Şanlıurfa'da 10 Binin Üzerinde Öğretmen Açığı Var

Milli Eğitim Bakanlığı'nın son yaptığı atamalara rağmen Urfa'daki öğretmen açığı 10 binin üzerinde. Doktorların kaçmak isteği şehirlerin başında gelen Urfa'da öğretmenler de kalmak istemiyor.

2013-2014 eğitim-öğretim günlerinin başlamasına sayılı günler kala Urfa'daki öğretmen açığı 10 binin üzerinde. Yapılan atamalara rağmen bu açığın kapatılamadığını kaydeden Şanlıurfa Milli Eğitim Müdürlüğü İnsan Kaynaklarından Sorumlu Şube Müdür Abdulkerim Yavuz, sorunu ücretli öğretmenlerle çözmeye çalışacaklarını söyledi. Daha fazla atama beklediklerini belirten Yavuz, "Urfa'da şu andaki toplam öğretmen normumuz 24 bin 684. Bu olması gereken öğretmen sayısı. Şu anda mevcut öğretmen sayımız ise 15 bin 996. Şu durumda 8 bin 688 öğretmen ihtiyacımız var. Bu en son özür durumu atamalarından önceki hali. Bu özür durum atamalarında da bin 567 bir defada, sonradan da 156 özür durumundan ikinci defa atamadan öğretmen gitmiştir. Eş durumu ve sağlık durumundan. Bu durumda bize gelen öğretmen sayısı ise 243. Bundan öncede il dışı atamalarda bin 86 öğretmen gitti, bu il dışı isteğe bağlı. 429 öğretmenimiz de geldi. Bu durumda oluşan öğretmen açığı 10 binin üzerinde. Sanırım 10 bin 19 gibi bir rakam. 10 binin üzerinde bir öğretmen açığımız var şu anda. Bu öğretmen açığına rağmen maalesef bize verilen öğretmen sayısı da 2 bin 851. 3 bin 400 diye bize söylendi. Şu anda yerleştirmeye baktık ki bu sayı 2 bin 851. Tabi bu derdimize derman olacak bir öğretmen sayısı değil" dedi.

ZORUNLU BÖLGE HİZMETİ

Gelen öğretmenlerin Urfa'da çok kalmadığını kaydeden Yavuz, bunun önüne geçmek için Urfa'nın zorunlu bölge hizmeti kapmasına alınması gerektiğini söyledi. Yavuz, "Urfa öyle bir yer ki öğretmenler geliyorlar, bir sene kalıyorlar. Bir seneden sonra gidiyorlar. Bu neden oluyor. Çünkü, Şanlıurfa zorunlu bölge hizmeti kapsamındaki bir il değil. Merkez de zorunlu bölge hizmeti kapsamında değil. Zaten hiçbir yer yok. İlçelerin bir kısmında ve köylerde var bu zorunlu bölge hizmeti. Mesela bu yıl giden öğretmenlerimizin yaklaşık yarısı İstanbul'a gitti. İstanbul zorunlu bölge. Bu seneki zorunlu tayin durumunda da bir yılını doldurmuş ve asaleti kalkmış bütün öğretmenlerimiz tayin isteyebilir denildi. Normalde il dışına öğretmenler üç yılda bir tayin istiyorlar. Fakat zorunlu bölge hizmeti olunca, bir yılla sınırlandırdılar. Önceki yıllarda daha çok okulumuz zorunlu bölge hizmeti kapsamında idi. İl merkezinde de köylerimizde de vardı. Ama bu sene çıkartıldı. Şimdi böyle bir sıkıntı var. Şubat ayında yapılan özür durumunda da 650 öğretmenimiz gitti. Yani Urfa bu bapta öğretmenlerin geçiş güzergahı gibi geliyorlar bir sene konaklıyorlar ve gidiyor. Maalesef şu anda 10 binin üzerinde bir öğretmen açığımız var. Bunları ücretli öğretmenlerle tamamlayacağız. Bunun için de mümkün olduğunca adil ve kalifiye öğretmen istihdam etme çalışmamız olacak. Öncelik sıralarımız olacak. KPSS puanı, branşına göre alınacak öğretmenler, sonra kendi alanından mezun olanlar sınıf öğretmeni mezunları, eğitim fakültesi mezunları bunlar bittikten fen edebiyat mezunları, formasyonu olanlar, daha sonra tarih edebiyat mezunları, bundan sonra dört yıllık fakülte mezunları, iki yıllık yüksekokul mezunları gibi kriterlere göre ücretli öğretmenlerimiz görevlendireceğiz" diye konuştu.

URFA CAZİBE MERKEZİ HALİNE GELMELİ

Urfa'da hızlı okullaşmaya paralel öğretmen ihtiyacının o yönde artmadığını ifade eden Yavuz, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu sene daha sonra açılacak okullar var. Tabi onlar daha bitmediği için. Onları dahil etmemişiz. Fakat bu sene, sene başında açılabilecek durumda olan bir kısım okullar mesela aralıkta açılacak okullar var, biz onları sene başında açılacak gibi kabul ediyoruz. Biraz daha işleri hızlandırıyoruz. Açılış onayı almış okullarımız var. Öğrencilerimizin kayıtlarını oraya alıyoruz. Öğrenci gönderecek yerimiz de yok. Bu yüzden açılış onayları gelmiş olan okullarımızın normları bunlara dahildir. Urfa'ya baktığımızda bu öğretmen sıkıntısı durmadan artıyor. Ben başladığım zaman 7 bin civarında bir öğretmen açığımız vardı. Sonra özür durumundan ikinci bir hak verildi. 650 öğretmenimiz daha gitti. Sonra il dışına bin 86 öğretmenimiz gitti. Özür durumundan yine bin 600'e yakın öğretmenimiz gitti. Çok hızlı bir sirkülasyon var. Buranın bir şekilde cazip hale getirilmesi lazım ki, öğretmenler gitmesin.

