Hollanda'da Afganistan krizi: Dışişleri Bakanı Kaag'ın ardından Savunma Bakanı Bijleveld de istifa etti

Hollanda'da, Afganistan'daki büyükelçilik çalışanları ile diğer personelin tahliyesi konusunda yaşanan tartışma, geçici hükümetteki ikinci bakanın da istifa etmesine neden oldu.

Haklarında verilen gensoru önergesinin kabul edilmesinin ardından Perşembe günü istifasını açıklayan Dışişleri Bakanı Sigrid Kaag'ı, Cuma günü de Savunma Bakanı Ank Bijleveld izledi.

Bijleveld, mensubu olduğu Hıristiyan Demokrat Parti'nin (CDA) yetkili kurullarıyla yaptığı görüşmenin ardından istifa kararı aldı.

Hakkındaki gensoru önergesinin 72'ye karşı 78 oyla kabul edilmesinden sonra, önceliğinin halen Afganistan'da kalan personelin güvenliği olduğu gerekçesiyle istifa etmeyeceğini açıklayan Bijleveld, bir gün sonra bu kararından vazgeçti.

Ank Bijleveld, konumu ile ilgili tartışmalar nedeniyle bakanlık görevine devam edemeyeceğini açıkladı.

Bijleveld, Afganistan'da ön cephede yer alan kadın ve erkekler için, başladığı görevi bitirmek amacıyla ilk gün istifa etmediğini söyledi.

'Halkıma karşı sorumluluğumu artık iyi bir şekilde yerine getiremem'

Halen Afganistan'da bulunan ve kendilerine güvenen yerel tercümanları güvenli bir yere getirme görevini yerine getirmek için çaba harcadığını vurgulayan eski bakan, gensoru önergesinden sonra bunun artık mümkün olmadığını fark ettiğini söyledi.

Görevde kalmasının tartışma konusu olduğunu belirten Bijleveld, "Sonuç olarak, halkıma karşı sorumluluğumu artık iyi bir şekilde yerine getiremem" diye konuştu.

Ank Bijleveld'den boşalan Savunma Bakanlığı görevine, yeni hükümet kurulana kadar Güvenlik ve Adalet Bakanı Ferdinand Grapperhaus vekalet edecek.

Hollanda Temsilciler Meclisi'nde Perşembe günü gerçekleştirilen Afganistan konulu özel oturumda, hükümetin, Kabil'deki tahliyeler konusunda başarısız olduğu ve geç kaldığı savunuldu.

Hükümeti ağır dille eleştiren muhalefet partilerinin Dışişleri Bakanı Kaag ve Savunma Bakanı Bijleveld hakkında verdikleri gensoru önergesi, geçici hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Birlik Partisi'nin (CU) de desteğiyle kabul edildi.

Bunun üzerine Dışişler Bakanı Kaag, siyasi sorumluluğu kabul ettiğini belirterek, "Politikaları parlamento tarafından onaylanmayan bir bakan görevinde kalmamalıdır" diyerek istifasını açıklamıştı.