Yetkisiz Mahkemeden Tahliye Kararı

Düzce Barosu Başkanı Ali Dilber, "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verilen ve İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliğince "yok hükmünde" sayılan tahliye kararlarına ilişkin, "Bir Asliye Ceza Mahkemesinin, soruşturma aşamasında herhangi bir dosyayı ele alıp karar vermesi hukuki olmamıştır" dedi.

Dilber, AA muhabirine yaptığı açıklamada, soruşturma aşamasındaki her türlü tutuklu işlerin veya tahliye kararlarının Sulh Ceza Hakimlikleri tarafından yürütüldüğünü anımsatarak, "İster reddi hakim yapın, ister reddi hakim yapmayın, soruşturma aşamasındaki bir evrakla ilgili kesinlikle herhangi bir Sulh Ceza Hakimliğinin karar vermesi gerektiği düşüncesindeyim. Burada Asliye Ceza Mahkemesinin, bakın biri hakimlik biri mahkemesi, tahliye kararı vermesi hukuka uygun düşmemiştir" ifadesini kullandı.

Tahliye kararlarının İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından cumartesi günü verilmesinin kafalarda soru işareti oluşturduğunu dile getiren Dilber, şunları söyledi:

"Yasada, 'hepsi birden reddedilmez' diye de yazmıyor. Uygulama bütünlüğüne baktığımızda, bir Sulh Ceza Hakimliğinin tarafsız olamayacağı düşüncesindeyseniz, Asliye Ceza Mahkemesine itirazını yaparsınız, ikinci sulh ceza mahkemesi bakar. Ona da itiraz ederseniz üçüncü bakar. Üçüncüye de itiraz ederseniz dördüncü bakar. Bir Asliye Ceza Mahkemesinin soruşturma aşamasında herhangi bir dosyayı ele alıp, karar vermesi hukuki olmamıştır."

Kastamonu Barosu Başkanı Mehmet Çiftci ise Türkiye'de son günlerde hukuksal konularla ilgili ciddi gelişmelerin yaşandığını ifade etti.

"Hukuk, oyuncak değildir. Hiç kimsenin, hiçbir tarafın oyuncağı olmamalı" diyen Çiftci, "Hakimler, Savcılar Kanunu'na göre, bu görevlendirmeyi Adalet Komisyonu'nun yapması lazım. Dolayısıyla 29. Asliye Ceza Mahkemesinin nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesini görevlendirme şeklindeki kararının doğru olmadığı kanaatindeyim" diye konuştu.