan güvenlik önlemleri alınıyordu" dedi. İfadesi tamamlanan Mehmet Bozdaz, şikayetçi olmadı.
İHMALDEN DOLAYI ŞİKAYETÇİYİM
Mehmet Bozdaz'dan sonra yine mağdur sıfatıyla işçilerden Gökhan Kuruoğlu, dinlendi. Facia günü 3'üncü bant bölgesinde görev yaptığını söyleyen Gökhan Kuruoğlu, "Aniden bir duman geldiğini gördüm. Yanmış kablo kokusu mu yoksa yanmış bant kokusu mu olduğunu kestiremedim. Duman öncesinde de bir alev görmedim" dedi. Emniyetçilerin gerekli önlemleri almadığını da önesüren Kuruoğlu, "Emniyetçiler görevlerini tam olarak yapmıyorlardı. Gözlük, kulaklık, maskeleri gelip sormaları lazımdı bize, bunlar yoktu. Bantla ilgili uyarılar yapıyorlardı. Bantta yangın çıksa ne yapmam gerektiğine dair bir eğitim almadım, tatbikat yapmadık. Denetçilerin geleceğini yaklaşık bir hafta önceden öğrenirdik" dedi.
İfadesinin sonunda Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, Gökhan Kuruoğlu'na şikayetçi olup olmadığını sordu. Bu soruya "susma hakkımı kullanabilir miyim? Böyle biri hakkım var mı?" diye cevap veren Kuruoğlu, susma hakkının olmadığının hatırlatılması üzerine, "Sanıklar kimsenin ölmesini istemezdi. Ama ben ihmalden dolayı şikayetçiyim" dedi. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'nın "Ne gibi ihmaller vardı?" sorusuna da Gökhan Kuruoğlu, "Daha önce park enerji zamanında bas konuş sistemi varmış. Bu sonradan kaldırıldı. Herkes bir yerde bir arıza olsa duyuyordu. Eğer bu sistem olsaydı, belki arkadaşlarımıza 'ocağı boşaltın' diyebilirdik. Ölü sayısı daha az olabilirdi" yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, duruşmaya öğle arası verdi. - Nde
Son Dakika › Güncel › Soma Davasında, Madenci Ailelerinden Büyük Suçlama (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?