"Düşüncene İnanıyorsan Karşı Düşünceye de İnanacaksın"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, her karşı düşünceye saygıları olduğunu ama şiddete asla saygıları olmadığını belirterek, "Fikrine, düşüncene inanıyorsan karşı düşünceye de inancaksın. İnancına güveniyorsan karşı inanca da bir defa saygı duyacaksın ancak olayı şiddete taşımayacaksın. Şiddete taşıdığın anda şiddeti görürsün" dedi.

Erdoğan, Bingöl Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'nde düzenlenen iftarda yaptığı konuşmada, Bingöllülerin teröre her zaman karşı durduğunu, kardeşliği hep öne çıkarttığını, çözüm sürecini yürekten desteklediğini anımsattı.

Bingöl'den bu asil duruşunu devam ettirmesini, teröre karşı durmasını her zaman olduğu gibi demokrasiye güçlü şekilde sahip çıkmasını beklediklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bingöl'ün çehresi değiştikçe, şu anda altyapıyla ilgili atılan adımlar var. Bundan dolayı şehir merkezinde esnafımız, vatandaşımız biraz sıkıntı çekiyor olabilir. Ama inanıyorum ki  3-4 ay içerisinde bütün asfaltıyla herşeyiyle yapılacak bordürleriyle vesaire merkez çok daha güzel bir hale süratle gelecektir ve bu konuyu yakından takip ediyoruz, takip edeceğiz. Örnek bir il olarak inşallah geleceğe yürüyecektir. Tabii zahmetsiz rahmet olmuyor, yani bir güzellik olacaksa, bir güzellik gelecekse tabii ki orada belli bir çalışmanın olması ama bu çalışmaya da hep birlikte biraz sabretmemiz gerekecek. İşte şuranın halini düşünün Bingöl Üniversitesi'nin, şu yerleşkenin geçmişini düşünün. Burası neydi? Ama bakın şimdi ne oldu? Şimdi burası daha da güzel olacak, yeşillendikçe, öğrencileriyle çok daha güzel olacak."

-"Bizimle dalga geçtiler"-

Üniversitelerin sayısını 76'dan 171'e çıkartırken kendileriyle dalga geçildiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"(Yani bu kadar üniversite yapmak doğru mu? Her ile üniversite yapmak doğru mu?) Biz de diyorduk ki 'evet doğru'. Niye? Çünkü bu üniversiteler şehirlerimizin dönüşüm ve değişiminin temelini oluşturacak. Bu üniversitelere gelen öğrenciler halkımızın birbiriyle, gençliğimizin birbiriyle kaynaşmasını sağlayacak. Bu üniversiteler göçü engelleyecek. Artık ilkokulunda, ortaokulunda, lisesinde okuyan yavrularımız belki kendi ilindeki üniversitesinde yüksek tahsilini yapacak. Belki lisans üstünü burda yapma imkanını yakalayacak ve bu adımlarla beraber artık sadece 'batı' demeyeceğiz artık 'doğu' diyeceğiz, 'güneydoğu' diyeceğiz. Kimin aklına gelirdi ki Hakkari'de üniversite kurulacak, Tunceli'de üniversite kurulacak, Bingöl'de üniversite kurulacak? Havaalanlarını, havalimanlarını tahayyül edemeyenler, üniversiteleri de tahayyül edemiyordu. Ama şimdi hamdolsun olay değişti. Belki akademisyenler noktasında sıkıntılarımız olabilir ama unutmayın ki bu da süratle, kısa zamanda aşılacaktır. İnşallah önümüzdeki 10 yıl,  2023 Türkiye'nin dünyaya mührünü farklı şekilde vuracağı bir yıl olacaktır. Her il, her bölge Bingöl gibi olmak isteyecek, Bingöl'e benzemek için demokrasiye, kardeşliğe, huzur ve istikrara daha güçlü şekilde sahip çıkacaktır. Bakınız bugün Bingöl'de yıllık 500 bin yolcu kapasiteli havalimanımızın açılışını gerçekleştirdik. Haftaya Kastamonu'dayız, ardından 26'sında Şırnak'ta Şerafettin Elçi Hava Limanı'nın açılışını yapacağız. Yol, okul, konut, altyapı inşaatlarımız 81 vilayette kesintisiz olarak devam ediyor."

