Adalet Bakanı Bozdağ: (5)

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine, "Tiyatro" diyenlere tepki göstererek, "Avrupa'da veya başka bir yerde bu işe 'tiyatro' diyenler, bu işin arkasında, içinde olanlardır. Kim ki bu işe tiyatro diyorsa, adım gibi eminim bu işin bir yerinde varlar. Dış desteğin tarafıdır, içeride de bu işin tarafıdır. Bu Fetöş'ün adamları... Sosyal medyada bunun tiyatro olduğunu söyleyenlere bakın sadece bir inceleme yapın, şu an savcılar inceliyor zaten bunları. Bakın büyük bir kısmı bu Fetullah Gülen'in emir komutası için ölmeyi 'şeref' zanneden zavallılar." dedi.

Bakan Bozdağ, Kanal 7 Televizyonu'nda yayınlanan "Başkent Kulisi" programında, FETÖ'nün darbe girişimi ve sonrasındaki sürece ilişkin soruları yanıtladı.

Bozdağ, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin yargılamaların tek bir mahkemede mi yoksa ayrı ayrı mahkemelerde mi yapılacağına yönelik soruya, "Gözaltı sayıları, tutuklama, adli kontrol, serbest bırakma sayılarına baktığımızda bundan sonra yeni gözaltı ve tutuklamalar da olma ihtimali dikkate alındığında çok geniş kapsamlı bir dava ile karşı karşıyayız. Belki Cumhuriyet tarihinde böylesine büyük bir dava hiç olmadı. İlk defa olacaktır. O nedenle bunların yargılamasının tek bir yerde toplanması bu yargılamanın sağlıklı olmaması ve bitmemesi anlamına gelir." yanıtını verdi.

Türkiye'de binlerce sanık, sanık avukatları, yakınları ve basının tamamını alabilecek bir salonunun bulunmadığına dikkati çeken Bozdağ, "Sadece Ankara'daki yargılamalar için Sincan'da bir mahkeme salonu yapma konusunda hemen ihale yaptık. Şu anda müteahhit firma çalışmaya başladı. Kısa süre içerisinde, dava açılana kadar bu hazır edilmiş olacak." ifadelerini kullandı.

Bakan Bozdağ, hukukun davalarda birleştirme yapılmasına imkan verdiğini belirterek, şunları söyledi:

"PKK terör örgütü Türkiye'nin her yerinde eylem yapıyor ama bu terör örgütünün davalarının tamamı bir yerde birleştirilmiyor, davaları ayrı ayrı yerlerde yapılıyor. Benim kanaatim Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe teşebbüsü ile ortaya koyduğu bu eylemler nedeniyle suçun işlendiği yerlerde ayrı ayrı mahkemelerde görülmesi yargılamanın sıhhati bakımından da, yaşla kuruyu birbirinden ayırma bakımından da, verilen kararın adil olması bakımından da son derece önemli. Bunlar zaman içerisinde ortaya çıkacak."

"Bunlar herkesi kör, alemi sersem zannediyor"

Batı basınında Türkiye ve hükümet aleyhine yapılan yayınlar ile darbenin bir "Tiyatro" olduğuna yönelik paylaşımların hatırlatılması üzerine Bozdağ, "Darbe tiyatrodur" söyleminin bizzat Fetullah Gülen'in talimatıyla, onun yanlıları tarafından yayılmaya çalışıldığını aktardı.

Bozdağ, "Bu senaryodakilerin hepsi tartışmasız Fetullah Gülen, 'öl' dediği zaman ölmeyi şeref kabul eden, 'öldür' dediği zaman öldürmeyi şeref kabul eden, bunu kendini cennete götürecek amel zanneden kişiler tarafından yapılıyor. Fetöş'ün bütün adamları o zaman Tayyip Bey'in emrine mi girdiler. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Bu, Fetullah Gülen'in bu başarısızlığı kamufle edip, buradan kendine yeni bir yol çıkmak için ortaya attığı kirli propaganda. Avrupa'da da başka yerlerde de parayla satın aldığı alçaklar vasıtasıyla... Pek çoğu Fetöş'ün adamları tarafından parayla besleniyorlar, parayla yazdırıyorlar ve bir takım imkanlar veriyor. Oralardan bunu yaymaya çalışıyorlar. Bunlar herkesi kör, alemi sersem zannediyor. Gelin siz bunu bu millete anlatın bakalım. Bu darbe tiyatro mu, gerçek mi değil mi?" diye konuştu.

