Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Finansal İstikrar Raporu'na göre, gelişmiş ülke otoritelerince 2012 yılının ikinci yarısından itibaren atılan adımlar kısa vadeli risklerin kontrol altına alınmasına katkıda bulunsa da, söz konusu ülkelerde sürmekte olan yapısal sorunların güçlü ve sürdürülebilir büyümenin yakalanmasını engellemekte olduğu belirtildi.
Merkez Bankası tarafından yılda iki kez yayımlanan "Finansal İstikrar Raporu'nun" ilki yayımlandı.
Gelişmiş ülke otoritelerince 2012 yılının ikinci yarısından itibaren atılan adımların kısa vadeli risklerin kontrol altına alınmasına katkıda bulunsa da, söz konusu ülkelerde sürmekte olan yapısal sorunların güçlü ve sürdürülebilir büyümenin yakalanmasını engellemekte olduğu belirtildi.
Gelecek dönemde finansal veya siyasi yeni risklerle karşılaşılmaması halinde, gelişmiş ülkelerdeki büyüme performansının kademeli olarak iyileşmesinin beklendiği dile getirilen raporda şunlar kaydedildi:
"Kriz döneminde küresel büyümenin kaynağı olan gelişmekte olan ülkelerin ise, düşük kamu borçları ile göreli olarak sağlam finansal sistemlerinin sağladığı manevra alanı ve iç taleplerindeki artış potansiyeli nedeniyle daha güçlü bir büyüme performansı göstermeleri muhtemeldir.
Diğer taraftan, gelişmiş ülke ekonomilerinde ortaya çıkabilecek yeni sorunlara bağlı olarak risk iştahında oluşabilecek ani değişimler, sermaye akımlarına duyarlı gelişmekte olan ülke ekonomilerinin büyüme dinamiklerini olumsuz yönde etkileme riski taşımaktadır."
Gelişmiş ülkeler tarafından uygulanan para politikalarının ve tarihi düşük seviyelerdeki faiz oranlarının uluslararası yatırımcıları getiri arayışına yönlendirmesi, 2012 yılının ikinci yarısından itibaren gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının yeniden hızlanmasına neden olduğu ifade edilen raporda, şu tespitlere yer verildi:
"Son yıllarda otoritelerin uyguladıkları makro ihtiyati politikalar sayesinde birçok gelişmekte olan ülkede başta aşırı kredi genişlemesi olmak üzere finansal kırılganlıkların kontrol altına alınmasına çalışılarak cari dengede bozulma, varlık fiyatlarında aşırı yükseliş ve aşırı borçlanma gibi riskler azaltılmıştır. Bununla birlikte, artan sermaye akımları ve düşük borçlanma maliyetleri yeni riskleri beraberinde getirmekte; özellikle gelişmekte olan ülkelerde firmalar borçluluk oranlarını ve yabancı para açık pozisyonlarını artırabilmektedir.
Faiz oranlarında ve döviz kurlarında meydana gelebilecek ani hareketlere karşı duyarlılığı artıran bu durum, söz konusu ülkelerde finansal istikrar açısından bir risk unsuru olarak öne çıkmakta ve makro ihtiyati tedbirlere olan ihtiyacı artırmaktadır. Bu kapsamda gelişmekte olan ülkelerin gerek yurt içi gerek yurt dışı kaynaklı sistemik risk unsurlarını göz önünde bulundurarak, firma ve hanehalkı borçluluklarını yakından takip etmeleri, bankaların sermaye yeterlilikleri ve likidite pozisyonları başta olmak üzere güçlü finansal yapılarını korumaya özen göstermeleri ve olası şoklar karşısında ekonominin dayanıklılığını artıracak mekanizmalarla bu tedbirleri desteklemeleri gerekmektedir."
"Politika faiz oranı, faiz koridoru ve Türk lirası likidite yönetimi etkin olarak kullanılmaktadır"
Bankanın, devam eden küresel belirsizliklerin sebep olduğu makro finansal riskleri de gözeterek esnek para politikası uygulamalarını sürdürmekte olduğu ve bu doğrultuda fiyat istikrarının sağlanması ve finansal istikrara katkıda bulunulması temel görevleri çerçevesinde ekonominin finansal şoklara duyarlılığını azaltan yapısal ve döngüsel araçları kullanmakta olduğu kaydedilen raporda, "Yapısal araçlardan vadeye dayalı zorunlu karşılık uygulaması bankacılık sektörünün varlık ve yükümlülükleri arasındaki vade uyumsuzluğunu azaltmak için kullanılırken, rezerv opsiyonu mekanizması sermaye akımlarına karşı otomatik dengeleyici işlevi görmekte, kaldıraca dayalı zorunlu karşılık uygulaması ise bankaların borçluluk düzeyini sınırlamayı amaçlamaktadır. Ayrıca döngüsellikten kaynaklanan risklerin finansal istikrara etkilerini sınırlamak için politika faiz oranı, faiz koridoru ve Türk lirası likidite yönetimi etkin olarak kullanılmaktadır" denildi.
2012 yılının son çeyreği ve 2013 yılının ilk çeyreğinde sermaye akımlarının güçlü seyretmesinin etkisiyle finansal istikrara dair riskleri dengelemek amacıyla bir yandan kısa vadeli faiz oranları düşürülürken, diğer yandan döviz rezervlerini artırıcı yönde makro ihtiyati tedbirlere devam edildiği belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:
"Bu çerçevede kısa vadeli faizler kademeli olarak indirilerek küresel faiz oranları ile daha uyumlu hale getirilmiştir. Öte yandan, güçlü sermaye girişi ortamında kredi büyümesinin referans değerin üzerinde seyretmesi nedeniyle 2013 yılının başında likidite politikası normalleştirilirken, rezerv opsiyon katsayıları ve zorunlu karşılık oranlarında artışa gidilmiştir.
İhracat reeskont kredilerinin yanı sıra, zorunlu karşılıklardaki oran artışı ve rezerv opsiyonu mekanizmasının aktif kullanımıyla Bankamız döviz ve altın rezervleri artmaya devam etmiştir. Ayrıca hem finansal istikrarın desteklenmesi hem de bankacılık sektörünün yükümlülüklerinin vadesinin uzatılması amaçlarıyla, Türk lirası ve yabancı para zorunlu karşılık oranları kısa vadeli yükümlülükler için artırılmıştır."
"Kredi faiz oranları aşağı yönlü eğim devam ediyor"
Yurt dışı finansman koşullarındaki olumlu seyir ve uygulanan para politikasının desteğiyle, kredi faiz oranlarındaki aşağı yönlü eğilimin 2013 yılının ilk çeyreğinde de devam ettiği belirtilen raporda, şunlar ifade edildi:
"2012 yılında finansal istikrar açısından makul seviyelere çekilmiş olan kredi artışı, 2012 yılının son çeyreğinden bu yana ağırlıklı olarak bireysel kredilerden özellikle de konut kredilerinden kaynaklanmak üzere ivmelenerek referans seviyesinin üzerinde gerçekleşmektedir.
Firma kredilerindeki talep, ağırlıklı olarak işletme sermayesi kaynaklı olup, yatırımlar için kredi talebi nispeten zayıf seyretmektedir. Mevduat, bankalar için ağırlıklı fonlama kaynağı olma özelliğini korumakla birlikte, menkul kıymet ihraçları ve yurt dışı borçlar gibi mevduat dışı kaynakların da artan bir şekilde kullanıldığı görülmektedir.
- İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Tcmb Finansal İstikrar Raporu Açıklandı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?