Atlara Adanmış Yaşam

Efsun Yılmaz - Türk atçılığının en önemli yarışı olan Gazi Koşusu'nu jokey olarak iki kez kazanma başarısı gösteren 65 yaşındaki Kadir Altınöz, jokeyliği tam olarak bırakmadığını, bir kaç ay içeresinde kendi atlarına binmeyi planladığını söyledi.

Altınöz, İzmir Şirinyer Hipodromu'nda, AA muhabirine atlara olan tutkusunu anlattı.

Hipodromlarda heyecanla izlenen yaklaşık 1 dakikalık yarışların arkasında aylar, yıllar süren çalışma ve atlara adanmış yaşamların söz konusu olduğunu ifade eden Altınöz, hipodrom çevresinde sıra sıra dizilmiş ahırların bir kısmında atların, atların yan komşusu olarak da seyislerin kaldığına işaret etti.

Altınöz, kendisinin de 50 yıldır atlara tutkuyla bağlı olduğunu dile getirerek, "Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Gazi Koşusu hepsini kazandım. 50 yıldır onlarla ilgileniyorum. 50 yıldır atlar için çalıştık, onlar bizim için çalıştı. Şimdi sabah idmanlarına bile geliyorum. Jokeyliği tam olarak bırakmadım. Nasip olursa ilkbahara doğru kendi atlarıma binmeye niyetim var. Havalar ısınırsa birkaç yarış bineceğim" dedi.

Hayatında her şeyden önce atların geldiğini belirten Altınöz, "Doğduğumdan beri at ekmeği yiyorum. Rahmetli babam, at çobanlığı yapardı. Çocukları da uzaklaştıramadım. Hayata bir daha gelsem yine aynı işi yaparım. Ünlü bir jokey,

'başbakan olmaktansa jokey olmayı tercih ederdim' demiş. Benim için de aynı şey geçerli" dedi.

-Oğlu da at antrenörlüğü yapıyor-

Kadir Altınöz'ün oğlu Kayhan Altınöz de at sevgisi ile büyüdüğünü, özendiği jokeyliğe ulaşamayınca, ahırlardan ve hipodromlardan kopamadığı için antrenör olduğunu söyledi.

Yarışların öncesinde büyük bir emeğin söz konusu olduğunu dile getiren Kadir Altınöz, şunları anlattı:

"Periyodik olarak her sabah idmanımız var hafta sonu ise galoplarımız var, yarışın mesafesine göre kondisyon kazanması için. İdmanlar kış aylarında hava aydınlanmadan başlıyor. Yarım saat gezintimiz var. Sahaya çıkıyoruz günlük programımızı yerine getiriyoruz. Seyis arkadaşımız terini kurutuyor. Gezintiden sonra tımarı yapılıyor ve vücut ısısı düştükten sonra da yemini veriyoruz."

Atların temel besininin ezme ve yulaf olduğunu, ek gıda olarak elma, havuç, pekmez verdiklerini söyleyen Kayhan Altınöz, "At sevgisi olmasa bu iş yapılmaz ama kendimizden önce onları düşünerek sabahın 5'inde geliyoruz. Her şey onlar için, kazanmak için" dedi.

Yayıncı: Şükran Yücel - İZMİR