Almanya'da Çocukları Okula Yeni Başlayan Türk Aileler Heyecanlı

Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti'nde ders başı yapan 2 milyon 540 bin çocuktan 149 bin 400'ü okula yeni başlıyor.

Çocukları 1'inci sınıfa başlayan Türk aileler heyecanlı. Uzmanlar ise, okula yeni başlayan çocuklarla ilgili tavsiyelerde bulundu. Almanya'nın en büyük eyaleti Kuzey Ren Vestfalya'da (KRV) 2 milyon 540 bin öğrenci için yeni eğitim- öğretim yılı 20 Ağustos Çarşamba günü başladı. Bunlardan okula yeni başlayacak 149 bin 400 çocuk için ilk ders zili 21 Ağustos Perşembe günü çalacak. Göçmenlerin en yoğun olduğu KRV'de çocukları birinci sınıfa başlayacak Türk aileler de heyecanlı. Köln'de oturan Açıkgöz ailesi kızları Eylül'ün okul heyecanını yaşadı. Okul için tüm hazırlıkları yaptıklarını belirten Anne Deniz Açıkgöz, şöyle dedi:

"Almanya'da geleneksel olarak okul külahı hazırlanır. Külahı küçük hediyelerle çikolatalarla doldurduk. Kızım minyon tipli olduğu için aldığımız okul çantasının hafif olmasına dikkat ettik. Kızım da biz de heyecanlıyız."

"EN AZ 9-10 SAAT UYUMALILAR"

Çocukları okula yeni başlayacak ailelere uzmanlar tavsiyelerde bulundu. Sosyal Pedagog Satı Akpınar, okula başlamanın çocukların yaşamında önemli bir evre olduğuna dikkat çekti. Sosyal Pedagog Akpınar şunları söyledi:

"Okul çocukları en az 9- 10 saat uyumalı. Düzenli uyku okulda dikkatlerini toplayabilmeleri açısından çok önemli. Çocuklar akşamları çok hareketli oyunlar oynamamalılar. Bunun yerine anne ve babaları onlara kitap okuyabilir ya da masal anlatabilirler. Ayrıca küçük yaştaki okul çocuklarının televizyona günde yarım saatten fazla bakmamaları gerekiyor."

Satı Arıkpınar okul alışverişlerini çocuklarla birlikte yapmanın onları okul konusunda daha iyi motive edeceğine de dikkat çekti.

"AĞLASA DA ARKANIZI DÖNÜP GİDİN"

Türkçe Anadil Dersi Öğretmeni Sevtap Kocabaş ise ilkokula başlayan bazı çocuklarda özgüven sorunu olabileceğini dile getirdi. Öğretmen Kocabaş, şöyle konuştu:

"Bu konuda öğretmen ve annelere büyük görevler düşüyor. Anneler çocuklarını okula getirdiklerinde okul kapısında öğretmene teslim edip gitmeli. Fakat bazı anneler çocukları ağladığı için sınıfa kadar getirmeyi tercih ediyor. Böyle olunca çocuk daha fazla ağlıyor. Diğer çocuklar da korkuyor. Halbuki anne arkasını dönüp gitse çocuk ağlamayı bırakacaktır. Bizim de öğretmenler olarak görevimiz çocuğa o sınıfa ait olduğu duygusunu verebilmek. Ayrıca veliler her gün çocuklarına okulda neler yaptığını sormalı. Çocuğa okul konusunun ciddiye alındığı hissettirilmeli. Birinci sınıfta bir çocuk okuma- yazmayı ve 20'ye kadar hesap yapmayı öğrenir. Ama başka çocuklarla kıyaslayarak çocuğumuzun bir an önce okuma- yazma öğrenmesini beklememeliyiz. Her çocuğun kapasitesi farklıdır. Zorlamak çocukları demotive eder." - Köln