ABD'de Kuvvetler Ayrılığı İlkesi Nasıl İşliyor? - Son Dakika
Dünya
BBC

ABD'de Kuvvetler Ayrılığı İlkesi Nasıl İşliyor?

ABD\'de Kuvvetler Ayrılığı İlkesi Nasıl İşliyor?

Ülkede yürütmenin başındaki Başkan Donald Trump ile bir federal yargıç arasındaki gerilim, ABD'deki başkanlık sisteminde kuvvetler ayrılığı ilkesinin önemini gösteriyor.

07.02.2017 13:06
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ABD'de yargıç James Louis Robart, Başkan Donald Trump'ın nüfusunun çoğu Müslüman yedi ülkeye getirdiği seyahat yasağını durdurdu. Robart, Trump'ın kararlarının yasalara uygun olduğundan emin olmak istediğini söyledi.

Donald Trump ise ülkesini "terörden korumak istediğini" ama sözde yargıcın" bunu çok zorlaştırdığını belirtti.

Bu durumda teoride birbiriyle eşit olan devletin iki gücü, yani yürütme ve yargı, birbiriyle karşı karşıya gelerek bir siyasi krize yol açabilir. Ancak öyle olmuyor.

Tehlike nerede?

ABD'nin yönetiminde kuvvetler ayrılığı ilkesi kritik öneme sahip.

Ülkenin anayasası kıymetli bir denge ve denetleme mekanizmasıyla yasama, yürütme ve yargının birbiri üzerinde dengeli bir otorite sahibi olmasını sağlıyor.

Federal hükümetin kuvvetleri üçe ayrılıyor:

Yürütme, Başkan ve kabinesinden oluşuyor.

Yasamayı Kongre, yani Temsilciler Meclisi ve Senato oluşturuyor.

Ve üçüncü kuvvet olarak da yargı bulunuyor.

Bu model genellikle iyi bir şekilde işliyor ve üç kuvvet de birbiriyle uyumlu çalışıyor.

Fakat Başkan'ın diğer kuvvetlerden biriyle çatışmaya girdiği durumlarda bir siyasi çıkmaz yaşanmasından endişeleniliyor.

Özellikle Donald Trump'ın yargıcın yetkisini sorgulamasından sonra bu durumunun çözülemeyen bir anayasa krizine dönüşmesi ihtimali bulunuyor.

Demokrat Parti'den, Senato Yargı Komisyonu üyesi Patrick Leahy, "Başkan'ın hukukun üstünlüğüne olan düşmanlığı yalnızca utanç verici değil, aynı zamanda da tehlikeli" diyor ve ekliyor:

"Niyeti bir anayasa krizi tetiklemek gibi duruyor".

Bir yargıç, Başkan'a denk olabilir mi?

Başkan Donald Trump'ın seyahat yasağını iptal eden yargıç gibi ABD'de 700 civarında federal yargıç bulunuyor.

Eyalet yargıçlarının aksine, bu yargıçlar Yüksek Mahkeme ve Temyiz Mahkemesi ile birlikte federal yargı sisteminin bir parçası.

94 ayrı Federal Bölge Mahkemesi'nde görev yapan bu yargıçlar ABD yasalarının, uluslararası anlaşmaların ve kamu görevlilerinin eylemlerinin değerlendirmelerini yapıyor.

Bu yargıçların yetkileri ise Yüksek Mahkeme'den geliyor.

Fakat yargıçların bu konularda yorum yapması için önce birilerinin bunu talep etmesi, yani bir uygulamaya karşı dava açması gerekiyor.

Yasama ve yürütme kuvvetleri yasa yapıp yasaların işlemesini sağlarken yargı, yalnızca bir anlaşmazlık olduğunda devreye giriyor.

Buradaki olay da bu - başkanlık kararnamesi yasayla aynı güce sahiptir, tıpkı diğer yasalar gibi denetlenir ve iptal edilebilir.

Mahkemeler bu yetkilerini daha önce defalarca kullandı.

Barack Obama da 2015'te belgesiz göçmenler lehine bir başkanlık kararnamesi çıkarmak istediğinde aynı engelle karşılaşmıştı. George W. Bush ise Guantanamo'daki tutuklularla ilgili kararnamesinde aynı sorunu yaşamıştı.

