AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin Açıklaması

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Başkanlık sistemi için kararı ben verecek değilim. Bunun kararını Recep Tayyip Erdoğan da, Ahmet Davutoğlu da vermeyecek. Bunun kararını verecek olan millettir" dedi.

Şahin, partisinin Karabük Beşbinevler Mahallesi seçim bürosunun açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'de ilk defa Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçildiğini hatırlattı.

Halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'nin seçtiği cumhurbaşkanlarından farklı olduğu ve Türkiye'nin her sorunuyla ilgilenmek durumunda bulunduğunun altını çizen Şahin, bunu sağlayabilmesinin tek yolunun da başkanlık sistemi olduğunu söyledi.

Başkanlık sisteminin tanımlanmasının iki temel seçeneği olduğuna değinen Şahin, bunlardan birisinin Amerika'da uygulanan model olduğunu ifade etti.

Şahin, şunları kaydetti:

"Cumhurbaşkanlığı ve başbakanlığın aynı şahısta toplanması. Bu iki görevi aynı şahıs yapıyor ve hükümeti 5 yıl süreyle kuruyor. Çünkü halk tarafından yüzde 51 ile seçilmiş bir kişi. Meclisten güven oyu almasına bile gerek kalmıyor. Millet zaten yüzde 51 ile güven oyunu vermiş. Milletten bu güven oyunu alan kişi 5 yıl boyunca bu ülkeyi yönetmelidir."

"En güçlü parlamento modeli başkanlık sisteminde"

Bu modeli uygulayan ülkelerde sorunların daha hızlı çözüldüğüne dikkati çeken Şahin, şöyle devam etti:

"İstikrar içinde daha hızlı hareket ediliyor. 'Parlamento olmaz' deniyor. En güçlü parlamento modeli başkanlık sisteminde. Başkanlık sistemine geçince artık baraj kalmayacak. Her siyasi düşünce parlamentoda temsil edilmiş olacak. Başkanlık sistemine geçildiğinde seçim barajları olmaz. Yönetimi denetleyen, kanunları çıkartan güçlü bir parlamento. Başkanlık sistemi için kararı ben verecek değilim. Bunun kararını Recep Tayyip Erdoğan da, Ahmet Davutoğlu da vermeyecek. Bunun kararını verecek olan millettir."

Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AK Parti 7 Haziran seçimlerinde tek başına Anayasa'yı değiştirecek bir sayıyla parlamentoya girerse ilk yapacağı işlerden birisi 'daha demokratik, özgürlükçü ve Türkiye'nin çağdaş uygarlığı yakalayacak yeni bir Anayasa'yı milletin önüne koymak' olacak. Bu yeni Anayasa aynı zamanda içinde başkanlık sistemini de barındırmalıdır. Bu seçim sonuçları sadece iktidarın belirleneceği seçim sonuçları değil. Aynı zamanda Türkiye için dönüm noktası olacak, böyle bir sonuca gebe olan bir seçimdir."

Şahin, 2002 yılından bu güne Türkiye'yi tek başına yöneten bir siyasi parti olduklarını anımsatarak, "Şimdi diyeceksiniz ki 'istikrar var Türkiye'de. Neden başkanlık sistemine geçelim.' Biz Türkiye'nin geleceğini de düşünmek zorundayız. Seçilen başkanın 5 yıl boyunca ülkeyi yöneteceği, beğenilmezse millet tarafından bir daha seçilmeyeceği bir sistemi getirmek zorundayız" şeklinde sözlerini tamamladı.