"Bu işe 'tiyatro' diyenler, bu işin içinde olanlardır"

Dün Gülen'in yeni bir kasetinin çıktığını, bu kasette Gülen'in darbeyi kendisinin yaptığına yönelik itiraflarının ve vatandaşlara yönelik hakaretlerinin bulunduğunu aktaran Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arkasından 'sevinin sevinin' yani,arkası gelecek anlamına gelen şeyler söylüyor. Arkasından herkesi ölümle tehdit ediyor, 'eğer yaşarlarsa şöyle zillete düşecekler, ölürlerse de keşke, keşke diyecekler. Bu öldürün talimatıdır. Yakalanmış adamlarına dik durun itirafçı olmayın dik durun, tarih sizi yazacak diye onları gaza getiriyor.

Öte yandan da yakalanmış adamlarına 'İtirafçı olmayın, dik durun. Tarih sizi yazacak' diyerek gaza getiriyor. Niye gaza getiriyorsun? Çıkıp Türkiye'ye gelsene. Onlar tarihe geçeceğine, sen tarihe geç. Gel bakayım, seni paragraf paragraf yazsınlar. Madde madde tarih seni yazsın. Ama kandırdığın, beynini yıkadığın bu milletin çocuklarına 'dik durun, hayatınızı feda edin, tarih sizi kaydedecek.' Kendisi Pensilvanya'da saraylarda yaşayacak. Gaz veriyor ve tehdit ediyor. Hem kendi adamlarını hem bunun karşısında duran halkı tehdit ediyor. Öbür tarafta sanki cennet-cehennem kontrolünde, azapla tehdit ediyor. Adam haşa dünyanın da hakimi, ahiretin de hakimi gibi davranıyor. Bu bir sapıklıktır."

Adalet Bakanı Bozdağ, darbe girişimine "Tiyatro" diyenlere tepki göstererek, "Avrupa'da veya başka bir yerde bu işe 'tiyatro' diyenler, bu işin arkasında, içinde olanlardır. Kim ki bu işe tiyatro diyorsa, adım gibi eminim bu işin bir yerinde varlar. Dış desteğin tarafıdır, içeride de bu işin tarafıdır. Bu Fetöş'ün adamları... Sosyal medyada bunun tiyatro olduğunu söyleyenlere bakın sadece bir inceleme yapın. Şu an savcılar inceliyor zaten bunları. Bakın büyük bir kısmı bu Fetullah Gülen'in emir komutası için ölmeyi 'şeref' zanneden zavallılar. Öbür kısmı da onlarla beraber hareket edenler. Bir kısmı da Tayyip Erdoğan düşmanlığı nedeniyle her şeye inanmayı bu düşmanlığın gereği zannedenler. Onun için bu büyük bir iftiradır. Bu millete, herkese çok büyük bir saygısızlıktır. Herkes bunun cevabını görecektir." diye konuştu.

Batı medyasının sadece askerlere yapılan muameleleri yayınladığına dikkati çeken Bozdağ, vatandaşlara ateş edilmesinin, Meclis'e, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, MİT'e saldırılmasının ise yayımlanmadığını kaydetti.

Bunun batı medyasının ikircikli tutumunu gözler önüne serdiğini aktaran Bakan Bozdağ, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Batı halkına göstermezseniz, göstermeyin. Onlar farklı düşünebilir ama bu gerçeği değiştirmez. Onun için de gerçeği gizlemek kimseye de bir fayda sağlamaz. Cumhurbaşkanımıza 'diktatör' diyenler ne büyük bir iftiranın içerisinde olduklarını bu olayla bir kez daha gördüler. Onun için Tayyip Erdoğan, demokrasiye inanmış bir insan. Allah'a güvendiğini, halkın gücünün üstünde güç tanımadığını söylüyor. Bir diktatör ölüme koşmaz, kaçacak delik arar. İşte gördük, Kaddafi kaçacak delik aradı ve o delikte yakaladılar. Tayyip Erdoğan ne yaptı, halkın arasına indi. 'Ben halkın adamıyım, milletin adamıyım. Onlara her şeyimi borçluyum, ölürsem de onlarla öleceğim' dedi. Dünyanın neresinde diktatör bunu yapar? Her yerde diktatörler tasını tarağını toplayıp, başka yerlere kaçmışlardır. O milletine inanmış hakiki bir demokrattır."

(Bitti)