Cem Evi'nde İftar Programı Düzenlendi

Cenaze töreni için Erzincan'a gelen Milli Savunma Eski Bakanı Vecdi Gönül, Erzincan Valisi Ali Arslantaş ile birlikte Muharrem Ayı dolayısıyla Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Cem Evinde düzenlenen iftar programına katıldılar.

Muharrem Ayı dolayısıyla Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Cumhuriyet Mahallesi Cem Evi'nde iftar ve cem töreni düzenlendi. Milli Savunma Eski Bakanı Vecdi Gönül, Erzincan Valisi Ali Arslantaş, Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy ve bazı kurum müdürleri 12 gün boyunca süren iftar yemeğinin son gününde vatandaşları yalnız bırakmadılar.

Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Erzincan Şube Başkanı Sadık Düzgün, "Muharrem ayı orucunun başta Hz. İmam Ali olmak üzere tüm on iki imamlara gösterilen sadakati davranışa dökmektir." Diyerek, Muharrem Orucunun son gününde kendilerini yalnız bırakmayan, Milli Savunma Eski Bakanı Vecdi Gönül'e, Erzincan Valisi Ali Arslantaş'a ve Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy'a teşekkür etti.

İftar programında konuşan Erzincan Valisi Ali Arslantaş, muharrem ayının önemine değinerek, tutulan oruçların kabul olması dileklerinde bulundu. Konuşmasını sürdüren Sayın Valimiz; "Muharrem ayının ülkemize, gönül coğrafyamıza hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Muharrem ayı içinde şehadet şerbetini içen Hz. Hüseyin ve Ehlibeyti rahmetle yad ediyorum. Bu ayda, Rabbim tuttuğunuz oruçları kabul eylesin. Bizleri Ramazan'dan sonra Muharrem ayma kavuşturan Rabbime hamdüsenalar olsun.

Hicri 61 yılının 10 Muharrem gününde, Kerbela'da tarihin gördüğü en acı katliamlardan biri yaşanmıştı. Hz. Peygamberimizin reyhan çiçeği, gözbebeği Hz. Hüseyin ve çoğu Ehlibeyt'ten 72 Müslüman kardeşimiz işkencelere maruz kaldı. Onları bu şekilde kaybetmenin acısını, üzüntüsünü, kederini bu topraklarda yaşayan her insanımız asırlardır yaşadı. Şimdi de Hz. Hüseyin'i ve Ehlibeyt'i yad etmek için bir aradayız. Acıları, kederleri, sevinçleri ve mutlulukları ortak olan bir medeniyetin mensuplarıyız. Kerbela'yı idrak etmek, gönüllerin Kerbela çölüne dönmesini engellemek hepimizin ortak gayesi olmalıdır. Medeniyet havzamızın omurga şehirlerinden biri olan Erzincan bu birlikteliğin ve kardeşlik ortamının tesis edildiği güzide şehirlerimizden biridir. Asırlardır, bu topraklarda Alevisi, Sunnisi birbirini kırmadan, ayrılık tohumları ekmeden yaşamayı başarmıştır. Bizler de bu sevgi ve muhabbet ortamının bozulmaması için elimizden geleni yapmalıyız. Özellikle son aylarda ülkemizi bölmek isteyen şer güçlerine karşı el ele omuz omuza kardeşlik türküleri söylemeliyiz. Bugün bize düşen, bu kardeşlik ortamının tesisi için bizi ötekileştirmek ve ayrıştırmak isteyenlere inat bir araya gelmek; ülkemizin her alanda büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunmaktır.

Bu toprakların bağımsızlığı için hepimiz büyük bedeller ödedik. Onun için karanlık odaklara fırsat vermeyeceğiz. Terörün kaynağını birlikte kurutacağız. Terörün öncelikli hedefi birliğimizi bozmaktır. Devletimiz ve aziz milletimiz bu topraklarda sinsi planlar yapılmasına müsaade etmeyecektir. Şu an çevremiz adeta bir ateş çemberine döndü. Her yerde özellikle Müslüman kardeşlerimiz savaşın o acımasız yüzüyle karşı karşıya. Ülkemiz, elinden geldiğince mazluma, yetime şefkat elini uzatıyor. Türkiye birçok mazlum halkın tek umudu, tek sığmağı durumunda. Sorumluluğumuz bu nedenle çok büyük. Bizler zor zamanlarda bile elif gibi dik durmayı bildik. İşte bu yüzden istiklalimizi koruyoruz. İstikbalimizi de hızla inşa ediyoruz. Bu topraklarda tekrar Kerbela olayının yaşanmaması için, kardeş kanının dökülmemesi için azami gayret göstereceğiz. Milletler umutlarıyla hayalleriyle var olur. Kadim medeniyetimizin varlık sebebi de her zorluğun üstesinden gelecek gücü ve dirayeti göstermiş olmasıdır. Nasıl ki her kışın sonu bahar ise her zorluğun sonu da kolaylıktır. Farklı renklerin, kültürlerin asırlarca aynı çınarın altında huzur ve güven içinde yaşadığı bu coğrafyada sevgi ve barış iklimini birlikte koruyacağız. Günümüzde üzülerek şahit oluyoruz ki bu coğrafyada her gün yeni Kerbalalar yaşanıyor. Ne yazık ki Halep'te, Gazze'de Suriye'de Müslüman kardeşlerimiz şehit oluyor. Zulme, zalime ve haksızlığa karşı durmanın sembolü olan Hz. Hüseyin'i doğru anladığımız zaman, bu savaşlar nihayete erecektir. Artık kıyama kalkıp kendimize gelmeliyiz. Bugün biz mezhepsel ayrılıklar üzerinde durmaksızın milletimizin yüzyıllardır var olan birliğini ve kardeşliği korumak için azami gayret göstermeliyiz. Yeniden Kerbelaların yaşanmaması için geçmişten ders alıp geleceğimizi sevgi ve muhabbet iklimine taşımalıyız.

Bizler, Erzincan Valiliği olarak bu anlayışla vatandaşımıza ayrım yapmadan hizmet ediyoruz. Valiliğimizin de, gönlümüzün de tüm canlara her zaman açık olduğunu bir kez daha ifade etmek isterim. Devletimiz dil, din, ırk ve mezhep ayrımı yapmaksızın tüm vatandaşlarımıza hizmet etmektedir. Bundan sonra da aynı hassasiyetle çalışmaların devam edeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Bir kez daha başta Hz. Hüseyin olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Rabbim birliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin. Sizleri sevgiyle saygıyla muhabbetle selamlıyorum." dedi

Ardından konuşan Milli Savunma Eski Bakanı Vecdi Gönül, tutulan oruçların kabul olması dileklerinde bulunarak, Erzincan'da olmaktan, bu iftar programına katılmaktan mutluluk duyduğunu dile getirdi. - ERZİNCAN