'AKP Onca Sıkıntı Varken Türbanla Uğraşmamalıydı'

Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya AKP’nin kapatılması ile ilgili Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu “Sözlü” açıklamasında ilginç ifadeler kullandı.

Yalçınkaya, AKP’nin tutumunu eleştirirken, “AB süreci tıkandı, işsizlik kuraklık, cari açık var. Terör sorunu var. Bunlar bir yanda dururken üniversiteye türbanla gidemeyen kızlarla ilgili çözüm aranması gerçek niyetlerini gösteriyor" ifadelerini kullandı.

Yalçınkaya’nın, Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu 16 sayfalık metinden oluşan sözlü açıklamasında AKP’nin politikalarını değerlendirdi. Türkiye’de kötüye giden ekonomiye dikkat çeken Başsavcı, iktidar partisinin üniversitelerde başörtüsü yasağını kaldırmayı hedefleyen Anayasa değişikliğini gündeme getirmesini de eleştirdi. Başsavcı, AKP’nin türban sorunu yerine başka sorunları çözme gayreti göstermesi gerektiğini ifade ederek, “İşsizlik, ekonomik kriz, kuraklık, cari açık, tıkanan AB süreci bir yanda dururken üniversiteye türbanla gidemeyen kızlarla ilgili çözüm aranması gerçek niyetlerini gösteriyor” dedi.

'BİR KISIM MEDYA'

Yalçınkaya, sözlü açıklamasında, AKP’nin iktidar gücünü kullanarak bir kısım medya kuruluşlarını desteklediği ve laikliğe karşı saldırıları sonucu, laikliği koruyan cumhuriyet kurumlarını hedef aldıklarını ifade etti. Yalçınkaya sözlü savunmasında şu ifadeleri kullandı:  “Bir kısım medyanın saldırıları sonucu takiyye mantığı ile hareket ederek özel amaçlı saldırılar gerçekleşiyor. Laikliği koruyan Cumhuriyet kurumları hedef alınıyor. Bu bağlamda laikliğe sahip çıkan başta yargı olmak üzere bütün cumhuriyet kuruluşları darbeci olarak gösteriliyor.”

Yalçınkaya, iktidar yanlısı gazeteci ve aydınların kendisini “laikçi, statükocu, siyasi dinozor” olarak değerlendirmesinden AKP’yi sorumlu tuttu.

27 MAYIS’A ÖVGÜ

Yalçınkaya, Demokrat Parti’yi “diktatörlük”le suçlarken, eski Başbakan Adnan Menderes ile iki bakanının asılmasıyla sonuçlanan 27 Mayıs darbesine atıfta bulunarak, iddianamesinde çok partili hayata geçişle “karşı devrim”in başladığını öne sürdü. Yalçınkaya, Demokrat Parti’yi de ağır bir dille eleştirdi.

Yüzde 47 oy alan AKP ile yine o dönemde tek başına iktidara gelen DP arasında bağ kuran Yalçınkaya’nın sözleri şöyle:  ”Ülkemizde 1950-60 arasında iktidarda olan bir partinin parlamentodaki çoğunluğuna dayanarak oluşturduğu ‘tahkikat encümeni” vasıtasıyla diktatörlüğe yönelmesi, erkler ayrılığı ilkesinin 1961 Anayasası ile demokrasiye kazandırılmasını sağlamıştır”

HUMEYNİ’Yİ SEVEN ÖĞRENCİ

Yalçınkaya, bir TV programında, “Atatürk’ü sevmiyorum, Humeyni’yi seviyorum” sözleriyle tepki toplayan Nuray Bezirgan isimli öğrenciyi laiklik karşıtı olarak gösterdi ve AKP’nin kapatılma gerekçeleri arasında gösterdi. Yalçınkaya, 1999 depreminden sonra “7.4 Yetmedi mi?” yazılı pankart açan başörtülü kızları da kapatma davasıyla ilişkilendirdi. Yalçınkaya, İsmet İnönü’nün “Millet bizim düşmanımızdır” sözüyle ilgili tartışmaya da katıldı. Yalçınkaya, bu konuda konuşan CHP‘li Muharrem İnce’ye karşı “doğru” diyen AKP Rize Milletvekili Lütfi Çırakoğlu’nun tutanaklara geçen sözünü hatırlattı.

FIRAT’IN SÖZLERİ ISRARLARINDA DEVAM ETTİKLERİNİ GÖSTERİR

Abdurrahman Yalçınkaya, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Fırat’ın “Devrimler travma yarattı. Laiklik bir yaşam biçimi değildir” sözlerini hatırlatarak, “Bu sözlerle dini kuralın yaşamın her alanına yayılmasında ısrarlı olduğunu gösterir. Uygulamalarla saldırı devam etmiştir.” şeklinde ifade etti.

Yalçınkaya, Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya’nın yüksek yargının kararlarının Meclis tarafından askıya alınmasına ilişkin teklifini de sert sözlerle eleştirdi. AKP’ye açılan kapatma davasına tepki gösteren Avrupalı devlet adamları ile AB sözcülerini de eleştiren Yalçınkaya, bu eleştiriler için, “Cumhuriyet çok ortaklı saldırıyla karşı karşıya” değerlendirmesinde bulundu ve AKP yönetiminin “dini inanç" gerekçesiyle içki tüketimini engellediğine vurgu yaptı.

AKP’NİN SAVUNMA EKİBİ SON RÖTUŞLARI YAPIYOR

Bu arada, Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın, sözlü açıklamasının AKP yönetimine ulaşmasının ardından, savunma ekibi yeni metin üzerinde çalışmalarına başladı. Sözlü açıklamayı değerlendiren AKP’li kurmaylar gün boyu Anayasa Mahkemesi’ne yarın sunacakları sözlü savunma üzerinde çalışacak.