"Aldatıldıysam Ne Olmuş!"

Datça Altın Badem Sinema ve Kültür Festivali kapsamında hazırlanan, Fatma Girik ve Kemal Sunal'ı anlatan iki kitap, Yeşilçam'ın şifrelerini çözüyor. Gazeteci Bircan Usallı Silan ve sinema tarihçisi Burçak Evren'in imzasını taşıyan kitaplarda Girik ve sunal'la ilgili marek edilen neredeyse her şey var.

İşte Fatma Girik'in şok açıklamaları:

"SİNEMADA İLK STRİPTİZİ BEN YAPTIM"

Sinemada ilk striptiz yapan kadın benim. Nasıl yapıldığını bile bilmem aslında. "Sırayla üstündekileri çıkaracaksın" dediler.

Ben seviştim, öpüştüm, soyundum, tecavüze uğradım. Seyircimden hiç tepki almadım. Rolüm ne gerektiriyorsa başından itibaren onu yaptım.

"ALDATILDIYSAM NE OLMUŞ!"

20 yaşımda Memduh'un yanında hissettiğim heyecan, coşku ve gururu şimdi de hissediyorum. Aşkın zamanı, yeri, yaşı, sınırı yoktur. Aşk bitmez.

Aldatıldım. 'Aldatılırsam mahvederim, evden kovarım'... Yok böyle bir şey; gerçekçi değil. Aldattıysa aldattı; ne yapalım canım! İşte benim gibi güzel bir kadını aldattı adam. Bir kere yattı kalktı diye ne oldu yani? Ne olur ki? Eğer bu adamı seviyorsan duymazlığa gelirsin.

"TAPILACAK KADINLARDIK"

Bizler tapılacak kadınlardık. Hülya Koçyiğit; Kerime Nadir romanlarının masum, zayıf, narin kadınıydı. Filiz Akın; çıtı pıtı, kolejli, zengin kızı... Türkan Şoray; aygın baygın, ağzı yarı aralık, tam kadın...

İnanılır gibi değil ama birbirimizin yerinde hiç gözümüz olmadı. Biz sahneye bile el ele çıkardık, birbirimizi alkışlardık, başarılarımızı kutlardık.

Hiçbirimizi arkamızdaki erkekler yaratmış değil. Bana Memduh bunu defalarca söylemiştir; "Sendeki ışıltı, pırıltı olmasa ben ne yapsam olmazdın" diye.

"ANNE OLMAYI HEP İSTEDİM"

Anne olmayı hep istedim ama erteledim. Hep bir sonraki filmden sonraya. Trenin kaçmasına ramak kala harekete geçtim. Türkiye'de çözüm bulunamayınca Avustralya'ya gittim.

BUNLAR DA KEMAL SUNAL'IN BİLİNMEYENLERİ

Rahmetli Kemal Sunal'ı ise oğlu Ali ve eşi Gül Sunal anlattı. Ali Sunal, "Babam mesela, 'Çöpçüler Kralı'nı çekerdi; o süre içinde evde hep film kostümü ile gezerdi" diyerek ilginç bir bilgiyi paylaştı.

"UZAKTAN SEVERDİ"

Babamızla ilişkimize de çok dikkat ederdik, çekinirdik ondan. Ama o da bizi kırmaktan korkar gibiydi. Bizi uzaktan sevmeyi severdi. Yaramazlık yaptığımda, bağırmak yerine sadece bana bakardı. Sabah uyanıp 'Türküm, Doğruyum, Çalışkanım'ı söyler, selam verip otururdu. İşine tapardı. Sinema, kamera, senaryo kutsaldı onun için.

"HAYATA GÖZÜMÜ KEMAL'LE AÇTIM"

Kemal Sunal'ın eşi Gül Sunal'sa unutulmaz oyuncuyla nasıl tanıştıklarını anlattı:

Kemal'le Ankara'da film çekimi sırasında tanıştık. Çekimlerin ardından İstanbul'a geri döndü ve o süre zarfında sürekli mektuplaştık. 'Hababam Sınıfı'nın galası yapıldıktan sonra da evlendik.

Gözümü onunla açtım. Beni her manada bir kez bile aldattığını düşünmedim. İşine aşık insandı. Film çekiminde hasta olsa bile hastalığını göstermezdi. Kemal hasta olmazdı. İşim bana zırh gibi derdi. Film bittikten sonra hastalanırdı.

"SABAHLARA KADAR EĞLENİRDİK"

Kemal'le çok eğlenirdik, sabahlara kadar. Metin Akpınar'la Kulüp 12'lere giderdik, oradan hiç çıkmazdık. O devirde kameralar, magazin yoktu.

Masası ve kütüphanesi halen evde duruyor. O yaşıyormuşçasına devam ediyor her şey... Kemal varken nasıl yaşıyorsam halen öyle yaşıyorum.

Kemal bana hangi filmden kaç para aldığını anlatmazdı. Hiç film setine gitmedim. Bana boş çek verirdi, evin alışverişini ben yapardım.

Sabah : http://www.sabah.com.tr