Alevi dedelerinden Necef ve Kerbela değerlendirmesi -

Kerbela'da Hz. Hüseyin'i, Necef'te Hz. Ali'yi, Kufe Mescidi'ni ve türbeleri ziyaret eden Alevi dedeleri ve Bektaşi babaları, Irak'tan Suudi Arabistan'ın Medine şehrine geldi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik himayesinde, Türkiye Seyahat Acentaları Birliğince (TÜRSAB) gerçekleştirilen yolculukta, çeşitli bölgelerden bir araya gelen kafile, 10 Şubat Pazartesi günü Necef Havalimanına indikten sonra Kerbela'da 2 gece konakladı. Burada Hz. Hüseyin'in yanı sıra diğer türbeleri ve Kerbela savaş alanını ziyaret eden grup, daha sonra Necef'e geçti.

Hz. Ali'nin evine ve Kufe Mescidi'ne de giden kafile, Necef'in merkezindeki Hz. Ali'nin türbesine de ziyaret gerçekleştirdi.

Türk kafilesi, 2 gece kaldıkları Necef'te son gün birlik kurbanı kesip, dini liderlerden El Hekim'i de ziyaret ettikten sonra Medine'ye geldi.

Medine Muhammed bin Abdulaziz Havalimanına gelen kafile, buradan otobüslerle otele geçerken, rehberler şehir hakkında kısa bilgi verdi.

Kafileye ilk gün Mescid-i Nebevi'nin tanıtılması planlanıyor. Medine'de yapılacak diğer ziyaretlerin ardından kafile 18 Şubat'ta Mekke'ye geçecek.

-Alevi dedelerinden Necef ve Kerbela değerlendirmesi

Necef'teki son gün, Irak yolculuğunu değerlendiren Alevi dedelerinden Mehmet Demirtaş, Hz. Ali ve Hz. Hüseyin'in ziyaretlerini gerçekleştirdiklerini belirterek, şimdiye kadar hep zihinlerde oluşan Kerbela'yı gördükleri Kerbela'yla mütalaa ettiklerini söyledi. İbadetlerini severek yaptıklarını anlatan Demirtaş, güzel günler yaşadıklarını söyledi.

Dede Abdullah Atmaca da Necef Havalimanına ilk indiğinden itibaren yoğun duygular yaşadığını belirterek, "Bizler hep dünya malına tapmışız, yarını hiç düşünmüyoruz. Rahmetlik babam Kerbela'ya çok gelmek isterdi. Ömrü vefa etmedi, bu bize kısmet oldu" dedi.

Atmaca, "Hünkar Hacı Bektaş Veli der ki: 'Bir olalım, iri olalım, diri olalım'. Biz de buraya bir olmaya, iri olmaya, diri olmaya geldik. Bin 400 senedir bu topraklardan biz kopmuşuz ama buradaki dostlarımızla can cana, kan kana, cemal cemale, gönül gönüle ibadet yaptık" diye konuştu.

Dede Gazi Karababa da yaptığı değerlendirmede, inanç önderleri olarak yıllarca hep hayal ettikleri, görmedikleri Kerbela'yı sohbetlerde, cemlerde anlattıklarını dile getirdi. Bu ziyaretin gerçekleştirileceği söylendiğinde ruhani bir duygunun içlerini kapladığını anlatan Karababa, yaşadıklarını kelimelerle anlatmanın zor olduğunu vurguladı. Karababa, "Cenabı Allah inşallah bir daha buralara gelmeyi nasip eder. Gelmeyenlerin de gelip görmesini... Yüreklilikle söylüyorum, gelip görsünler. Onlara da nasip olur inşallah" dedi.

-"Meyve veren ağaç taşlanır"

Dede Hayati Doğan da yıllardan beri cem yaparken Hz. Ali, Hz. Hüseyin ve Hz. Hasan'dan kitaplardan okuduklarıyla bahsettiklerini ve gözyaşı döktüklerini dile getirerek, gelip kabirlerini gördükten sonra daha fazla göz yaşı döktüklerini anlattı. Doğan, şöyle konuştu:

"Gittiğimiz zaman bunu ceme gelenlere aktaracağız. Bu gezi bize çok faydalı oldu. Tüm ömrüm boyunca da Allah nasip ederse gidip oraları görmemi hep düşlüyordum ve bu düşüm yerine geldi. Biliyorum, Türkiye'de bize taş atacaklar ama ben o taşları gül olarak sayıyorum. Çünkü meyvesiz ağaç taşlanmaz. Meyveli ağaç taşlanır. Biz birer ağacız, meyve veriyoruz ve bu meyvelerimizle memlekete, Türkiye'ye döndüğümüz zaman cemlerimizde bahsedeceğiz. Bu nedenle emeği geçen kişilere, kurumlara teşekkür ediyorum, sağolun, varolun, Allah razı olsun."

Alevi din hocası Aziz Cezük de açıklamasında, bildikleri ama görmedikleri yerleri görmenin kendilerini çok duygulandırdığını anlattı.

Cezük, "Geriden gelen çoluğumuza, çocuğumuza, bütün din kardeşlerimize de yüce Allah nasip etsin" diye konuştu.

Alevi İslam Din Hizmetleri Başkanı Celal Özer de, bütün cemevi dedelerinin anlattıklarını gözleriyle görmeleri için böyle bir etkinliği düşündüklerini dile getirdi.

Ziyaretlerinden dolayı mutlu olduğunu anlatan Özer Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Faruk Kaymakçı'nın da Necef'e gelerek kendilerini karşılamasından dolayı memnuniyetini dile getirdi.

"Benim şahsen babalarım ve dedelerim, her birisi Necef'i, Kerbela'yı ve Kabe'yi yürüyerek gidip niyaz eden insanlardı" diyen Celal Özer, etkinliği gerçekleştirenlere de teşekkür etti.

Cem Vakfı Genel Müdürü Ali Rıza Kaçan da gerçekleştirdikleri yolculukta emeği geçenlere teşekkür etti. Kaçan, "Bugüne kadar hayal ettik ama bugün bu hayallerimizi burada gördük. Gerçekten çok duyguluyuz" dedi.

Muhabir: Ertuğrul Subaşı

Yayınlayan: Cemil Kartal