Trump neden bu yargıçları görevden almıyor?

ABD'de federal yargıçların göreve başlaması başkanın ataması ve Senato'nun onayıyla gerçekleşir.

Örneğin Donald Trump'ın Twitter'da "sözde yargıç" dediği yargıç James Robart, 2004 yılında George W. Bush tarafından göreve atanmıştı.

Fakat Trump'ın yargıçları görevden alma yetkisi yok.

Çünkü ABD'nin kurucuları, yargıyı dış etkilerden korumak için başkanlara böyle bir yetki vermedi.

Bir federal yargıcı yalnızca Kongre görevden alabilir. Bunun için hem Temsilciler Meclisi'nin hem de Senato'nun onayı gerekiyor.

ABD'de bir federal yargıcı görevden almak ile bir başkanı görevden almak aynı şekilde gerçekleşiyor.

Yargıçlara yönelik bu koruma çok net.

ABD'nin yüzlerce yıllık tarihinde yalnızca 8 federal yargıç bu şekilde görevden alındı.

Bu yüzden federal yargıçlar istedikleri sürece görev yapar, görevleri genellikle emekli olmak istediklerinde veya öldüklerinde sonlanır.

Yani şu anda ABD'deki üç ana kuvvetten ikisi birbiriyle çatışma içinde ve ikisinin de birbirini görevden alma yetkisi yok.

Peki ya Yüksek Mahkeme?

Yüksek Mahkeme, adının da ima ettiği üzere, yargı alanındaki en yüksek otoritedir.

Bu vakada da hükümetin Federal Yargıç Robart'ın verdiği kararı Yüksek Mahkeme'de temyiz etme seçeneği bulunuyor.

Fakat tüm diğer mahkemeler gibi Yüksek Mahkeme de dış etkilerden korunuyor.

Dokuz sandalyeli mahkemede şu anda sekiz yargıç bulunuyor.

Bunların dördü bir Cumhuriyetçi başkan, dördü de bir Demokrat başkan döneminde atandı.

Şu an boş duran sandalyede ise Donald Trump'ın atayacağı bir aday yer alacak. Bu durum mahkemedeki güç dengesini değiştirecek.

Diğer kuvvet olan yasamanın durumu nedir?

Kongre, Başkan ile yargı arasındaki çıkmazları çözebilecek yegane kuvvet konumunda.

Bunu başkanın kararnamesini iptal eden bir yasa çıkararak yapabileceği gibi başkanı veya yargıcı görevden alarak da yapabilir.

Kongre'de Başkan Donald Trump'ın adayı olduğu Cumhuriyetçi Parti'nin çoğunlukta olması, Trump'ın görevden alınması ihtimalini azaltıyor.

Öte yandan ABD'de yargının bağımsızlığı o kadar önemli ki, Kongre'nin başkanın yanında yer alarak yargıçlara saldırması sert bir hamle olur.

Yine de, üç kuvvetten ikisi birbiriyle çatışırken buna son verme görevi Kongre için kaçınılmaz olabilir - tabii Trump kararnamesini geri çekmezse...

Önceki başkanlar, yargıdan gelen bir itirazla karşılaştıklarında geri adım atarlardı.

Bu nedenle Trump'ın da kararnamesini geri çekmesi en sağduyulu hamle olacaktır.

Fakat Trump "Bir yargıcın ülkemizi böylesi bir tehlikeye atmasına inanamıyorum" diyerek şimdilik kararından dönme sinyali vermiyor.

Kaynak: BBC

Son Dakika Dünya ABD'de Kuvvetler Ayrılığı İlkesi Nasıl İşliyor? - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • İran devlet televizyonu: İsrail saldırısında İsfahan'daki nükleer tesisler zarar görmedi
    08:17 İran devlet televizyonu: İsrail saldırısında İsfahan'daki nükleer tesisler zarar görmedi

    İsrail günlerdir beklenen misilleme saldırısını gerçekleştirirken, İran'ın birçok nükleer tesisinin bulunduğu İsfahan eyaletini hedef aldı. 3 drone ile gerçekleştirilen saldırı dünyayı tedirgin ederken, İran devlet televizyonu nükleer tesislerde herhangi bir zarar meydana gelmediğini duyurdu.

