Arnavutköy'de Art Arda Üç Kişinin Öldürülmesi

Arnavutköy'de, ormanlık alanda art arda işlenen cinayetlerde oğlunu kaybeden Ramazan Yağar, çocuğunun yanlış dostlukların kurbanı olduğunu söyledi.

Bolluca Mahallesi Tayakadın ormanlık alanında 30 Aralık'ta Ramazan Yağar (22), 8 Ocak'ta Uğur Koçak (21) ve 10 Ocak'ta Barış T'nin (24) öldürülmüş halde ormanlık alanda bulunmasının ardından, jandarma ve polisin cinayetlerin aydınlatılması için yaptığı çalışmalar sürüyor. Bölgede güvenlik önlemleri artırılırken, güvenlik güçleri öldürülen kişilerin bulunduğu alanda devriye görevi yapıyor.

Öldürülen Ramazan Yağar'ın babası Ramazan Yağar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunun çevrede illegal işler yapan ve çevreye zarar veren hırsızlık zanlıları ile uyuşturucu madde bağımlısı bir grup tarafından öldürüldüğünü iddia etti.

Oğlunun "uyuşturucu madde bulundurmak" suçundan cezaevinde kaldığını ve tahliye edildikten sonra yanlış arkadaşlar edindiğini dile getiren Yağar, "Oğlum, çevreden edindiği yanlış dostlukların kurbanı oldu. Kaç defa o kişilerle arkadaşlık etmemesi için evde kapıyı üzerine kilitledim. Ama yine de odasının camından atlayarak, arkadaşlarıyla buluştu. Keşke cezaevinde olsaydı, en azından hayatta olduğundan emin olurduk" diye konuştu.

Yağar, oğlunun öldürülmeden önce jandarmayı aradığını anlatarak, şöyle devam etti:

"Olay günü kardeşi Hasan'ın üzerine açılan telefon hattından jandarmayı aramış. Jandarma ekiplerine 'Beni kaçırdılar, öldürecekler' dedikten sonra, silah sesi duyulmuş. Olaydan 3 gün sonra, ekiplerin araştırması sonucu, ormanlık alanda kafasına sıkılan tek kurşunla öldürülmüş bulundu. Aile olarak kahrolduk. Bir hafta sonra da en yakın arkadaşı Uğur'u aynı şekilde öldürmüşler. Kim bu insanlar? Devlet hemen bu kişileri bulup cezalandırmalı."

Basına yansıdığı şekilde bölgede "seri cinayet" gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyleyen Yağar, "Bence bu cinayetler, bir çetedeki rant anlaşmazlığı yüzünden peş peşe işlenmiş. Çünkü suç örgütleri uyuşturucu ve kaçak sigara gibi ticari rantın peşindeler. Bu çevrede aşırı göç sonrası suç oranları iyice arttı. Uyuşturucu kullananlarda da büyük artış olduğu söyleniyor. Eğer ortada bir suç varsa çeteler değil, devlet bunun cezasını vermeli. Bu durum burada oturan vatandaşların moralini bozdu" ifadelerini kullandı.

Bölgede iş yeri bulunan Ekrem Dal ise daha önce insanların birbirlerini tanıdıklarını ve aile gibi yaşadıklarını belirterek, artan nüfus nedeniyle olumsuzluklar yaşandığını bildirdi.

Market işleten Yusuf Dağlı da ilçenin adının bu şekilde anılmasından rahatsızlık duyduğunu ifade ederek, "Biz bile tek başına sokağa çıkamaz hale geldik. Uyuşturucu ve hırsızlıklar, bölgenin başlıca sorunları arasında. Umarım bu sorunlar, en kısa sürede çözülür" şeklinde konuştu. - İstanbul