TBMM'de Basın Toplantıları

CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, eşcinsel ve transeksüellerin aileleriyle Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

Toprak, Türkiye'de ayrımcılığa uğrayan grupların başında Romanlar ile cinsel tercihi farklı olanların geldiğini söyledi.

Türkiye'de cinsel eğilimi farklı olan insanlara karşı önyargı olduğunu ifade eden Toprak, bir araştırmada, "Bu kişileri komşu olarak görmek ister misiniz-" diye sorulduğunu ancak en istenmeyen kişilerin bu grup olduğunu ifade etti.

Toprak, cinsel eğilimi farklı olan insanların çeşitli dernekler ve örgütler altında birleştiğini belirterek, çoğu zaman onların da bir ailelerinin olduğunun unutulduğunu vurguladı.

LGBT Aileleri İstanbul Grubu'ndan Şule Ceylan, eşcinsel annesi olduğunu anlatarak, "25 yıl önce oğlumun eşcinsel olduğunu öğrendiğimde, o zamanlar

'korkunç bir şeydi' diye düşünüyordum, korkunç yalnızlık çekiyordum. Eşimle birlikte çok kötü günler geçirdik, içimize kapandık" dedi.

-"(Oğlum eşcinsel) diyemezken..."-

Kendisi, oğlunun eşcinsel olduğu ortaya çıkmamasını isterken, oğlunun televizyonlara çıktığını ifade eden Ceylan, 10 yıl sonra oğlumun ısrarıyla, eşcinsel arkadaşlarının annelere ile tanıştığını belirtti. Ceylan, onlarla biraraya gelince ve sohbet edince kendilerini iyi hissettiklerini vurgulayarak,

"O zamanlar, 'oğlum eşcinsel' diyemezken, bugün Meclis çatısı altında böyle bir konuşmayı yapıyorum" diye konuştu.

Grup temsilcisi Pınar Özer de "Biz çocuklarımızla onur ve gurur duyuyoruz, bize yalan söylemediler, 'bize yardım edin' dediler. Kızım üniversite 3. sınıfta okuyor, mutluyuz. Onları biz dünyaya getirdik. Onların herkes gibi eşit haklara sahip olmalarını istiyoruz" dedi.

Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği'nden Sedef Çakmak da LGBT derneklerine yönelik nefret suçlarının çok olduğunu söyledi.

Bu kişilerin mahkemelerde çok ciddi ayrımcılığa uğradıklarını, yaşam haklarının ellerinden alındığını ifade eden Çakmak, "Bu kişilerin, herkes için yaşam hakkına, sağlık hakkına sahip olması açısından yeni Anayasa süreci bizim için önemli" ifadelerini kullandı.

-BDP'li Tan, 1925'te idam edilen Şeyh Said'in

mezar yerinin açıklamasını istedi

TBMM (AA) - 27.06.2012 - BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, 1925'te idam edilen Şeyh Said'in mezar yerinin açıklamasını istedi.

Tan, düzenlediği basın toplantısında, 27 Haziran 1925'te Şeyh Said ve 46 arkadaşının idam kararlarının verildiğini ifade ederek, aradan 87 yıl geçmesine rağmen İstiklal Mahkemeleri zabıtlarının tam olarak açıklanmadığını söyledi.

İstiklal Mahkemeleri'nde, yargıç olmayan kişiler tarafından yargılama yapıldığını savunan Tan, "Bu mahkemeleri mahkeme olarak değil, hukuk cinayeti olarak tanımlayabiliriz. Olayın üzerinden 87 yıl geçmesine ve hayatını kaybeden kişilerinin aileleri defalarca devlete başvurmasına rağmen bu kişilerin mezarlarının nerede olduğu açıklanmadı" dedi.

Tan, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyoruz. İslami, insanı ve vicdani duygunuz varsa bu yanlışlığı düzeltiniz. Devletin arşivlerinde bu bilgiler var. Bunlara ulaşmak o kadar da zor değil. Başbakan'ın dudaklarından çıkacak bir talimat lazım, bu talimatı versin" diye konuştu.

Türkiye'nin, bugün düşman olarak gördüğü Suriye ile yakın tarihte "kardeş iki ülke" olduğunu hatırlatan Tan, "Dışişleri Bakanı 62 sefer Suriye'ye gitti, Başbakan defalarca gitti. Orada 'arkadaşım' diye birbirlerine sarıldılar. Suriye'nin eli o gün de kanlıydı, bugün de kanlı. Siz o eli kucakladınız o zaman. O kan şimdi sizin üzerinizde" dedi.

Bir soru üzerine, özel yetkili mahkemelerin zulme sebep olduğunu iddia eden Tan, bu mahkemelerin kaldırılması gerektiğini kaydetti.

-MHP'li Oğan:

-"Köylüler, 'Kars'a gitmenize gerek yok,

Ermenistan'a mı gidin' diyorlar diye soruyor"

TBMM (AA) - 27.06.2012 - MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, Kars'ın Akyaka İlçesi'nde kapatılan adliyenin açılmadığını belirterek, "Köylülerin Kars'a gidip gelmeleri 220 kilometre, Ermenistan sınırı ise 5 kilometre. Köylüler 'Kars'a, gitmenize gerek yok, Ermenistan'a mı gidin' diyorlar diye soruyor" dedi.

Oğan, düzenlediği basın toplantısında, sözlerine, "Cinnet geçiren bir vatandaşın intihar etmek için ağaca çıkması nedeniyle basın toplantısına geç başladım. Vatandaşlar Meclis bahçesinde intihar edecek duruma gelmişse, iktidar bunu kendisine sormalıdır" diyerek başladı.

Bugün Türkiye'deki yargılamaların Kemal Sunal'ın 'davacı' filmindeki gibi olduğunu savunan Oğan, önce 146 adliyenin kapatılacağının söylendiğini sonra ise bazı ilçelerdeki adliye binalarının yeniden açılması kararı alındığını ifade etti.

Oğan, Kars'ın Akyaka İlçesi'nin bir köyündeki vatandaşların adliyeye gitmek için, gidiş-geliş 220 kilometre yol katederek Kars'a gidip gelmek zorunda bırakıldığını anlatarak, "Bu köydeki vatandaşlarımızın günahı nedir- Köylüler,

'bizim bu köyden kalkıp Kars'a gidip gelmemiz 220 kilometre, Ermenistan sınırı ise 5 kilometre. Kars'a, gitmenize gerek yok, Ermenistan'a mı gidin' diyorlar diye soruyor. İlçe merkezine bile zor gidip gelen bu insanlara 'Kars'a git' nasıl dersin- Köylüleri oralardan çıkartıp oraları Ermenistan'a mı satacaklar acaba- Hükümet yaptığı bu yanlıştan bir an önce dönmelidir" diye konuştu.

Sinan Oğan, bir soru üzerine, özel yetkili mahkemelerin devamından yana olduklarını söyledi.

Muhabir: Coşkun Ergül

Yayıncı: Sefa Salantur - TBMM