Mersin'deki Paralel Yapı Davası

Yasa dışı dinlemelerle ilgili Mersin Emniyet Müdürlüğündeki paralel yapı iddialarına yönelik soruşturma kapsamında 16'sı meslekten ihraç edilen, 25 emniyet mensubunun yargılandığı davanın ilk duruşması yapıldı.

Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, aralarında eski İstihbarat Şube Müdürü Ali İhsan Kaya'nın da bulunduğu tutuksuz yargılanan 25 sanık, müştekiler ve tarafların avukatları hazır bulundu. Davanın ilk duruşmasında Kaya'nın da aralarında olduğu 9 sanığın ifadesi alındı.

Kaya, savunmasında, yapılan istihbarat çalışmalarının hakim kararıyla gerçekleştiğini ve herhangi bir usulsüzlüğün söz konusu olmadığını iddia etti.

Dinlemelerin adli ve istihbari olduğunu, yasaya uygun yapıldığını ileri süren Kaya, "5397 sayılı kanundaki usule göre dinleme yapılmakta. Bu nedenle ceza usul hükümleri burada uygulanmaz, herkes dinlenebilir, dinlenen kişilerin sanık ya da müşteki sıfatları yoktur. Suçun işlenmesinin önlenmesi amaçlandığı için de dinlenecek kişilerle ilgili herhangi bir sınırlama ve kısıtlama bulunmuyor" dedi.

Kaya, dinlemelerde iftira, özel hayatın gizliliğini ihlal etme ve kişisel verileri kaydetme gibi unsurların bulunmadığını savunarak, dinleme kayıtlarının daha sonra imha edildiğini söyledi.

Emniyet müdürü rütbesindeki iki kişinin de kısa süreliğine dinlendiğini belirten Kaya, "Kanun gereğince dinlenecek kişinin makamının ve sosyal durumunun herhangi bir önemi yoktur ancak dinleme kararı alınan şahsın dışında başka bir şahıs tarafından vali, emniyet müdürü gibi belli makamlardaki kişiler tarafından görüşme yapıldığının tespiti halinde herhangi bir suç unsuru yoksa dinleme sonlandırılır. Usullere göre gerektiğinde bilgi verilmektedir" diye konuştu.

Kaya, kayıtların genel olarak İstibarat Dairesi Başkanlığınca toplanan bilgiler doğrultusunda yapıldığını iddia ederek, şunları söyledi:

"Aynı zamanda il bazında yetki verilen kişiler tarafından belli konularda giriş de yapılabilir. Hakkında ihbar yapılan kişiyle diğer şahıslar arasındaki ya da örgütler arasındaki irtibat, HTS kayıtları, internet üzerindeki görüşmeler, Facebook, mesajlaşma, daha önceden yapıldıysa mahkeme kararları doğrultusunda fiziki takip tutanakları, görüntü kayıtları kontrol ederek yapılır. Bu anlamda yapılan dinlemeler çok sıkı bir denetime tabidir. Herhangi bir usulsüzlük söz konusu değildir."

Yapılan çalışmalarla ilgili mahkemeler tarafından bilgi istendiğinde kısa ve öz notlar hazırlandığını ifade eden Kaya, şöyle devam etti:

"Hatta bir defasında terör kısmında çalışan polislerin halı saha maçı yaptıkları ve bu konuda terör örgütlerinin bilgisi olduğuna ilişkin bilgiler alınmasının ardından, kendi büromuzda çalışan polislerin halı saha maçı yaptıklarının anlaşılması üzerine aynı nedenle istihbari çalışma yapılmış olup, sonuçta görevli memurlardan birinin bir yakını aracılığıyla bilginin kast olmadan sızdırıldığını ve bu durumun terör örgütünce öğrenildiğini anladık. Gerekli önlemleri aldık. Biz bilginin teyidi için çalışırız."

Sanıklardan Ali Yıldırım, ayrıntılı savunma hazırlamak üzere ek süre isterken, diğer 8 sanık ise üzerlerine atılı suçları reddetti.

Mahkeme heyeti, diğer sanıkların ifadelerinin yarın alınmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

İddianamede sanıklar hakkında, "Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetmek, iftira, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" suçlarından 3 ile 10 yıl hapis cezası istenmişti.