Ürettiği çevreci otomobillerle gelecek nesilleri düşünen ve bu alanda sayısız çalışmalar yapan Hyundai, son olarak geçtiğimiz yıl üretimine başladığı ix35 FCEV'nin menzili artırılmış versiyonuyla (Fuel Cell Electric Vehicle) Cenevre Otomobil Fuarı'nda tekrar sahne aldı.
Hyundai, ix35 FCEV ile hidrojenle çalışan yakıt hücreli araçların üretimine başlayan ilk marka olarak dikkat çekerken aynı zamanda Avrupa'nın birçok ülkesinde belediyeler tarafından resmi olarak kullanılmasıyla önem kazanıyor. 2013 Ocak ayında Güney Kore'deki Ulsan Fabrikası'nda yüksek adette ilk kez seri üretimine başlanan araç, 26 Şubat 2013 tarihinde montaj hattından inerek yeni sahibini beklemeye başladı. Hyundai böylece "zero-emission" olarak adlandırılan ve sıfır emisyon salımı sayesinde çevreye hiç zarar vermeyen araçların ticari olarak da seri üretimine ilk başlayan üretici oldu.
Hyundai 2015 yılına kadar ilk etapta 1.000 adet ix35 Fuel Cell üretecek. Ağırlıklı olarak hedeflenen sektörler arasında kamu ve filo ağı bulunurken 2015 yılından itibaren seri üretimin yıllık 10 bin adedi bulması bekleniyor.
İlk olarak Danimarka ve İsveç'teki belediyelerle yapılan anlaşmalar doğrultusunda ix35 Fuel Cell'lerden oluşan filolar kamu hizmetinde kullanılacak. Yakıt hücreli otomobilleri tercih ederek topluma çevreci yönetimler olarak öncülük etmek isteyen Avrupa Birliği politik liderleri de ix35 Fuel Cell kullanacak. 2012 yılı Kasım ayında Türkiye'nin ilk hidrojen dolum istasyonunun açılışında da İstanbul yollarına çıkan ix35 Fuel Cell'in önümüzdeki dönemlerde dünya çapında kullanımı amaçlanıyor.
Ödüllü Kimlik
2013 Brüksel Avrupa Otomobil Fuarı'nda, prestijli FuturAuto 2013'ün "Yenilikçi Teknoloji Ödülü"ne layık görülen Hyundai ix35 Fuel Cell, seri üretim hidrojenli araç olarak başarı elde eden ilk otomobil olma unvanını da kazanmış oldu. 12 yıldır düzenlenen ve alanında uzman Belçika Otomotiv Gazetecileri Birliği (UJBA) tarafından oluşturulan FuturAuto 2013 jürisi, belirlenen 16 aday arasında ilk 5 markaya teknoloji ve inovasyon dalında birincilik ödülleri verdi. Değerlendirme sonucunda büyük ödüle Hyundai ix35 Fuel Cell layık görüldü.
Hyundai'den üçüncü jenerasyon FCEV
Hyundai ix35 Fuel Cell, markanın 2000 yılından bu yana ürettiği üçüncü jenerasyon yakıt hücreli elektrikli otomobil olarak öne çıkıyor. Bu otomobille birlikte Kore'de Mabuk'ta bulunan dünyanın en büyük ve en gelişmiş hidrojen yakıt hücreli teknolojiler araştırma ve geliştirme merkezlerinden birisine sahip olan Hyundai, çevreci marka olmasıyla da diğer üreticilere öncülük etmiş oluyor.
2005 yılında ikinci jenerasyon Tucson FCEV ile dikkat çeken Hyundai, 109 beygirlik güce sahip otomobille döneme damgasını vurmuştu. Üçüncü ve son jenerasyon ix35 FCEV ise yakıt hücresi güvenliği, donanımları, kullanım kolaylığı sunarken aynı zamanda performansından ödün vermeksizin çevreye sıfır egzoz gazı salıyor. Günlük hayatta kullanıma son derece uygun olan aracın egzoz borusundan sadece su gelirken böylece gelecek nesiller de unutulmamış oluyor.
