Adana Barosu Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, Adana Adliyesi ek hizmet binalarına 5 yıllık süre için 24 milyon TL kira bedeli ödendiğini söyledi.
Çıtırık, 2013-2014 adli yıl açılışı dolayısı ile Mahmut Esat Bozkurt Salonu'nda düzenlenen toplantıda konuşan Çıtırık, toplumlarda devlete duyulan ihtiyacın, adalete olan ihtiyaca bağlı olarak geliştiğini ifade ederek, "Adalet, toplumsal ihtiyaç olarak devletin varlık sebebini oluştururken, bir vicdani güç olarak da; meşruiyetinin kurucu unsuru ve sınırlarının belirleyicisi olmuştur" dedi.
Adana Adliyesi'nin yetersizliğinin sadece Adana Barosu'nun sorunu olmadığını bu sorunun başta siyasi iktidarın ve milletvekillerinin sorunu olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
"Biz, Adana Barosu olarak, üzerimize düşenleri yerine getirdik. Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e, bakanlığın en üst düzey bürokratlarına, siyasi iktidar partisinin temsilcisi Adana milletvekillerine Adana Adliyesi'nin yetersizliğini gösteren birer DVD gönderdik. Kendilerine bire- bir adliyenin yetersizliğini ve sıkışıklığını anlattık. Adalet Bakanı yanlış diyorsam beni düzeltsin, ek hizmet binalarına 5 yıllık süre için 24 milyon TL kira bedeli ödenmiştir. Bu binaların mefruşatı, teknolojik donanımları için yapılan harcamalar ve diğer masraflar da eklendiğinde, bu meblağ ile 40-45 bin metrekarelik binanın altyapı ve istihdamı yapılmıştı. Adana'nın hukukçu milletvekillerinin dönüp dolaşıp gelecekleri yer yine Adana'dır. Adana'ya döndüklerinde yüzlerimize bakabilecek yüzleri olmalıdır. Kanayan bir yara haline gelmiş bu sorun için enerji ve iradelerini ortaya koymalıdırlar. 3 yıldır temelinin atılamaması, bu soruna yeterince sahip çıkılmaması, çözüm için kararlılık ve samimiyet gösteremeyenleri protesto ediyoruz. 5. Adliye binası da yapılmaktadır. Bir çok il adliye sorununu çözüme kavuşturmuşken, Türkiye'nin 6. büyük barosu olan Adana'nın avukatlarının, bölünen ve taşınan adalet sistemi ile oradan oraya koşturmakta ve yaşadığı sorunlar katlanarak büyümektedir. Hakim ve savcılar da biz de bu durumdan şikayetçi olsak da empati ile birbirimize yaklaşmalıyız. Adliye binası için bir an önce gerekli adımları atın. Bu konuda da yakın zamanda tekrar girişimlerde bulunacağımızı belirtmek istiyorum."
"YARGININ SORUNLARI ARTIYOR"
Yargının içerisinde bulunduğu sorunların her geçen gün alabildiğine arttığını gözlemlediklerini söyleyen Çıtırık, "Hakim-savcı açığından, adliye binalarının yetersizliğine, mahkemelerin iş yüküne, ağır aksak bir şekilde işleyen yargının verdiği kararlar toplumsal vicdanı rahatsız etmektedir. Giderilemeyen altyapı eksikliklerine, 'adalet' gibi kutsal bir kavrama hizmet eden yargının, yeni yasalarla birlikte yurttaşın hak arayışının ve adalete erişiminin paralı hale getirilmesi sonucunda içinden çıkılmaz bir hale dönüşmüştür. Gerekli altyapısal çalışmalar yapılmaksızın açıklanan yargı paketleriyle, eşitler arasında önde gelmesi gereken yargı, maalesef hak ettiği yerde bulunmamaktadır" diye konuştu.
Yargı bağımsızlığı sorununun, özellikle 2010 Referandumundan sonra daha da önem kazandığını belirten Çıtırık, adli ve idari yargıdan sonra yüksek yargının da vesayet altına girerek, iktidara bağlı bir yapıya dönüştürüldüğünü ileri sürdü. Çıtırık, şöyle devam etti:
"Ülkemizde yargı, rejimi dönüştürebilmenin ve siyasi iktidar mücadelesinin aracı haline getirilmiş, topluma yargı üzerinden mesaj verilmeye devam etmektedir. Yargının görevi ve yetkisi; Anayasanın 9. Maddesi gereği, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır. Yargının iktidar mücadelesinin aracı olma gibi bir görevi yoktur. HSYK, bizzat Adalet Bakanlığı'nın bürokratlarının da üye olduğu ve yine söz konusu bakanlığın dairelerinden biri gibi iş gören, bağlı bir kurum haline gelmiştir. Yargı organları; kendilerini ağır-bürokratik hantal anlayıştan kurtarmalı, sistemi ve devleti koruma refleksleriyle hareket etmekten vazgeçmelidir. Anayasal sistemimizde eşitler arasında önde gelen yargı mensuplarının, devlet memuru anlayışı içinde olmamalarını, yargının önceliği; yasaları hızlı-tarafsız biçimde uygulamak, insan hak ve özgürlüklerini korumak olmalıdır. Yıllarca süren davalar, ağır aksak işleyen bir yargı sistemi tükenmişliği ifade etmektedir. Siyasi iktidara düşen, kendi yargı sistemini oluşturmak, yargı düzenini etki altına almak değil, toplum vicdanını kanatan, sisteme olan güveni erozyona uğratan ve tamamen bitiren sorunları çözmek, gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını sağlamak, yeterli kadro, fiziki ve teknik olanakları sunmak olmalıdır." - ADANA
Son Dakika › Yerel › Çıtırık: 'Adana Adliyesi Ek Binalarına 24 Milyon TL Kira Ödendi' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?