Rusya tahliyeye izin verdi! Mariupol'de sıkışan siviller için insani koridor!

Sözcü'de yer alan habere göre, Rusya'nın, Azovstal çelik fabrikasındaki sivillerin tahliyesi için tesis çevresinde insani koridorlar oluşturulacağı belirtildi. Bugün Moskova saatiyle 14.00'da başlayacak tahliyeler için bölgede ateşkes ilan edildiği, Rus ordusunun ve Donbas'taki ayrılıkçı güçlerin tahliyeleri yöneteceği ifade edildi.

Rusya için stratejik öneme sahip olan Mariupol'ün düşmesinin ardından Azovstal çelik fabrikasına sığınarak direnişi sürdüreceklerini belirtmiş ve Rusya'nın silah bırakma çağrısını reddetmişti.

Ukrayna Başbakan Yardımcısı İrina Vereşuk, dün Mariupol'den sivillerin tahliyesinin gerçekleştirilemediğini açıklamıştı.

MARIUPOL'DE NE OLMUŞTU?

Haftalarca saldırı altında kalan şehirdeki Azovstal Çelik Fabrikası'na 500 yaralı asker ve yüzlerce kadın ve çocukla birlikte sığındıklarını söyleyen Ukraynalı Komutan Volina, uluslararası yardım istemiş, teslim olmayacaklarını dile getirmişti. Ancak yüzde 90'ı yok olan şehir, Rusya'nın kontrolüne geçti.

Mariupol'den kaçanlar, sivilleri tahliye etmeden önce tutmak için Mariupol dışında kurulan ve Rusya'nın 'filtreleme kampı' adını verdiği bir merkezle ilgili deneyimlerini korku dolu ifadelerle anlattılar.

Şehirden kaçmaya çalıştıklarında, Mariupol'un kuzeybatısındaki Nikolske köyünde eski bir okulda kurulan bir Rus mülteci merkezine götürülen siviller, Mariupol neredeyse tamamen Rus kontrolü altında olduğunu ifade ettiler.

"KUŞATMA ALTINDA TOPLAMA KAMPI"

Bölgeden kaçan siviller parmak izlerinin alındığını, her yönden fotoğraflarının çekildiğini ve birkaç saat boyunca Rus güvenlik görevlileri tarafından sorguya çekildiklerini söylediler.

Rus güvenlik görevlilerinin, sorguları sırasında, gazeteciler veya hükümet ve askeri yetkililerle bağlantı için arayışıyla fotoğrafları, telefon görüşme kayıtlarını ve cihazlarındaki telefon numaralarını incelediklerini söyleyen savaş mağdurları, tüm dijital cihazlarından Ukrayna ile ilgili bilgileri sildiklerini dile getirdiler.

Bölgeden kaçan Olena da, BBC'ye yaptığı açıklamada "Yaşlılar şiltesiz, battaniyesiz koridorlarda yatıyordu. Binlerce insan için sadece bir tuvalet ve bir lavabo vardı. Dizanteri kısa sürede yayılmaya başladı. Yıkanmanın veya temizlenmenin yolu yoktu. Her yer pis kokuyordu. Oradaki ikinci günlerinde sabun ve dezenfektan bitmiş, kısa bir süre sonra tuvalet kağıdı ve hijyenik ped de kalmamıştı." ifadelerini kullanırken "İnsanların bu kadar hayvan olabileceğine inanamıyorum. İnsanlık yok, merhamet yok." diyerek kampın ne kadar korkunç bir yer olduğunu da söyledi.