'ÖĞRETMENLER KAÇMAK İSTİYORLAR'

Urfa kiraların yüksek olduğu bir yer. Öğretmenler kaçmak istiyorlar. İkincisi Urfa zorunlu bölge kapsamında değil. En önemli sebeplerden bir tanesi bu. Öğretmen diyor ki; madem ben burada görev yapıyorum, zorunlu bölge de değil. Gideyim bir zorunlu hizmet bölgesinde zorunlu hizmetimi de tamamlayayım, zorunlu hizmetten de kurtulmuş olayım gibi bir düşünce var. Burası zorunlu hizmet kapsamına alınırsa eğer, diyelim ki Urfa merkez olursa 3 yıl olur. Gelen öğretmen 3 yıl burada kalmak zorunda olurdu. Mahrumiyete göre, 4, 5 ve 6 yıl görev yapma zorunluluğu var. Yerine göre tabi. Diyelim ki Harran'ın bir köyüne düştü. 5 yıldır zorunlu hizmeti. Bu durumda yine 3 yıl içerisinde Harran'a yakın kendi bölgesinde yer değiştirebiliyor ama; il dışına gidemiyor en azından. Böyle imkanlar oluyor. Zorunlu hizmete dahil olursa Urfa, bir nebze öğretmenler burada kalır. Öğretmenler burayı tercih de eder. Diyelim ki adam Kayserilidir zorunlu doğu hizmetini yapmak zorunda. Nereye gidecektir? İller arasında en cazip olanı belki Urfa olur. Çünkü terör sorunun yaşanmadığı bir il. Bu durumda pek tercih edilmiyor işin doğrusu."

EK ÜCRET YARDIMI

Urfa'yı öğretmenler için cazibe haline getirmek için ek ücret gibi yöntemlere başvurulabileceğini kaydeden Yavuz, yüksek kiraların da öğretmenlerin şehirden ayrılmak için nedenler arasında bulunduğunu söyledi. Yavuz, şöyle devam etti: "Sendikalar tarafından da konuşuldu, devlet planlama teşkilatı tarafından da bunlar konuşuldu. Bu bölgede çalışanlar için ek bir ücret ödenmesiyle ilgili. Daha önce olağanüstü hal olan bölgede böyle bir şey vardı. Böyle bir imkan verilebilirse, bildiğim kadarıyla Maliye Bakanlığı'na da sunuldu. Bütçe yetersizliğinden çok tasvip görmedi. Bu da burayı cazibe merkezi haline getirecek bir şeydir. Düşünün Karaköprü'de oturan bir öğretmen bin TL'ye yakın kira ödüyor. Tek maaşla çalışan bir öğretmen için oldukça zor bir külfet. Buna yol ücreti ve buna benzer şeyler de eklenince pek cazip gelmiyor. Kira yardımı gibi bir şey olabilir. Tabi bakanlığın çözebileceği bir şey. Fakat hali hazırda ilimizin durumu bu. Urfa'da okullaşma oranı artıyor. 260 okul yapım aşamasında. Bunların açıldığını düşünün. Fakat bu oranda öğretmenimiz artmıyor. Milli eğitim müdürümüz kontenjanlar açıklandığında gerek bakanlığa gerek diğer yerlere gerekli yazışmaları yaptı. Fakat onların da söylediği şu anda 40 bin öğretmen kadrosu verebiliyoruz. Bunun 81 ile böldüğünüzde her bir ile 5 yüz öğretmen düşüyor. Bizim size verdiğimiz ise 2 bin 851. Orana vurduğumuzda yüksek bir oran. İstanbul'dan sonra en fazla öğretmeni Urfa'ya vermişler. Açık fazla olduğu için kapanmıyor. Yani bakanlığın pozitif bir ayrımcılığı var Urfa'ya. Hem yatırım babında hem de öğretmen babında. Fakat giden fazla olunca, ihtiyaç fazla olunca açık kapanmıyor. Sıkıntı orada. Bu kadar açığın olduğu bir yerde akademik başarı beklemek zor. Şimdi bizim en iyi okullarımızda öğretmen açıklarımız var. Fen lisesinde var, sosyal bilimlerde var. Tüm okullarda öğretmen açığı ve ihtiyacımız var. Her okulumuzdan arıyorlar. Hocam siz bize kontenjan vermemişsiniz diye. Açık belli, delik büyük, yama küçük. Ne yapsanız kapanmıyor. Ancak ücretli öğretmen görevlendirebiliyoruz. Bunun için de en iyilerine öncelik vermeye çalışacağız."

(Kaynak: Gazeteİpekyol)