Zana: Mücadelenizi Yükselterek Liderinizi de Aranıza Getirirsiniz

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP)'nin Diyarbakır'da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle düzenlediği mitigte konuşan Diyarbakır bağımsız Milletvekili Leyla Zana, kadınlara seslenirken adını vermeden PKK lidere Abdullah Öcalan'ı kast ederek, "Mücadelenizi yükselterek, liderinizi de aranıza getirirsiniz" dedi.

BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise, Kürt sorunu çözülmesi için İmralı'nın kapılarının açılması gerektiğini söyledi.BDP'nin İstasyon Meydanı'nda düzenlediği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü mitingine, Diyarbakır bağımsız Milletvekili Leyla Zana, BDP Diyarbakır Millektvekili Nursel Aydoğan ve yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Polisin geniş güvenlik önlemleri alıdığı miting'te sık sık Türkçe ve Kürtçe, "Öcalan'a özgürlük" sloganları ataldı.

Miting sırasında iki ayrı noktaya yüzü kapalı iki genç tarafından PKK'yı simgeleyen flama asıldığı görüldü. Mitingde Kürtçe konuşan Leyla Zana, Kürt kadınlarının çalışkan olduğunu, soğuk havada burada olmalarının bunun göstergesi olduğunu söyledi. Kadınların gücünün bütün zulüm kilitlerini kıracağını, Kürt kadınlarının cezaevlerinde, Avrupa'da yaklaşık 20 gündür açlık grevinde olduklarını söyleyen Zana, "Bugün Diyarbakır Cezaevi'nde kadınlar özgürlük dayanışması içerisinde. Kadın, haklarına ne kadar sahip çıkarsa onun bedelini o kadar iyi alır. Dil ne kadar yumuşaksa, bir o kadar da serttir. Kimse Allah'ın yarattığı bir şeyin karşısında duramaz. Kürt halkının, dilini Allah yaratmıştır. Bunları hiçbir güç ve kuvvet sizden alamaz. Sizlerin bir gün özgür olacağınıza inanıyorum"dedi.

Leyla Zana, adını vermeden PKK lideri Abdullah Öcalan'ı kast ederek, "Aydınlık beyinlerinizle ve bu mücadelenizi yükselterek, liderinizi de aranıza getirirsiniz. Barış dilinizle Cezaevi kapılarını açarak, tutuklularınızı aranıza getireceksiniz. Dünya halkları gibi onurlu bir yaşam sürdüreceksiniz. Bu vatana barış gelecek. Ben buna inanıyorum. Hiç bir yerinde zulüm dünyanın sonuna kadar devam etmemiştir. Bugünkü zulüm yarın sona erecek. Baharın başlangıcı gibi, baharın renkleri gibi, bu topraklara da barış gelecek ve renklenecek. Dağdaki ve buradaki çocuklarınızın hepsi sizinle elele verecek, sizinle birlikte geleceğin mücadelesini verecek. Hep birlikte bu topraklarda yeni bir yaşam getirecekler, yeni bir hayat getirecekler. Buna inanıyorum, sizde inanın. İnanıyorum ki, özgür yaşamın bedeli ödenmiştir, özgürlük mutlaka gelecek. Başbakan'da, Türkiye Devleti de iyi bilmelidir ki, bu haklar bugün değilse, yarın verilecek" diye konuştu.

AYDOĞAN: "KÜRT SORUNU ÇÖZÜLECEKSE, İMRALI'NIN KAPILARINI AÇIN"

Mitingte daha sonra konuşan BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise, kadınlar özgürleşinceye, siyasal talepleri yerine getirilinceye kadar alanlarda olmaya, direnmeye devam edeceklerini söyledi. Aydoğan, "Kürt sorununun çözümü için en önemli tek aktör olarak gördüğümüz Sayın Öcalan'a özgürlük istemek için alanlardayız. Ortadoğu yeniden şekilleniyor. Ortadoğu yeniden dizayn ediliyor. İşte bu dizaynda Kürtlerin bir talebi var. Diyorlar ki, Ortadoğu yeniden dizayn edilirken, biz de bu dizayn içerisinde kendi kimliğimizle, kültürümüzle anadilimizle yaşamak istiyoruz. 'Biz statü istiyoruz, demokrasi içinde yaşamak istiyoruz' diyorlar. İşte bu dizaynda Kürtlere yer vermemek için, bir statü tanımamak için Sayın Öcalan 7 aydır İmralı Cezaevi'nde ağırlaştırılmış bir tecrit altında tutuluyor. Biz kadınlar bir insanlık suçu olan bu tecridi şiddetle protesto ediyoruz. Eğer bu ülkede Kürt sorunu çözülecekse, İmralı'nın kapılarını açın. Sayın Öcalan'ın özgürlüğüne giden, İmralı'nın kapılarını açın"dedi. Aydoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"ADIM ATILMAZ İSE ÇATIŞMALI SÜREÇ BAŞLAYACAK"

"Kürt sorununun çözümü yönünde bir adım atılmazsa çatışmalı bir süreç başlayacak. Çatışmalı süreç yeni ölümler, yeni kayıplar, Türk ve Kürt halklarının gencecik çocuklarının yaşamını yitirmesi demek. Biz kadınlar çözüm ve barış istiyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Eğer bu mücadelenin öncülüğünü kadınlar yapıyorsa, AKP iktidarı, sistem ve devleti yönetenler şunu bilmeliler ki, bu mücadele mutlak kazanılacak bir mücadeledir. Kadının öncülük ettiği ve yürüttügü mücadele, mutlak kazanılacak bir mücadeledir. Bu yüzden buradan bütün kadın arkadaşlar 'An Azadi, An Azadi' (Ya özgürlük, ya özgürlük) diyoruz. AKP'nin çözümsüzlük politikalarına karşı biz kadınların bu zamana kadar etkinliklerimiz oldu. Ama geldiğimiz noktada Kürt sorununun çözümü, demokratik anayasal bir çözümden geçiyor. Eğer sonuç demokratik anayasal bir çözümle belli bir noktaya gelmezse, yaşanacak süreçten biz kadınlar, Kürt halkı ve bu ülkenin demokratik insanları sorumlu değildir. Sorumlu olan AKPnin kendisidir."

Mitingin bitmesi ile BDP yöneticilerinin öncülüğünde kalabalık grup İstasyon Caddesi'nden Belediye Konukevi'nin önüne doğru yürüyüşe geçmek istedi. Bir süre yürüyen kalabalık arama noktasının bulunduğu bariyerlerin önünde polis tarafından durduruldu. Buradan kalabalığa dağılmaları yönünde uyarı yapılırken, polis müdürleri BDP yöneticileriyle konuşarak yürüyüşe izin verilmeyeceğini bildirdi. Kısa süren tartışmanın ardından grup geri dönerek İstasyon Viyadüğü'nden geçip Devlet Konukevi önüne gitmeye çalıştı. Bu sırada Bağlar Polis Merkezi önünde geniş güvenlik önlemi alındı.