Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Dışarıda Ar-Ge ve tasarım yapılsın, biz burada montaj yaparız' mantığı doğru değil. Bu mantıkla kısa vadede belki para kazanılır ama orta vadede kırılganlık artar. Sadece montaj yaparsak, yarın şartlar değiştiğinde Allah korusun buraya yeni yatırım çekmek yeni fabrikalar açmak imkansız hale gelebilir" dedi.
Işık, Otomotiv Sanayii Derneği'nin (OSD) 40. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, OSD'nin, sadece 15 firmayı temsil etse de etkisi ve sanayi içindeki ağırlığı çok önemli olan bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirterek, Türkiye'de otomotiv sektöründe faaliyet gösteren firmaların böyle ortak bir çatı altında buluşmalarını ve birlikte hareket etmelerini çok önemsediklerini kaydetti.
OSD'nin Bakanlığın önemli çalışma partnerlerinden biri olduğunu ifade eden Işık, şunları söyledi:
"OSD, MARTEK bünyesinde de birlikte çalıştığımız önemli bir partnerimizdir. Otomotiv sektörü, tüm dünyada öne çıkan temel sektörlerden birisi. Bu sektörü, sadece kendisi için değil, çok geniş bir yan sanayi örgütlenmesi olduğu için de önemsiyoruz. Otomotiv sektörü, demir-çelik, petro-kimya, lastik, yazılım, elektronik gibi sektörlerle doğrudan ilişkili olan bir sektördür. Otomotiv Strateji Belgesini başarıyla uyguluyoruz. Bu yıl süresi bitecek belgenin revizyonuyla ilgili çalışmalara da başlayacağız. Revizyon sürecinde de katkı bekliyoruz. 2013 yılında dengeli bir dış ticaret yaptık. İhracatımız da ithalatımız da 17 milyar dolar civarında gerçekleşti. Biz 2023 yılında, toplam 500 milyar dolar ihracat hedefimiz içinde otomotiv sektörünün de 75 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmasını hedefliyoruz."
Işık, otomotiv sektörünün dünyanın en büyük yatırımlarının gerçekleştiği sektörlerden biri olduğunu anlatarak, "Sektörde, Ar-Ge ve üretim kapsamında 85 milyar avro yatırım harcaması gerçekleşiyor ve yatırım yapılan ülkelerde 433 milyar avronun üzerinde vergi geliri sağlanıyor. Eğer tüm otomotiv imalatçıları bir ülke olarak değerlendirilseydi bu ülke dünyanın en büyük 6. ekonomisi olacaktı" diye konuştu.
Geçen yıl Türkiye'nin toplam 1 milyon 166 bin motorlu karayolu taşıt üretimi ile dünyada 15'inci, Avrupa'da 5'inci sırada yer aldığını aktaran Işık, "Otomotiv sektörü, dünyada da ülkemizde en çok Ar-Ge harcaması yapan sektörlerin başında geliyor. Türkiye'de 154 Ar-Ge merkezimiz var ve 60 tanesi otomotiv sektöründen. Geçtiğimiz günlerde, Ar-Ge merkezleriyle ilgili önemli bir zirve yaptık, Ar-Ge merkezleri performans endeksinin 2012 sonuçlarını açıkladık. Endeks puanları kabul edilebilir düzeyde, ancak daha da iyileştirmemiz gerektiği de çok açık bir gerçek. Bu Ar-Ge merkezlerini daha fazla çıktı odaklı bir yapıya büründürmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
"Sigorta priminin yüzde 50'sini 2023 yılına kadar biz üstleneceğiz"
Işık, Ar-Ge merkezlerinde de çalışan sayısını minimum 50'den 30'a çektiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Burada üretilen ürünlerin yerli kullanımında önemli vergi muafiyetleri getirdik. Türkiye'de üretim yapan tüm şirketlerimizi yerli sayıyoruz. Kamu ihalelerinde önemli avantajlar getirdik. Ar-Ge merkezlerinde sigorta priminin iş veren payının süresini kanunumuz 5 yıl ile sınırlıyordu. Bu sürenin 5 yıl değil de daha fazla olması konusunda sektörümüzden gelen talebi değerlendirdik. Seçimden sonra inşallah bu süreyi 2023 yılına kadar uzatıyoruz. Yani Ar-Ge merkezlerinde çalışan personelden dolayı tahakkuk eden sigorta priminin iş veren payının yüzde 50'sini 2023 yılına kadar devlet olarak biz üstlenmeye devam edeceğiz. Dışarıda Ar-Ge ve tasarım yapılsın, biz burada montaj yaparız mantığı doğru değil. Bu mantıkla kısa vadede belki para kazanılır ama orta vadede kırılganlık artar. Ar-Ge ve tasarım süreçlerine dahil olursak, sektörün devleriyle daha stratejik ortaklıklar kurmamız mümkün olur. Sadece montaj yaparsak, yarın şartlar değiştiğinde, Allah korusun buraya yeni yatırım çekmek, yeni fabrikalar açmak imkansız hale gelebilir."
Otomotiv sektöründe, üretim merkezlerinin yer değiştirdiğine işaret eden Bakan Işık, "Detroit gibi bir şehir, iflas etti. Bu nedenle yan sanayicilerimizin de özellikle Çin, Güney Kore, Hindistan, Brezilya ve Meksika gibi ülkelerle ilişkilerini derinleştirmeleri gerekiyor. Önümüzdeki 10-15 yıl içinde, dünyadaki üretimin yarısını BRIC ülkelerinde yapılacağı tahmin ediliyor" diye konuştu.
"Yeni nesil, çevre dostu, hibrid, elektrikli araçlar konusunda atılım yapmalıyız"
Işık, küresel ısınma ile birlikte tüm dünyada çevresel faktörler konusundaki bilinç ve beklenti arttığını belirterek, "Buna bağlı olarak otomotiv sanayinde araç hafifletme, yeni malzemeler ve yeni teknolojiler konusunda çalışmalar da her geçen gün artıyor. 2020 yılına kadar, Avrupa'da her 5 araçtan 1 tanesinin elektrikli araç olacağı tahmin ediliyor. Özellikle yeni nesil, çevre dostu, hibrid, elektrikli araçlar konusunda atılım yapmalıyız" şeklinde konuştu.
Gelişmiş ekonomilerde tüketici tercihlerinin daha esnek hale geldiğini ifade eden Bakan Işık, sözlerine şöyle devam etti:
"Tercihler daha da bireyselleşiyor. Seri üretim mantığı yavaş yavaş gerileyecek gibi duruyor. Bütün bu yeni trendlere cevap vermenin yolu, ana ve yan sanayide Ar-Ge, tasarım ve inovasyon çalışmalarına yoğunlaşmaktan geçiyor. Otomotiv teknolojisinde ortaya çıkan birçok yenilik, kendi kendine park eden sistemler, sensörler, uyarı sistemleri gibi artık yazılım kaynaklı oluyor. Yazılım konusuna ayrı bir önem vermeliyiz. Bugün yazılım her sektör için, olmazsa olmaz bir özellik taşıyor. Ben bu açıdan Gebze'de kuracağımız Bilişim Vadisi'nin otomotiv sektörüne de yeni bir soluk getireceğine inanıyoruz."
- İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Osd 40. Olağan Genel Kurul Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?