Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "En son Amerikan Kongresi'nin 11 Eylül terör hadisesi konusunda aldığı kararı biliyorsunuz değil mi? Ne kararı aldılar? Dediler ki 'Bu iki kuleyi Suudi Arabistan vurdu, öyleyse bunun bedelini Suudi Arabistan'dan alacağız. İsteyen Suudi Arabistan aleyhinde dava açabilir.' Başlattılar mı? Dava açmaya başladılar. Böyle mantıksız bir şey olabilir mi? Her ülkenin içinden terörist çıkar mı? Çıkar. Sen şimdi benim ülkemden bir terörist çıktı diye nasıl oluyor da bir devleti, bir ülkeyi cezalandırıyorsun. Böyle bir şey olabilir mi? Ama Amerikan Kongresi böyle bir kararı alabilme cüretini gösterdi." dedi.
I·slam I·s¸birligˆi Tes¸kilatı Ekonomik ve Ticari I·s¸birligˆi Daimi Komitesi (I·SEDAK) 32. toplantısında Erdoğan, Amerikan Kongresinin 11 Eylül saldırısıyla ilgili aldığı karara değindi.
Erdoğan, "En son Amerikan Kongresinin 11 Eylül terör hadisesi konusunda aldığı kararı biliyorsunuz değil mi? Ne kararı aldılar? Dediler ki 'Bu iki kuleyi Suudi Arabistan vurdu, öyleyse bunun bedelini Suudi Arabistan'dan alacağız. İsteyen Suudi Arabistan aleyhinde dava açabilir.' Başlattılar mı? Dava açmaya başladılar. Böyle mantıksız bir şey olabilir mi? Her ülkenin içinden terörist çıkar mı? Çıkar. Sen şimdi benim ülkemden bir terörist çıktı diye nasıl oluyor da bir devleti, bir ülkeyi cezalandırıyorsun. Böyle bir şey olabilir mi? Ama Amerikan Kongresi böyle bir kararı alabilme cüretini gösterdi." diye konuştu.
ABD'nin şimdi yeni bir adım daha attığına dikkati çeken Erdoğan, "Kuveyt Türk ve Kuwait Foundation. Bunların bankalarıyla ilgili teröre destek verdikleri düşüncesiyle şimdi bunlara yönelik de aynı oyunu, aynı numarayı çevirmek istiyorlar. Sayın Genel Sekreter, bunlardan da haberimiz olsun bunları yakın takibe almamız lazım böyle saçmalık olamaz, böyle bir yanlışlık olamaz. Bakın oyun yine İslam ülkeleri üzerinde, yani biz terörist yetiştiriyoruz onlarda hiç böyle bir şey söz konusu değil" ifadesini kullandı.
Bütün bu kararların çifte standardın bir yansıması olduğunu, Müslümanlara yönelik ön yargılar, ırkçı saldırılar ve ötekileştirmelerin her geçen gün arttığını, her gün bir Müslümana ait dernek, mescit veya iş yerinin Avrupa'da saldırıya uğradığını, camilerin yakıldığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Müslüman kardeşlerimizin üzerine saldırıyorlar, hırpalıyorlar, dövüyorlar. Tüm bunlar Avrupa'da Batı'da oluyor. İslam ülkeleri olarak bu çifte standart karşısında, İnsanlarımıza zarar veren bu eylemler karşısında artık sesimizi ve tepkimizi yükseltmemiz gerektiğini düşünüyorum. Batılı ülkelerin kendi çıkmazlarını, kendi bunalımlarını İslam dünyası ve Müslümanlar üzerine yansıtarak perdelemesine daha fazla tahammül demeyiz. Çünkü biz tepkimizi demokrasinin imkanları içerisinde ortaya koymazsak, emin olun bu tavrın sahipleri daha fazla cesaret bulacaklardır. Biz haksızlıkları yüzlerine vurmazsak, korkarım ki bunların pervasızlıkları daha da artacaktır. Biz sesiz kalırsak Batılı ülkeler için El-Kaide, DEAŞ gibi terör örgütleri kötü ama şu an için onlara zarar vermeyen PKK, YPG, DHKP-C FETÖ gibi yapılar iyi olmaya devam edecek, olay bu, tespit bu... Biz tüm olaylar karşısında susarsak, bir şey demezsek, Batı'ya selam duran eli kanlı tiranları kırmızı halılarda ağırlamayı, kendilerini eleştirenleri ise diktatör olarak yaftalamayı bunlar sürdüreceklerdir."
