Hdp'nin Barıştan Söz Etmesi Abesle İştigal"

ETEM GEYLAN - HDP üyeliğinden istifa eden avukat Mir Sedrettin Karahan, "Siyasal açmazı oluşturup ülkede silahlı çatışmanın tekrar baş göstermesine neden olan HDP'nin bugün kalkıp da barıştan söz etmesi açıkçası abesle iştigaldir" dedi.

Sultan Abdülhamit döneminde Mardin ve Hakkari çevresinin etkili isimlerinden İlyas Efendi'nin torunlarından Karahan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kürt sorununun çözümüne katkı sağlamak amacıyla HDP'ye destek verdiğini söyledi.

Bunun partide karşılık bulmadığını görünce istifa kararı aldığını dile getiren Karahan, şöyle konuştu:

"Siyasal açmazı oluşturup ülkede silahlı çatışmanın tekrar baş göstermesine neden olan HDP'nin, bugün kalkıp da barıştan söz etmesi açıkçası abesle iştigaldir. Biz her şeye rağmen bu çatışmanın oluşmaması ve ülkede gerçek anlamda gerçek demokrasinin tesisi için mücadele edilmesi gerektiğine inanıyorduk ancak süreç içinde bizim gördüğümüz, HDP'nin marjinal sol kesimlerin kuyruğuna takılıp bir Erdoğan muhalifliği üzerinden siyaset yapması oldu."

Karahan, HDP'nin, sorunun çözümüne ilişkin bir öneri sunduğuna dair hiçbir emare bulunmadığını, artık bu gerçeğin insanlar tarafından sorgulanmaya başlandığını aktardı.

HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "Seni başkan yaptırmayacağız" şeklindeki söylemini doğru bulmadığını belirten Karahan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkede temel sorunların kaynağı Sayın Erdoğan değildir. Bu ülkedeki problemler Sayın Erdoğan ile başlamadı. Sayın Erdoğan'ın başkanlık talebini meşru görmeyebilirsiniz, olumlu görmeyebilirsiniz, doğru görmeyebilirsiniz, bu farklı bir şeydir ama bu ülkede kanayan bir yara var. Bu yara 150 yıldır kanamaya devam ediyor. Siz bunun için ne üretiyorsunuz? Siz yola Sayın Erdoğan'ı başkan yaptırmamak üzere mi çıktınız? Siz neyin mücadelesini veriyorsunuz? Kürt siyasetiyse, Kürt siyasetinin temel meşru amacı Erdoğan'ı başkan yaptırmamak mıdır? Bu ülkede temel hak ve hürriyetler noktasında her şeyimiz çok olağandı da Sayın Cumhurbaşkanı'nın başkan olması mı, ona muhalif olmak mı kaldı? O muhalifliği de yaparsınız ama o muhaliflik, bu ülkede temel muhalefet o değil ki."

Karahan, HDP'nin " Türkiye'de demokrasi olmadığı, ülkenin temel hak ve özgürlüklerinden yoksun olduğu" bahsiyle yola çıktığını ancak bugün bunu bıraktığını ifade ederek, "Sadece 'Seni başkan yaptırmayacağız' demekle mi siyaset yapacaksınız. Siz ana muhalefet oldunuz neyi konuşacaksınız, neyi tartışacaksınız?" diye konuştu.

"HDP'nin temel amacı Kürt sorununu çözmek değildir"

Karahan, HDP'nin temel amacının Kürt sorununun çözümünden ziyade ideolojik olduğunu savunarak, "HDP'nin temel amacı Kürtlerin sorunu veya ülkede yer alan demokrasi sorunu değildir. Temel problemi ideolojiktir. Marjinal grupların istediği ideolojiyi oluşturmaktır. HDP, şu anda bunlara takılıp kalmıştır. HDP'nin halk nezdinde umut vadeden ve çözüm üreten hangi argümanını duyuyoruz? Şu ana kadar HDP, Kürt sorununun çözümü olarak hangi somut şeyi söylemiştir, hangi eksikliği söylemiştir" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerine kurulu propagandayı doğru bulmadığını vurgulayan Karahan, şunları anlattı:

"Muhafazakar kesimin Sayın Erdoğan'la ilgili herhangi bir sıkıntısı, problemi yok. Onun başkanlığıyla veya başka bir şeyle problemi yok. Bölge insanının temel aradığı bir unsur var. Yüzyıllardır devam eden bu ortak acının bir elle iyileşmiş olması, soruna çözüm bulunması ve siyasilerin bu noktada sorumluluk alması. Bölge halkının temel amacı bu. Bölge halkının bu noktadaki eylemleriyle ilgili olarak alınan roller etkili olacaktır. HDP'ye bu noktada imkan, şans verildi. Bugün bütün Güneydoğu'da ciddi bir oy aldı HDP ve bu oyu kamufle edip de 'Biz emanet aldık' basiretsizliğini gösteren bir düşünce akımının artık halini ben halkın takdirlerine sunuyorum."

Karahan, sorunun çözümü için kim inisiyatif alırsa onlara desteklerinin devam edeceğini vurguladı.

Ülkedeki insanların huzur bulması ve herkesin imrenerek baktığı bir Türkiye oluşturulmasını arzuladıklarını aktaran Karahan, "1 Kasım'da oyunuzu kime vereceksiniz?" sorusunu ise "1 Kasım'da insani olarak kim o fedakarlığı yapmışsa biz o yönde oyumuzu kullanacağız" şeklinde yanıtladı.