Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Biz bir hukuk devletiysek bu ülkenin bürokrasisi bellidir, otoritesi bellidir, yargısı bellidir. Bunun ikincisine, üçüncüsüne müsaade edersek ortada ne AK Parti, ne CHP, ne MHP, ne HDP kalır. Demokrasiyi korumamız için ikinci, üçüncü yapılanmalara izin vermemek lazım" dedi.
62. Hükümet programı üzerinde eleştirileri yanıtlayan Arınç, 1 Ekim'den sonra 4 bakan hakkında kurulan soruşturma komisyonunun görevini yapacağını belirterek, "Yapmazsa yine eleştirin, siyasi olarak gerekenleri söyleyin ama bir kimseye peşinen suçlu gözüyle bakamazsınız" diye konuştu.
"Bu, anayasa fırlatmak suretiyle geçerli olmuyor. Anayasanın içerisinde ne varsa onu uygulamak zorundayız" diyen Arınç, şunları söyledi:
"Başbakan Ahmet Davutoğlu kongrede şunu söyledi: 'Paralel devlet yapısı fetret isteyen bir yapıdır. Kim olursa olsun bir daha devlet otoritesinin parçalanmasına izin vermeyeceğiz. Milletin seçtiği siyasi otoriteyi birisi kullanmak istiyorsa bürokrasi ve emniyet kılıfından çıkacak bizimi gibi siyaset yapacak. Bundan böyle devleti ele geçirmek isteyen kim olursa olsun, ister paralel, ister cunta, ister başka bir şey millet iradesinin önüne geçemeyecek.' Yaptığımız iş bu. Bir devlet vardır, ikinci bir devlete, ikinci bir yargıya, ikinci bir bürokrasiye, ikinci bir otoriter sisteme bu ülkede müsaade etmeyeceğiz. Biz bir hukuk devletiysek bu ülkenin bürokrasisi bellidir, otoritesi bellidir, yargısı bellidir. Bunun ikincisine, üçüncüsüne müsaade edersek ortada ne AK Parti, ne CHP, ne MHP, ne HDP kalır. Demokrasiyi korumamız için ikinci, üçüncü yapılanmalara izin vermemek lazım.
Bu operasyonlar, bu idari tasarruflar boşuna yapılmıyor. Emniyetin içerisinde bir küçük yapılanmanın mevcudiyeti eskiden de söylenirdi, yaptıkları çok fazla bilinmezdi. Bakın, 300 bin polisimiz var, rütbeli, rütbesiz. 300 binin içerisinde belki 300 tane, 500 tane… Bütün polis arkadaşlarımı tenzih ediyorum. Emniyet, bizim sivil bir kurumumuzdur, güvenliğimizden sorumlu ve hepsi vatansever, hepsi görevini iyi şekilde yapan şehitlerimizin, gazilerimizin olduğu bir topluluk ama bunların içerisinde küçük bir topluluk da kendisine amirleri tarafından verilen görevleri değil, kendilerine imamları tarafından verilen görevleri ifa etmek için çalışıyor ve başka kurumlardakilerle de bir siyasi operasyonla iş birliği yapıyorsa, iddia olarak söylemiyorum, bir kısmının çok büyük bir gerçek olduğunu söylüyorum, buna müsaade edemeyiz.
Yargının içerisinde yine ağabeylerinin yönlendirmesiyle dosyanın kapağını bile açmadan 'Oradan geliyorsa ona göre bir karar hazırdır' düşüncesiyle hareket ediyorsa biz buna karşıyız. Devletin hiçbirisi buna müsaade etmez.
