Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili gerekli önemleri almamış olsaydık ithalata olan bağımlılığımız 60 milyar dolar değil yaklaşık 80 milyar dolar civarında olurdu. Yaptıklarımızla birlikte bu rakamı daha da aşağı çekeceğiz" dedi.
Bakan Yıldız, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi'nin ocak ayı toplantısında yaptığı konuşmanın ardından İSO üyelerinin sorularını yanıtladı.
Enerji ve elektrik fiyatlarının genellikle pahalı olduğu yorumları üzerine Yıldız, elektriğin de doğalgazın da bir değeri olduğunu, Eurostat verilerine göre 28 Avrupa Birliği (AB) üyesi ülke arasında Türkiye'nin doğalgazı en ucuza alan ülke olmadığını ama en ucuza satan ülke olduğunu söyledi.
Türkiye'nin 17 Aralık'tan sonra elektriği tüm vergiler dahil en ucuz satan ülke haline geldiğini vurgulayan Yıldız, 17 Aralık'tan önce de 28 ülke arasında en ucuz satan üç ülke arasında bulunduğunu kaydetti.
Kendisinin de Bakan olarak elektriğin yarı fiyatında olmasından memnuniyet duyacağını ifade eden Yıldız, "Elektrik fiyatı bir paradoksu içerir; üreticilerin daima ucuz, tüketicilerin ise pahalı bulduğu bir kalemi üretme işidir. Enerjide her konuşulan kelimenin bir bedeli vardır. Almanya'da rüzgar çok iyi; ama bunun karşılığı 17 milyar avro sübvansiyondur. Güneşler de çok güzel yapılıyor, ama 30 milyar avro sübvansiyona mal olduğu söylendi. Biz bunun 10'da birini ayıramayız. Kendi ayakları üstünde duran bir sistem oturttuk. Bu modelin nasıl kurulduğunu anlatmak adına şu anda arkadaşlarımızı geçici görevle bazı ülkelerin başbakanlarına, bakanlarına danışman olarak gönderiyoruz" diye konuştu.
Bakan Yıldız, şu anda maliyetlere gelen artışları fiyatlara yansıtmadıklarını belirterek, "AB üyesi ülkelerde elektrikte kayıp kaçak oranı ortalama yüzde 10 düzeylerinde. Türkiye'de elektrikte doğuda üretip batıda tükettiğimiz bir yapı var var. Bu iletim hattı demek. İlettim hattı da kayıp demektir. Ama yüzde 10'un üzerindeki rakamlar haklı olarak şikayet etmemiz gereken oranlar" dedi.
Dicle ve Van dışarda tutulduğunda Türkiye'deki kayıp kaçak oranının yüzde 9,4 olduğuna işaret eden Yıldız, "Bu iki bölgemiz de ne yazık ki siyasi nedenlerle bu hale gelmiştir. Oradaki insanımız temizdir, dokusu sağlamdır ama o zaman PKK, 'Bunları ödemeyin' diyerek ödetmemiştir. Çözüm süreci bunlarla alakalı da çözümü beraberinde getirecektir" ifadelerini kullandı.
Enerjinin çok fazla kullanıldığı sektörlerde elektrik fiyatlarının ihracat yapılan ülkelere göre daha pahalı olmadığını dile getiren Yıldız, Türkiye'nin bu enerji fiyatlarıyla dünyada çok rahat rekabet edebilecek durumda bulunduğunu söyledi.
Almanya'da bir evin 120 tedarikçisi arasından elektriğini temin edebildiğine dikkati çeken Yıldız, Türkiye'nin de gittiği yerin bu nokta olduğunu, bunun da rekabetin artması anlamına geldiğini dile getirdi.
Şu anda en yerli kaynağın enerji verimliliği ve enerji tasarrufu olduğunu vurgulayan Yıldız, "2023 yılında bugüne göre her yıl 15 milyar dolarlık tasarruf edeceğimizi göreceksiniz" dedi.
"Her şeye itiraz var"
Yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin bir soru üzerine Yıldız, şunları kaydetti:
"2013 yılında Türkiye'de 7,5 milyar kilowatt/saat civarında rüzgardan elektrik elde edildi. Bunun karşılık geldiği cari fiyatlarla doğalgaz fiyatı 600 milyon dolardır. Yani biz rüzgarı kurmamış olsaydık, 2013'te doğalgaza 600 milyon daha fazla para ödeyecektik. HES'lerden elde ettiğimiz milyar dolarlar var. Bir nükleer santralin kurulmasıyla biz herhangi bir HES'i durdurmayacağız, doğalgaz santralini durduracağız. Karadeniz ve Akdeniz'de kurduğumuz nükleer santrallerin işletmeye geçmesiyle 7,2 milyar dolarlık daha az doğalgaz alacağız. 3 yılda 22 milyar dolar yapıyor. Nükleer santrali biz 22 milyar dolara kurduruyoruz."
Yerli kömürden elektrik üretiminde 5. bölge teşviklerinden yararlanıldığını aktaran Yıldız, "Bunlarla alakalı belki Anayasa değişikliğini gerektirecek kadar önemli bir husus daha var. 605 milyon avro harcadığı yatırımlarının fiili olarak yüzde 95'ini bitime aşamasına geldiği halde 4,5 yıl sonra yürütmeyi durdurma alıyor yatırımcı. Kusura bakmayın ama bu kadar ucuz olamaz bu iş. O yüzden bunlara süre koymayı düşünüyoruz. Adalet Bakanlığımızla konuştuk, bir kısmı kanun değişikliği bir kısmı anayasa değişikliği gerektiriyor. Biz yatırımcımızı korumak durumundayız. Çevreye rağmen değil çevreyle beraber yapacağız bu yatırımları ama her şeye itiraz var" diye konuştu.
"Kendi kaynaklarımızı değerlendirmemiz lazım"
Bakan Yıldız, Amerika'da elektriğin yüzde 46'sının kömürden elde edildiğini belirterek, "Niçin o elde ediyor da ben edemiyorum. O yüzden kendi kaynaklarımızı değerlendirmemiz lazım. Yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili gerekli önemleri almamış olsaydık ithalata olan bağımlılığımız 60 milyar dolar değil yaklaşık 80 milyar dolar civarında olurdu. Yaptıklarımızla birlikte bu rakamı daha da aşağı çekeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
Enerji verimliğinin sürekli gündemde tutulması gerektiğine inandıklarını aktaran Yıldız, enerji verimliğiyle ilgili kampanyaların artırılmasının şart olduğunu ifade etti.
Yıldız, 3. nükleer santralin yer tespitiyle ilgili çalışmaların başladığını anlatarak, "Bunu Japonlarla birlikte çalışıyoruz. Her türlü zemin etütlerini yapabiliyor olmamız lazım" dedi. - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › İso Meclis Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?