Memeliler Doğumdan Önce Görmedikleri Dünya'yı Rüyada Görebiliyor!

Beyin taramaları yeni bir şey daha ortaya çıkardı: Memeli hayvanlar henüz doğmadan rüya görebiliyor ve Dünya onlara daha gözlerini açmadan görsel anlam ifade ediyor.

Yale araştırmacıları memelilerin daha gözleri açılmadan rüya gördüklerini buldular.

Oldukça sofistike davranışlara özellikle gözleri açılmamış yavru farelerin neonatal retinalarında rastlandı.

Doğum sonrası bunun yerini daha olgun bir nöral/ sinirsel aktarım ağı alıyor.

Nöronlar tarafından salgılanan, diğer nöronlardaki faaliyeti uyaran kimyasalların salınmasına sebep olan hücreler kapandığında, retinal dalgaların ileri akışı da durdu.

Fareler doğumda görsel işaretlere insanlardan daha iyi cevap verdiler. Yeni doğan insan yavrusu, oynayan parmak gibi görsel işaretleri ayırt edebildi.

Yale Üniversitesi memelilerin daha dünyaya gözlerini açmadan rüya görme ve dünyaya görsel anlam verme yeteneğine sahip olduklarını buldu.

Bu yeni araştırma bir grup farenin neonatal retinalardaki faaliyet dalgalarına bakmakla yola çıktı ve daha gözleri açılmamış bu farelerde oldukça gelişmiş davranışlara rastlandı.

Retinal dalgalar tıpkı hayvanın fiziksel bir ortamda hareket ettiğinde görülen dalgalar şeklinde hareket ediyor!

Profesör Michael Crair yaptığı bir açıklamada "Bu erken, rüya benzeri faaliyet evrimsel olarak anlamlı çünkü farenin gözlerini açtıktan sonra neyle karşılaşacağını sezmesine izin vermekle birlikte fareyi çevresindeki tehlikelere karşı ani tepki vermeye de hazırlıyor."

İNSAN, FARE FARKLI AMA...

Doğumdan kısa bir süre sonra bu faaliyet yerini daha olgun bir nöral iletişim ağına bırakıyor ve hayatı boyunca karşılaştığı diğer bilgiler burada şifrelenip kaydediliyor.

Araştırmanın bir sonraki aşamasında henüz doğmamış farelerin retina dalgaları için hücre ve devrelerine bakıldı.

Gözleri açık memelilerin ne kadar ileri seviyede davranışlar sergilediklerini elbette biliyoruz ancak daha gelişmemiş halde bile benzeri davranışlar sergileme yeteneğine sahip olabileceklerini yeni öğreniyoruz.

Nörotransmitterlerin (nöronlar tarafından salgılanan kimyasalların) salgılanmasına yarayan hücrelerin kapatılmasının ardından (starburst amacrine hücreleri), araştırmacılar retina dalgalarının daha önceki gibi ileriye doğru dalgalanmadıklarını gördüler.

Araştırmacılar ayrıca bu farelerin doğum sonrası görsel uyarılmaya daha az cevap verdiğini ve yetişkin farelerde ise bu hücrelerin hareket algılamada, ve çevresel müdahaleyi anlamada -önemli bir rol oynadıklarını öğrendiler.

İnsanlar ve farelerin zihinsel fonksiyonları arasında birçok fark var, fareler doğar doğmaz görsel işaretlere çok daha iyi tepki verseler de yeni doğmuş insan yavrusu bu işaretleri tanımakta çok daha becerikli. Gözlerinin önünden bir parmak geçtiğinde örneğin daha ustaca bir tepki veriyorlar.

Bu da görsel sistemlerinin doğumdan önce açık ve hazır olduğunu ortaya koyuyor.

Crair bunu şu cümle ile açıklıyor: "Bu beyin devreleri doğumda kendiliğinden örgütlenmişler ve bazı erken eğitim de çoktan gerçekleşmiş. Yani birazdan göreceğiniz bir şeyi daha gözlerinizi açmadan rüyanızda görmek gibi bir şey."