-"Hassasiyet içinde geleceğe yürümek gerek"-

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin ekonomisiyle dış politikasıyla içerde pekişen kardeşliğiyle geleceğe çok farklı şekilde yürüdüğünü dile getirdi.

Bu sürecin bozulmaması, bu süreçlerin sabote edilmemesi için hep birlikte hassasiyet içinde geleceğe yürünmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, içerden ya da dışardan ülkeyi hedef alacak provokasyonlara karşı çok net, çok kararlı bir duruş sergilenmesi gerektiğini söyledi.

Sabırla, itidalle demokrasiye, sandığa, milli iradeye, özdeğerlere sahip çıkarak Türkiye'yi daha da büyüteceklerini, illeri, daha bayındır hale getireceklerini kaydeden Erdoğan, "Dayanışmamız, sorumluluk duygumuz, aynı kıbleye yönelen bizleri daha da kenetleyecek, çok daha kuvvetli bir millet haline getirecektir" dedi.

-"Şiddete taşıdığın anda şiddeti görürsün"-

Her karşı düşünceye saygıları olduğunu ama şiddete asla saygıları olmadığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şunu herkesin bilmesini istiyorum, gençlik veya gençliğin üstü, bir defa fikrine, düşüncene inanıyorsan karşı düşünceye de inancaksın. İnancına güveniyorsan karşı inanca da bir defa saygı duyacaksın ancak olayı şiddete taşımayacaksın. Şiddete taşıdığın anda şiddeti görürsün. Bunu herkes böyle bilsin. Kim ne yazarsa yazsın, kim nereye sıkıştırırsa sıkıştırsın eğer şiddet varsa şiddetin karşılığı şiddettir. Bunu herkes böyle görecek. Onun için de devlet üniversitelerinde artık güvenlik gücü olarak çok kısa zamanda onu da söylüyorum artık biz özel güvenlik değil bundan sonra devletin kendi güvenlik güçlerini üniversitelerimize yerleştireceğiz. Çünkü buralarda da çok farklı şeylerin olduğunu görmek, yaşamak bizi ayrıca bir sorumluluğa itiyor. Çünkü biz hiçbir öğrencimizin hayatını tehdit altında göremeyiz, görmek istemeyiz. Molotofkokteyli ile palayla şununla bununla dolaşan bir gençlik biz arzu etmiyoruz. Herkes bilgisiyle, düşüncesiyle, bilgisayarıyla dolaşsın, ne yapacaksa bununla yapsın. Kimsenin kimseye şiddet uygulamaya hakkı yoktur. Hoşgörüyle, sabırla, dayanışmayla ülkemize yönelen, bizleri tehdit eden her türlü oyunu el birliğiyle, gönül birliğiyle bozacağız."

Ramazan ayının kaynaşmak ve kenetlenmek için çok büyük bir fırsat olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Sen ben davasını bırakıp, Allah aşkına şu anda ülkemizde son zamanlardaki olayları meydana getirenler, soruyorum acaba bunların neyi eksikti? Neye dayanarak bu adımları attılar? Neleri yoktu" diye sordu.

Erdoğan, üniversite gençliğinin geçmişte harç ve benzeri sorunlarla karşılarına çıktıklarını ancak bu sorunların tümünü çözdüklerini, lise ve ortaokulda yeni projeler ürettiklerini, burs miktarlarını artırdıklarını bildirerek, "Böyle bir yaklaşım içerisinde olan bir iktidar, bunun karşısında farklı bir yaklaşımla bakıyorsunuz şiddetle, cam, çerçeve, kamu özel demeden her tarafı perişan eden bir anlayış. Bu anlayışlar medeni olamaz, bunu aşmak zorundayız" değerlendirmesinde bulundu.

Oruçla nefis muhasebesiyle yepyeni bir başlangıç yaparak, kendilerini yenileyerek sağlam adımlarla geleceği inşa ettiklerini ifade eden Erdoğan, ramazan ayı boyunca kazandıkları tüm hasletlerin, kardeşliğin, yardımlaşmanın bayram sonrasında da sürmesi temennisininde bulundu.

Erdoğan, "Allah tuttuğumuz oruçları, yaptığımız ibadetleri kabul eylesin. Ramazan ayı barış, kardeşlik, huzur ve refah ortamını inşallah daha da çoğaltsın. Bingöl'de açtığımız havalimanının hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.

- Ankara