Kaçınma, kişiyi rahatlatsa da travmayı ortadan kaldırmaz

"Uçak kazaları, günlük hayatımızda sıklıkla olmayan ancak gerçekleştiği zaman maruz kalan bireylerin hayata uyumunu bozan travmatik bir olaydır" diyen Bengisu Nehir Aydın, şunları dile getirdi:

"Olay sonrasında kaza anına ilişkin zihinde tekrarlayan görüntüler, kâbuslar, benzer seslere yönelik irkilme tepkileri, dehşet hissi, dikkat dağınıklığı, sosyal çevreden uzaklaşma gibi belirtiler görülebilir. Olayın hemen ardından bunların görülmesi normaldir. Devam eden süreçte kişi gerekli olduğu halde artık uçağa binmekten kaçınıyorsa, bu durumun günlük yaşama, işlevselliğe zarar veren bir hale geldiği söylenebilir. Kaçınma, kişiyi kısa süreli olmak kaydıyla rahatlatabilir, psikolojik stres belirtilerini yoğun bir şekilde hissetmekten alıkoyabilir ancak uzun vadede bakıldığında, travmatik olay sonrasında yerleşen belirtileri tek başına ortadan kaldırmaz. Kaçınmanın ortadan kalkması için olaya ve kişinin kendisine ilişkin olumsuz düşüncelerin, duyguların, beden duyumlarının işlemlenmesi, yani yeniden bütünleştirilmesi gerekir. Bu da kişinin güvende hissedebileceği bir ortamda verilen psikolojik destek ile uygun miktarda ve kontrollü şekilde olaya maruz kalarak yapılabilir. Bu esnada kişi yoğun duygular yaşayabilir ancak bu duruma maruz kalmak, gün içerisinde istenmeyen durumlarda yoğun duygusal tepkilerin ortaya çıkmasını ve uyumu bozmasını ortadan kaldıracaktır."