ŞAHİN OKTAY - İBRAHİM AKTAŞ - Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, " Türkiye'de dünya standartlarında üretim yapan firmalar var. Yurt dışındaki büyük organizasyonlar, Türkiye'nin gelişmiş büyük makinecilerine çok ciddi ilgi gösteriyor" dedi.
Dalgakıran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de Ar-Ge çalışmalarının en fazla olduğu sektörün makine sektörü olduğunu ifade ederek, Ar-Ge çalışmalarının sadece maddiyatla olmadığını, insan kaynağı ile yapılabileceğini söyledi.
Türkiye'nin insan kaynağında sıkıntı içerisinde olduğunu belirten Dalgakıran, ülkenin endüstriyel gelişiminin insan kaynağıyla olabileceğini kaydetti.
Dalgakıran, Ar-Ge çalışmalarının makine sektörünün "ruhunda" olduğunu ifade ederek, gelişmenin temelinde bu çalışmaların olduğunu vurguladı.
Türkiye'deki yatırımların, sıfırdan gerçekleşmediğini, sektördeki mevcut firmalara yapıldığını anlatan Dalgakıran, doğrudan yatırımlara bakıldığında, ükeyi pazar olarak gören bir anlayışın olduğunu bildirdi.
Dalgakıran, finans ve turizm gibi sektörlere yatırımların geldiğini ancak yüksek katma değerli ürün üretmek üzere yatırımın olmadığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Türkiye'de yüksek katma değerli ürün üretme üzerine yatırım yok. Türkiye'nin bu yüksek katma değerli üretimlerini çekmek üzere özel bir teşvik stratejisi geliştirmesi gerekiyor. Türkiye'de dünya standartlarında üretim yapan firmalar var. Yurt dışındaki büyük organizasyonlar, Türkiye'nin gelişmiş büyük makinecilerine çok ciddi ilgi gösteriyor."
"Makine sektöründe, 'merdiven altı' atölyelerle büyüyemeyiz"
Makine sektörünün, bazı sorunları olduğunu, bunları da aşması gerektiğini belirten Dalgakıran, Türkiye'de, kaliteli makine üretimi yapan firmaların olduğu gibi 'merdiven altı' atölyelerinin de var olduğunu bildirdi.
Dalgakıran, bu tür atölyelerde dünya standartlarında üretim yapmanın zor olduğunu ifade ederek, bu alanda, bir takım düzenlemeler yapılırsa çok daha hızlı bir şekilde sektörün büyüyebileceğine dikkati çekti.
Almanya'yı en büyük stratejik pazar olarak gördüklerini anlatan Dalgakıran, "Bütün stratejilerimizi buna göre kuruyoruz. Çünkü böyle bir pazara 'mal satıyor olabilmek' demek, dünyanın bütün ülkelerine mal satma kabiliyeine sahip olabilmek anlamına geliyor. Bunun için bu pazar bizim için çok önemli. Almanya'nın makine sektöründe 200 milyar dolar ithalatı var, bu miktar ciddi bir rakam. Böylesine büyük bir pazarda makine sektörünün varlığını büyütebilirsek, Türk makine ihracatının çok hızlı bir şekilde büyüyebileceğine inanıyorum."
"Sektörün 2023'te 100 milyar dolarlık ihracat hedefi var"
Dalgakıran, Türkiye'nin, ciddi cari açığı olduğunu ve yüksek katma değerli ürünler üretmesi gerektiğini vurgulayarak, ülkenin, 100 yıldır cari açıkla mücadele ettiğini kaydetti.
Cari açığının altında iki nedenin bulunduğunu vurgulayan Dalgakıran, şöyle devam etti:
"Bir tanesi, Türkiye'nin, enerjide dışa bağımlı olması, ikincisi ise yüksek katma değerli ürün üretememesi. Yüksek katma değerli ürün üretmeye aday olan en önemli sektörlerden birisi de makine sektörüdür. 2023'te sektörün 100 milyar dolarlık bir hedefi var. Türkiye ihracatının yüzde 20'sini makine sektörünün yapması gerekiyor, hedef bu. Bu hedefe makine sektörünün ulaşması demek, Türkiye'de diğer sektörlerin de sıçrama yapması anlamına gelir. Aynı zamanda Türkiye'deki yatırımların maliyetlerinin düşmesi anlamına gelir. Türkiye, teknolojiyi kullanmakla övünen yerine, teknolojiyi üreterek, bununla övünen bir ülke konumuna geçmek zorunda. Bu nedenle de makine sektörüne ağır bir sorumluluk yükleniyor."
Yatırım mallarını kendi ülkelerinde üretemeyenlerin ekonomide "sıçrama" yapamayacağını ifade eden Dalgakıran, bütün gelişmekte olan ülkelerde makine üretiminin öncelikli olduğunu vurguladı. - Kocaeli
Son Dakika › Ekonomi › Yabancılar, Türk Makinecilerine 'Göz Kırpıyor' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?