Hyundai ix35 Fuel Cell'in yakıt ekonomisi övgüyü hak ediyor. Eski versiyonlara göre yüzde 50 daha fazla menzil sunan ix35 aynı zamanda yüzde 15 daha fazla yakıt verimliliği sağlamış oluyor. En son tanıtılan araca göre daha ekonomik olan otomobil, yüzde 1 oranında yapılan gelişimle birlikte bir depo yakıt hücresiyle daha fazla yol alabiliyor.
Gelişmiş teknolojiyle üretilen ix35 Fuel Cell, sadece hidrojen ile çalışıyor. Yakıt hücreleri bu hidrojeni elektriğe dönüştürerek aracın hareket etmesini sağlıyor ve bu işlem sonucunda hidrojen ile oksijenin tepkimeye girmesi nedeniyle sadece su açığa çıkarak çevreye hiç zarar verilmiyor.
Hyundai ix35 Fuel Cell, aslında sürüş özellikleri ve performans olarak standart ix35 ile aynı, ancak günümüzdeki elektrikli araçlardan daha verimli. Hidrojen dolumu yine yakıt dolumu gibi birkaç dakika süren ix35 Fuel Cell, 0'dan 100 km/s hıza 12,5 saniyede ulaşıyor, maksimum 160 km/s hıza çıkabiliyor ve arada başka bir doluma gerek duyulmaksızın artık tam 594 km yol yapabiliyor. 5,64 kg'lık iki hidrojen tankı bulunan otomobilin LG Chemical tarafından geliştirilen 24 kW'lik lityum-ion polimer bataryaları da bulunuyor.
Sürücü ve yolcu açısından ix35 Fuel Cell'in bildiğimiz standart içten yanmalı motora sahip ix35'ten çok büyük bir farkı bulunmuyor. En büyük fark, ix35 Fuel Cell'de bulunan elektrik ateşlemeli ünite sayesinde motor gürültüsünün olmaması.
Hyundai'nin ix35 Fuel Cell'inin diğer rakiplerine göre kullanım açısından sunduğu farklılıkları bulunuyor. Diğer yakıt hücreli araçlarda oksijeni sağlamak için sıkıştırılmış hava tankları kullanılıyor ve bu da yakıt tüketimini artırıp gücü yüzde 50'lere kadar düşürebiliyor. Ayrıca hava kompresörü nedeniyle kabin içinde istenmeyen gürültü oluşabiliyor.
Hyundai ix35'te yakıt hücresi grubunun yanında, markanın Sonata Hybrid modelinde bulunan lityum polimer pil kullanılıyor. Sürücü frene bastığında ya da yokuş aşağı inerken kinetik enerji dönüşüm sistemi pili şarj ediyor. Araçta dur-kalk teknolojisi de bulunuyor ve bu sayede araç rolantideyken sadece pilin gücü kullanılarak şehir içinde enerji kaybı minimize edilmiş oluyor. Böylece ix35 Fuel Cell, hem standart ix35'in özelliklerini sunuyor hem de sıfır emisyon ile doğaya hiç zarar vermemiş oluyor.
Hyundai Yakıt Hücresi Programı
Hyundai'nin yakıt hücresi programı, firmanın Kore - Mabuk'ta bulunan Çevre Teknolojileri Araştırma Enstitüsü'ndeki mühendisler tarafından geliştiriliyor. Bu merkezde, Hyundai'nin çevre dostu yürüyen aksamları hazırlanıyor.
Aynı zamanda binanın yapısı ve mimarisi itibariyle de enerji tüketimini en aza indirerek LEED sertifikası alan bu merkezde, Hyundai'nin kendi yakıt hücresi grupları geliştiriliyor ve markaya ait bir hidrojen dolum istasyonu bulunuyor.
lk kez 1998 yılında startı verilen program dahilinde 2012 yılı sonu itibariyle üretimin başlaması ve 2015 yılı itibariyle de araçların ticarileştirilmesi hedefiyle yola çıkılmıştı. Şu an itibariyle Hyundai, bu programın ilk adımını tamamlamış oluyor.
Son Dakika › Otomobil › Hyundai İx35 Fuel Cell Artık Daha Uzun Yol Yapıyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?