Altın üçgen

Bu yazı, L'Équipe gazetesinin 27 Mart 2019 tarihli sayısında yer almaktadır.






Euro 2020 Elemeleri'ndeki ilk maçlar bize, Fransa Milli Takımı'nın ofansif oyunundaki kilit unsurun Pogba-Griezmann-Mbappé üçgeni olduğunu gösterdi.

İzlanda karşısında atılan son iki golde gördüğümüz gibi, bu üç oyuncu arasındaki pas trafiği Maviler için hayati öneme sahip. Üçüncü golde Pogba topu Griezmann'a aktardı, o da derinlemesine pasla Mbappé'yi golle buluşturdu. Dördüncü golde ise Pogba bu kez Mbappé'yi gördü, o da topuk pasıyla Griezmann'ı buldu. Bu üçlü arasında maç boyunca daha istikrarlı olan isim Mbappé'ydi, ama ikinci yarıda Pogba ve Griezmann da oyuna ağırlıklarını koyunca Fransa'nın ofansif görünüşü değişti. Bu üçlü bir arada oynadığında Maviler başka bir boyuta evriliyor. Tabii ki diğer oyuncular da değerli, ancak bu üç isim özellikle teknik açıdan ciddi fark yaratıyor. Saha içinde birbirlerini aradıklarında ve bulduklarında Mavilerin oyunu akıcı bir hâle geliyor.

Bu üçgende her bir oyuncunun birbirinden ayrı ve birbirini tamamlayıcı rolleri var. Bir arada oynadıklarında tüm bu roller de birbirine eklemleniyor. Orta sahanın lideri, atakları başlatan ve orta alan ile hücum arasındaki bağlantıyı sağlayan Paul Pogba; attığı paslar ve topla yaptığı koşularla rakip savunma çizgisini dağıtma kapasitesine sahip. Onun sosyal hayatta Antoine Griezmann ile yakın olduğunu biliniyor ve saha üzerinde de bu ikilinin teknik açıdan birbirini giderek daha iyi anladığını görüyoruz. Dünya Kupası'yla birlikte Pogba daha basit oynayarak sahada daha güçlü olabileceğini öğrendi. Teknik kalitesi, gücü ve sahada bir ağırlığı var. Top Manchester United oyuncusunun ayağında olduğunda, pasın alıcısı genellikle Griezmann oluyor. Griezmann hücumun orkestra şefi, hem son pasör hem de golcü rollerine kolayca bürünebiliyor. Kylian Mbappé ise -Olivier Giroud'nun etkili performansını unutmamakla birlikte- takımın bitiricisi. Mbappé'nin gol yollarındaki sezgi kabiliyetinin bir sınırı yok. Çalımları ve olağan dışı süratiyle korkutucu bir şekilde savunma kalelerini yıkıyor. Griezmann ile Mbappé arasındaki ilişki daha da mükemmelleştirilebilir, ancak şimdiden ilgi çekici. Özellikle Pazartesi akşamı Griezmann'ın Mbappé'ye yaptığı asistin ardından Mbappe'nin de Griezmann'a gol attırması beni çok mutlu etti. Bu ikili, kimin gol attığını kafaya takmaksızın bir arada güçlü olduklarına inanmayı sürdürmeli.

İki maçta Maviler sekiz gol attı. Sabırlı ve her zaman takım düzenine sadıktılar. Rakiplerine önemli bir gol şansı sunmadılar. Bu bir güçtür. Fakat üst düzey kaliteyi sadece Moldova'ya karşı 25 ve İzlanda'ya karşı 35 dakika görebildik. Bu etkili anlar rakipleri kötü duruma sokmaya yetti. Buna karşın ben Maviler'in blok hâlindeki savunmalara karşı set hücumunda gelişmesi gereken yönler olduğunu ve böylece oyuna daha fazla hâkim olabileceklerini düşünüyorum. Buna ulaşmanın ve rakip üzerindeki baskıyı arttırmanın yolu, altın üçgenimizin yeteneğinden geçiyor: Pogba, Griezmann, Mbappé.