Her mesleğin içerisinde görevini kötüye kullananlar, suistimal edenler olabilir. Yaptığımız şey bir Gestapoculuk değildir. Hukuk içinde mücadele edeceğiz, bütün mücadelemiz hukuki çerçevede olacak. Gözaltına almalar, hepsinin bir sebebi var; ya resmi evrakta sahteciliktir ya özel evrak tanzimidir ya izinsiz dinlemelerdir ya izinsiz iddianameler hazırlamaktır, vesaire. Bütün bunları içerisine alacak bir yapılanma hukukun dışına çıkmışsa, devletin dışına çıkmışsa, devletin dışarıda ve içerideki itibarını yıkmak ve sadece tek faturası bu hükümeti devirmekse, bu, yarın sizin de başınıza gelebilir. O yüzden, hepimiz el ele vererek hukuksuz işlemlere hiçbir zaman izin vermemek suretiyle, nerede bir hukuksuzluk yapılıyorsa bunu yüksek sesle eleştirmek, duyurmak suretiyle hepimiz görevimizi yapmalıyız. Ben bu kitlenin içerisinde en az 2 milyon insanın sempatizan olarak, hayır hizmetlerine fiilen katkıda bulunanlar olarak masum olduğuna yürekten inanıyorum. Bugüne kadar 50 defa konuştum, 50'sinde de bu cümleyi söyledim. Bazı arkadaşlarım beni beğenmemiş olabilir, gerçek budur. Okullara hizmet adıyla, öğretmenlere hizmet adıyla, kız çocukları sokakta kalmasın da şu evde barınsın düşüncesiyle, onlara burs temin etmek suretiyle 3 tane çocuğunu kucağına alıp bu amaçların arkasından koşan insanlara selam olsun. Onlarla hiçbir davamız yok, hiçbir kavgamız yok, onlarla herhangi bir kötü düşüncenin içinde değiliz. Ancak bunları kullanan, bunların içerisinden bir şekilde mensubiyet iddia eden ama içeride ve dışarıda irtibatları farklı olan bir çete varsa o çeteyi yok edeceğiz, bunu da herkesin bilmesi lazım."
-"Onu tebrik ediyoruz ve takdir ediyoruz"
62. hükümet programının hem sürekliliği hem de değişim ruhunu aynı anda temsil ettiğini belirten Arınç, "2002'den bu yana gelen tüm hükümetlerimiz icraatlarıyla, AK Parti vizyonuyla güçlü bir şekilde devam etti" diye konuştu.
AK Parti içerisinden 2 tane cumhurbaşkanı çıktığını belirten Arınç, "12. Cumhurbaşkanımız da Türk siyasi tarihinde ilk defa halkın oylarıyla seçilmiş cumhurbaşkanıdır. Onu tebrik ediyoruz ve takdir ediyoruz" dedi.
11 sene 5 ay Başbakanlık görevinde kalıp da seçimlerde partisini bu kadar başarıya ulaştırmış bir insanın Cumhurbaşkanlığına çıkması ve partisinin arkada kaldığında ne olacağını herkesin merak ettiğini ifade eden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü geçmişte rahmetli Özal örneğine baktığımızda Anavatan Partisi'ni gösterdiler. Sayın Demirel'in Cumhurbaşkanlığına çıktığına baktığımızda DYP'nin akıbetini gösterdiler. Mutlaka içeride bir kavga olacak, 18 kişi, 20 kişi kavga edecek, sonra onlardan bir tanesi kavga dövüş gelecek, parti inişe geçecek, parçalanmalar olacak, bölünmeler olacak. Geçmişe baktığınız zaman haksız da değil, yanlış da değil ama bizde öyle olmadı. Biz erdemliler hareketiyiz ahlakı biliriz, fazileti biliriz, fedakarlığı biliriz, feragati biliriz. Biz bu ülke için yola çıktık, Allah'a hamd olsun ki tek davamız Türkiye davasıdır, milletimizin davasıdır, ona hizmet etmektir. Siyaseti bir hizmete endeksli siyaset olarak belirledik, 12 senelik icraatımız da bunun karşılığıdır. Kendi dinamiklerimiz içerisinde gereken her şeyi yaptık. Konuşuldu, görüşüldü, istişare edildi, sonunda çok değerli bir bakan arkadaşımız yani ilk gün de ismi söylense hepimizin de ittifakla kabul edeceği bir arkadaşımız uzun istişareler sonucunda ilan edildi, hepimiz bunu alkışlarla karşıladık. Düşünebiliyor musunuz ismi geçenlerden veya ismi geçirilenlerden birisi olarak ben bunları söylüyorum. İsmi geçen ve geçirilen başka arkadaşlarımız da vardı, hangisinden bir şikayet duydunuz? Hangisinden fitne koparacak bir hareket gördünüz?"
- TBMM
Son Dakika › Politika › Hükümet Programı TBMM'de - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?