Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İstanbul Sütlüce'de meydana gelen bombalı saldırıyla ilgili olarak, "Böylesine cahilane, vahşi bir şekilde tuzak kurulması ve masum insanların hayatına kast edilmesi terörün çirkin yüzünü gösteriyor" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Manisa'da katıldığı bir organizasyonda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. İstanbul Sütlüce'de yaşanan bombalı saldırıya değinen Arınç, "Aldığımız habere göre İstanbul Sütlüce'de bir bombalı düzenek hazırlanmış, uzaktan umanda ile patlatılmış çevik kuvvete ve AK Parti İl binasına yakın bir yerde. 15 vatandaşımızın yaralandığını biliyorum. Sabah aldığım bilgiler can kaybı olmadığı yönünde. Bu saldırıyı nefretle, şiddetle lanetliyorum. Kötü amaçla hazırlanmış bu
tuzağın failleri mutlaka bulunacaktır. Bu eylem sebebiyle zarar gören, yaralanan vatandaşlarımıza geçmiş olsun diliyorum ve bu tür eylemlerin son bulmasını diliyorum. Böylesine cahilane, vahşi bir şekilde tuzak kurulması ve masum insanların hayatına kast edilmesi terörün çirkin yüzünü gösteriyor. Mücadele devam edecek, ülkemiz bu tür eylemlerden mutlaka kurtulacaktır" dedi.
Gazetecilerin Türk Lirası'nın yeni logosu hakkındaki soruları üzerine Arınç, "Türk Lirası'nın yeni logosu sabah Başbakanımızın da katıldığı bir törenle Merkez Bankası Başkanı tarafından açıklandı. T ve L harflerinin bir birleşimi gibi bir şey geldi bana. Ortada da iki tane çizgi var. Bu tür logolar, amblemler mutlaka bir anlam taşırlar. Merkez Bakası Başkanı bunu belki izah etmiştir, her ülkenin mutlaka bir şekli, bir logosu vardır. Bu logo da Türk Lirası'nı tanıtırken umarım başarılı olur. O çizgilerin
ve logonun ne anlam ifade ettiğini doğrusu bilmiyorum" diye konuştu.
Fransa Anayasa Mahkemesi'nin sözde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan yasayı iptaliyle ilgili olarak da Arınç, şunları söyledi:
"Birkaç gün önce Fransa'nın Anayasa Konseyi'nin vermiş olduğu karardan memnuniyet duyuyoruz. Twitterde ve arkadaşlarımızla yaptığımız konuşmalarda bunu değerlendirdim. Esasen Senato'dan çıkarılan kanun fikir ve ifade özgürlüğüne tamamen aykırı bir kanundu. Çünkü her olayı benimseyenler olabileceği gibi her konuda farklı düşünenler de olabilir. Dolayısıyla farklı düşüncelere set çekmek veya bunu suç haline getirmek hiçbir dünya parlamentosunda görülmemiştir. Çıkarılan kanunu gördüğümüzde böyle düşünmeye
mecbursunuz, aksi takdirde 1 yıl hapis ve 45 bin euro para cezasına çarptırılıyorsunuz. Kanun temelde sakat ve noksandı. Bereket ki Fransa milletvekillerinden ve senatörlerinden
çok sayıda müracaatla konseye şikayet edildi, konsey de oy birliğiyle bunun Fransa anayasasına aykırı olduğu kanısına vardı. Sanırım şu temele dayanıyor bu kararın verilmesi; birincisi Fransa, özgürlükçü düşüncenin ana vatanıdır. Bu yasa bu ifade özgürlüğüne büyük bir engel, dolayısıyla kabul edilemez. Tarihte yaşanmış olaylar
konusunda parlamentoların üçüncü ülkeleri itham eden konularda yasa çıkarması mümkün değildir. Tarihi olaylar konusunda parlamentolar kanun çıkarmamalıdır ve bu bir evrensel ilkedir. Buna dayalı olarak karar verildi. Oy birliği ile karar verilmiş olması da Anayasa Konseyi'nin bu konulardaki temel düşüncesine bağlı olduğunu gördük. Her bakımdan doğru, faydalı ve yerinde bir karar oldu." - MANİSA
Son Dakika › Politika › Arınç: 'Kötü Amaçla Hazırlanmış Bu Tuzağın Failleri Mutlaka Bulunacaktır' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?