Çalışmaların tamamında yer alan ve güncel durumu değerlendiren İletişim Yazılım Genel Müdürü Tuncer Hatunoğlu, Akıllı Üretim konusunda ülkemizdeki her beş firmadan yalnızca bir firmanın kapsamlı bilgiye sahip olduğuna dikkat çekerken, küresel öngörülere göre imalata süreçlerinin yüzde 15-25'inin otomasyona dayalı olacağına dikkat çekti.
Gelişmiş ülke sanayilerindeki dijital dönüşüm eğilimi dikkate alınarak, ülkemizin yeni sanayi devrimindeki konumunun güçlendirilmesi ve sanayide dijital dönüşümün hızlandırılması adına TÜBİTAK tarafından hazırlanan "Yeni Sanayi Devrimi Akıllı Üretim Sistemleri Teknoloji Yol Haritası" taslağı yayınlandı. 2016 yılı boyunca devam eden çalıştaylar sonucunda hazırlanan taslak; on başlık altında yapılması gerekenleri belirlerken, güncel durumun yer aldığı değerlendirmeye de yer verdi. Gerçekleştirilen çalışmanın ve bu çerçevede atılan adımların geleceği yakalamak adına kritik adımlar olduğunu belirten İletişim Yazılım Genel Müdürü Tuncer Hatunoğlu, değerlendirme kapsamına alınan firmaların sadece yüzde 22'sinin Akıllı Üretim Sistemleri'ne yönelik öncü ve kritik teknolojiler konusunda kapsamlı bilgiye sahip olduğuna dikkat çekti.
YENİ SANAYİ DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİĞİNDE MEVCUT AVANTAJLARIMIZIN ÖNEMİ KALMAYACAK!
Gelişmiş ülkelerin ve dünyadaki başlıca bilgi ve iletişim teknolojileri şirketlerinin yeni sanayi devriminin gerektirdiği uygulamaları hızla geliştirmeye devam ettiğini, büyük üreticilerin bu teknolojileri üretim hatlarına entegre ederek bakım, kalite ve stok bulundurma maliyetlerini azalttığını ve pazara sürümde, makinaların zorunlu olarak çalışmadığı sürelerde kısalma ve teknik personel verimliliğinde artış gibi kazanımlar sağladığını dile getiren Hatunoğlu, "Benim de içerisinde yer aldığım çalışmalarda karşılaştığımız bu tablo ve dünya üzerindeki reel durum sanayimizin bir an önce bu devrime ayak uydurmasını zorunlu kılıyor. Çünkü dünya genelinde bu dönüşüm gerçekleştiğinde ülkelere önemli rekabet üstünlüğü sağlayacağı gibi, ülkemizde bu dönüşümde geç kalınması durumunda üretimdeki lojistik avantajımız ve düşük işgücü maliyetlerinden doğan avantajlarımızın geçerli olmayacağı bir gerçektir" dedi.
YAZILIM, ELEKTRONİK VE HAMMADDE ÖNCÜ OLMALI!
Yüzde 59 gibi önemli bir oranın genel bilgiye sahip olduğunu ancak bu oranın yeterli olmadığını belirten Hatunoğlu, "Bu çerçevede farkındalığın sağlanması ve firmaların akıllı üretim konusunda kapsamlı bilgiye ve gerekli alt yapıya sahip olması için anket sonucunda da göze çarpan yazılım, elektronik ve hammadde sektörlerinin üzerine büyük sorumluluk düşüyor." diye konuştu.
KÜRESEL ÖNGÖRÜLER
Taslak kapsamında yeni sanayi devrimi ile ilişkili teknolojilerin daha çok uygulama alanı bulacağını ve sürekli yükselen bir eğilim göstereceğini işaret edildiğini belirten Hatunoğlu yayınlanan küresel öngörüleri ise şöyle sıraladı:
2018 yılında sanayide kullanılacak robot sayısı yaklaşık 3 milyon olacak.
2020 yılına gelindiğinde birbirine bağlı cihaz sayısı 13 milyardan 29 milyara çıkacak ve nesnelerin interneti pazarının büyüklüğü 656 Milyar USD'den 1.7 Trilyon USD'ye çıkacak.
2025 yılında endüstriyel robotların yaratacağı ekonomik etki yıllık 0.6-1.2 Trilyon $ Gelişmiş ülkelerdeki imalat süreçlerinin %15-25 oranında otomasyona dayalı olacak.
2030 yılında ise OECD ekonomilerindeki yenilik aracılığıyla, GHYİH artışı verimlilik artışına bağlı hale gelecek. Dijital teknolojilerin verimlilik, gelir dağılımı ve çevre üzerine güçlü etkileri olacak. Küresel ticaret hacminin yarısı akıllı nesnelerin etkileşimini kullanacak
Son Dakika › Güncel › Akıllı Üretim'de Her Beş Firmadan Sadece Bir Tanesi… - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?