"Amerika'da Trump'a diktatör demeye başladılar"
"Eğer bunlar birisine diktatör diyorsa benim indimde o iyidir" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ecdadımız da değerlendirmeyi böyle yapmış. 'Filanca mı?' dedi, o zaman onun tersini düşün. Şimdi bunlar birilerine diktatör mü diyor? O zaman orada tam tersini düşüneceksin. O insan gayet iyidir, çünkü onların çıkarlarına gelmiyor. Şimdi Amerika'da bir seçim yaşandı, hesap tutmadı, hesap farklıydı, seçimi Trump kazandı, Amerika'da Trump'a diktatör demeye başladılar. Avrupa'nın değişik ülkelerinde sokaklara döküldüler, 'diktatör' demeye başladılar. Hani demokrattınız? Demokrasi seçim değil mi? sandıktan çıkan neticeye saygı değil mi? Sandıktan çıkan neticeye niye saygı duymuyorsunuz? İşte bak sandıktan şimdi böyle bir netice çıktı, Trump çıktı, saygı duyun. Bize de geliyorlar diyorlar ki 'Trump, Müslümanların aleyhine konuştu, İslam'ın aleyhine konuştu'. Biz siyasette bu tür şeylerin hepsine alışığız. Bugün böyle konuşulur, sonra bu yanlış düzeltilir. Fakat biz burada kalkıp kesinlikle oyuna gelmememiz lazım hassas olmamız lazım, eğer demokrasi diyorsak, sandıktan çıkan neticeye saygı duyacaksın."
Erdoğan, siyasi ve toplumsal gelişmelerin ekonomiyi de etkilediğini, büyümenin can damarı olan ticarette 2012'den bu yana ciddi bir yavaşlama eğiliminin görüldüğünü anlatarak, İSEDAK toplantısının ekonomik meselelerin tartışılması açısından da son derece önemli olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel barışın sağlanması ve refah düzeyinin arttırılması için İslam İşbirliği Teşkilatı organlarının, hep birlikte hareket edip, çözüm üretebilme kapasitesini ortaya koyması gerektiğini ifade etti.
Geçen nisan ayında İstanbul'da 13. İslam Zirvesinin gerçekleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, zirvede İslam coğrafyasının sorunlarını, bu sorunların çözümüne yönelik adımları etraflıca istişare ettiklerini belirtti.
Dönem başkanlığı boyunca zirvede alınan kararların hayata geçirilmesi için her türlü gayreti göstereceklerini ve bunların takipçisi olacaklarını aktaran Erdoğan, İstanbul'da faaliyete geçmesi kararlaştırılan Polis İşbirliği Koordinasyon Merkezinin tüzüğünün nihaileştirilmesi için gerekli çalışmalara başladıklarını anlattı.
Gençlik ve spordan sorumlu bakanların, İstanbul'da yaptıkları toplantının sonuçlarının Müslüman gençler için hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, kadından sorumlu bakanların iştirakleriyle gerçekleştirilen Kadın Forumunun da teşkilat tarihinde bir ilki teşkil ettiğini belirtti.
Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatının böyle bir Kadın Forumu oluşturmasını önemsediğini ifade ederek, bütün bu çalışmalara kadın elinin değmesinin, kadın zihninin, kadın irade ve düşüncesinin bunun içinde olmasının çok çok faydalı olduğunu vurguladı.
Zirvede ayrıca, İSEDAK kapsamında yürütülen ekonomik işbirliği çalışmalarını da İSEDAK stratejisinin uygulanmasındaki ilerlemeyi de üye ülkelerle paylaştıklarını anlatan Erdoğan, bu çerçevede strateji çalışmalarına verdikleri destekten dolayı tüm üye ülkelere teşekkür etti.
Zirvede gelecek 10 yıl boyunca çalışmalara ışık tutacak olan çok önemli bir işbirliği dokümanını, İslam İşbirliği Teşkilatı 2025 Eylem Programını kabul edip yürürlüğe koyduklarını hatırlatan Erdoğan, programda yer alan hedeflerin başarıyla hayata geçirileceğine ve ülkeler arasındaki işbirliğine büyük katkı sağlayacağına inandığını söyledi.
Bu konuda üye ülkelere ve kuruluşlara önemli görevler düştüğünü aktaran Erdoğan, eylem programının ekonomi ve ticaretle ilgili bölümlerinin uygulanmasında, İSEDAK'ın çok önemli bir fonksiyon üstleneceğini, bu hususta kuruluşlar arasındaki uyum ve işbirliğinin devamının büyük önem arz ettiğini belirtti.
Recep Tayyip Erdoğan, bu vesileyle İslam İşbirliği Teşkilatının yeni Genel Sekreteri Yusuf Bin Ahmed El Useymim ile İslam Kalkınma Bankasının yeni Başkanı Bender Haccar'ı tebrik ederek, başarılar diledi.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › 32. İsedak Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?