Karadeniz Arkeolojisini Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Esra Keskin;

Çorum Hitit Üniversitesi Karadeniz Arkeolojisini Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Esra Keskin, "Dünya üzerinde yaşayan tüm kadınların özlem duydukları huzurlu bir yaşam ve fırsat eşitliği konusunda daha iyi geleceğe sahip olabilmeleri için kadın lehine yapıcı düzenlemelerin gün geçtikçe artıyor olması memnuniyet verici" dedi.

8 Mart Dünya Kadınlar Gününü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Karadeniz Arkeolojisini Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Esra Keskin, kadının, mitolojide doğurganlığı nedeniyle tüm canlıları besleyen, hayat veren "toprağa" benzetildiğini söyledi.

Anadolu'da insanlığın tarih öncesi çağlarında arkeolojik buluntuların ışığı altında anaerkil bir düzenin hüküm sürdüğünü hatırlatan Keskin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi; "Neolitik dönemde (M. Ö. 10.000) Çatalhöyük ve Hacılar'da ele geçen ana tanrıça kadın heykelcikleri "besleyen, her şeye hakim, yaşam ve ölüm üzerinde egemen, bütün yaratıkların koruyuculuğunu" sembolize eder. M.Ö. 4 bin yılın sonlarında köyler yerine büyük kentlerin kurulduğu, siyasal ve toplumsal örgütlenmenin geliştiği görülmektedir. Erkeğin fiziksel gücünün toplumsal varlığın sürdürülmesinde temel gereksinimlerden birisi olduğunun kabul edilmesiyle doğal olarak kültürel değerlerin değişmesine neden olur. Fiziksel gücün toplumdaki değeri artar. Kamusal alanda erkekler kadınların ellerinde bulundurduğu ruhsal ve dünyevi güce egemen olurlar. Kas gücü gerektiren gelişmeler yoğunlaştıkça ağır tarım işleri ve birçok toplumsal görev erkek işi haline gelir ve böylece aile yapısında erkek lehine yavaş yavaş değişme olur. M. Ö. 2000 yıllarında Anadolu'da kadının gücünün giderek kaybolduğu ve "babaerkil" olarak tanımlanan düzenin geliştiğini söyleyen Keskin, bu düzenin kuşaklar boyu devam ettiği günümüzde de görülmektedir" dedi. - ÇORUM