  • İsrail İran'a Saldırı Düzenledi, İsfahan'daki Hava Üssü Hedef Alındı
    07:27 İsrail İran'a Saldırı Düzenledi, İsfahan'daki Hava Üssü Hedef Alındı

    İsrail, İran'ın nükleer tesislerinin de bulunduğu İsfahan kentindeki bir hava üssüne saldırı düzenledi. İran kaynakları, bölgede üç patlama sesi duyulduğunu ve İran hava savunmasının bazı insansız hava araçlarını vurduğunu aktardı. İran'ın geçtiğimiz hafta İsrail'e düzenlediği hava saldırısının ardından İsrail'in karşılık vermesi bekleniyordu.

  • İran'ın İsfahan şehrine İsrail füzesi düştü
    07:22 İran'ın İsfahan şehrine İsrail füzesi düştü

    İran medyasında yer alan haberlere göre, İsfahan şehir merkezinde patlama sesleri duyuldu; birçok şehirde de uçuşlar askıya alındı. İran, Cumartesi günü İsrail’e yönelik füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) bir saldırı gerçekleştirmişti. Füze ve İHA’ların neredeyse tamamı ABD, İngiltere ve diğer müttefiklerinin desteğiyle İsrail hava savunma sistemleri tarafından engellendi. Bu saldırı, 1 Nisan’da Suriye’nin başkenti Şam’daki İran Konsolosluğu’na yönelik İsrail saldırısına misilleme niteliğindeydi. Şam’daki İsrail saldırısında üst düzey İranlı komutanlar öldürüldü. İsfahan eyaleti büyük bir hava üssüne, önemli bir füze üretim ve birkaç nükleer tesise ev sahipliği yapıyor.

  • Tokat'ta depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
    07:18 Tokat'ta depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı

    Tokat'ta 5.6'lık depremin etkisi gün ağarınca ortaya çıktı. Adeta beşik gibi sallanan Sulusaray ilçesinde hasarın boyutu havadan alınan görüntülerle gözler önüne serildi. Görüntülerde çok sayıda binanın yıkıldığı, minarelerin düştüğü görülürken kentteki insanlar sabaha kadar korku dolu bir gece geçirdi.

  • İsrail'den İran'a misilleme saldırısı! İsfahan'ı hedef alan 3 drone imha edildi
    07:14 İsrail'den İran'a misilleme saldırısı! İsfahan'ı hedef alan 3 drone imha edildi

    İsrail, İran'ın 300'e yakın füze ve İHA ile düzenlediği "Gerçek Vaat" operasyonuna misilleme yaptı. İran Devlet Televizyonu hava savunma sistemlerinin devreye girdiğini ve İsfahan'ı hedef alan 3 dronenin havada imha edildiğini açıkladı. İran'da tüm uçuşlar askıya alınırken, yetkililer füze saldırısı olmadığını belirtip, "İsfahan'daki patlamalar hava savunma sistemimizden kaynaklı" ifadelerini kullandı.

  • İran Hava Kuvvetleri Üssü yakınında patlama sesleri duyuldu
    06:58 İran Hava Kuvvetleri Üssü yakınında patlama sesleri duyuldu

    İran'ın İsfahan eyaletinin kuzeydoğusunda bulunan İran Hava Kuvvetleri Üssü yakınında patlama sesleri duyulduğu bildirildi. Patlamanın kaynağı henüz açıklanmadı ve nedeni bilinmiyor.

  • İsrail'in Lübnan'a yönelik beyaz fosfor saldırıları: Siviller yaşadıklarını anlatıyor
    05:22 İsrail'in Lübnan'a yönelik beyaz fosfor saldırıları: Siviller yaşadıklarını anlatıyor

    İsrail 7 Ekim’den bu yana Lübnan’ın güney sınırında, Hizbullah hedeflerine karşı beyaz fosfor kullandığını kabul ediyor.

BBC

Advertisement