'Akarsuya direnmek yerine kendinizi akışa bırakın'

Kalıcı mutluluğu yaratmak neredeyse imkansızken, neden tüm kadim temel öğretiler kalıcı mutluluğu arar?

"Hepimiz bir akarsuyun içindeyiz, akıyoruz ve ileride akarsuyun yatağının döneceğini görüyoruz. Önemli olan buna direnmemek, bu değişime doğru hareket edebilmek, adım atmak."

Kalıcı mutluluğu isteme halinin köklerine doğru indiğimizde, zorlandığımız ve pek de bilmediğimiz bazı yaklaşım ve süreçlerle karşılaşırız. İşte bu noktada zihnin şimdiki zamanla olan ilişkisini anlamak ve burayı güçlendirmek en hayati konu olarak karşımıza çıkar. Peki, mutluluğu nasıl algılıyoruz? Kalıcı mutluluğu aramak yerine memnuniyet düzeyimizi tartışma noktasına nasıl geçebiliriz? Bu anlayışımızı nasıl güçlendirebiliriz? Doç. Dr. Ufuk Çakmakçı, 22 Şubat Çarşamba günü saat 15.00'te Akasya'da kendisini dinlemeye gelenlerle birlikte işte bu sorulara yanıt arayacak.

Yıllardır üniversitelerde dersler veren, topluluklara hitap eden Doç. Dr. Ufuk Çakmakçı, hayatta en önemli şeylerden birinin değişime karşı direnmemek olduğunu söylüyor. "Önceden korkularım vardı ama hayat beni hep daha korku dolu tecrübelere yönlendirdi. Dolayısıyla korku dolu bir yerden, korkusuzluğa doğru hareket ettim" diyen Çakmakçı, insan kendini hayatın akışına cesaretle bıraktığında, değişimin de kendiliğinden geldiğini savunuyor.

Her ay birbirinden zengin etkinliklerle ziyaretçilerine dolu bir program sunan Akasya, bu sefer Doç. Dr. Ufuk Çakmakçı'yı ağırlıyor. Uluslararası akreditasyona sahip bir Gestalt koçu olan, akademisyen ve eğitmen Ufuk Çakmakçı, Akasya'daki söyleşisinde bireyin mutluluğa dair değerlendirmelerini sorgulayacak.