Yunanistan Göç İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Yannis Muzalas, Avrupa ülkelerinin sığınmacı kriziyle ilgili tutumları nedeniyle Yunanistan'ın transit ülke olmaktan çıkıp bir yerleşim ülkesi durumuna geleceğini söyledi.
Muzalas, sığınmacı sorunuyla ilgili olarak belediye başkanları ve bölge sekreterleriyle yaptığı toplantının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Avusturya ve Balkan ülkelerinin bu konudaki politikalarını eleştirerek, sınırlardan geçişlerin kısıtlanmasıyla Yunanistan'ın sığınmacılar için transit ülke olmaktan çıkıp bir yerleşim ülkesi durumuna geleceğini kaydetti.
Karşılaşılan zorluklara rağmen, ülkedeki sığınmacı sorununun idare edilebilir düzeyde bulunduğunu belirten Muzalas, "Durum idare edilebilir ancak, çok iyi durumda değiliz. Kısa bi süre sonra sığınmacılar ve göçmenler gitmek istedikleri ülkelere gidemeyeceklerini anlayacaklar. İdomeni'deki sınır kapısını kapalı saymalıyız. Sınırın kısa zamanda açılacağını sanmıyorum. Sınırlar açılıncaya kadar bu insanlar bir süre burada kalacak. Ülkede 100 binin üzerinde mülteci ve göçmenin 2 ya da 3 yıl mahsur kalacağı tahmin ediliyor. Bunun sonuçlarına hazırlanıyoruz" diye konuştu.
İdomeni'de salgın hastalık tehlikesi
Öte yanda, Avrupa ülkelerinin sınır geçişlerine yönelik kısıtlamaları nedeniyle Yunanistan'daki sığınmacı sayısı gittikçe artarken, binlerce sığınmacının olumsuz yaşam koşulları altında bekleyişinin sürdürdüğü Makedonya sınırındaki İdomeni bölgesinde, salgın hastalıklarının patlak vermesi riskiyle karşı karşıya bulunulduğu bildirildi.
İdomeni'de görev yapan Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü Temsilcisi Viki Markolefa yaptığı açıklamada, kamplarda konuk kapasitesinin üzerinde fazladan 8 bin kişi bulunduğunu belirterek, alt yapı eksikliği nedeniyle salgın hastalıkların baş göstermesinden büyük endişe duyduğunu belirtti.
Sığınmacıların kaldığı yerlerde yeterli sayıda tuvalet ve banyoların bulunmadığına dikkati çeken Markolefa, "Tuvaletler ve banyolar yetersiz olması nedeniyle insanlar tarlalara gitmek zorunda kalıyor. Yağmur yağdığında da bütün bunlar başka yerlere aktarılıyor. Bu durum, özellikle bütün gün toprak üzerinde bulunan çocuklar için inanılmaz derecede trajik. Su ile ilgili salgın hastalıkların patlak vermesinden korkuyoruz" dedi.
Markolefa, sınır bölgesinde bekleyişlerini sürdüren insanların insani ihtiyaçlarının sivil toplum örgütleri tarafından karşılandığını belirterek, Yunan devletinin bu konuda yardımcı olmadığını iddia etti.
Devletin daha çok tipik işlemlerle sorunları kaydetmekle ilgilendiğini belirten Markolefa, "İnsani ihtiyaçlarla STK'ların dışında hiç kimse ilgilenmiyor. Sığınmacılar için her gün 50 bin avronun üzerinde harcama yapılıyor. Hükümet kaynaklarından bugüne kadar hiçbir yardım almadık ve almayacağız. Bağışta bulunan insanlar bizlere para veriyor" ifadalerini kullandı.
Makedonya sınırından geçerek Batı Avrupa ülkelerine gitmek için ısrarla sıfır noktada bekleyen sığınmacıların sayısının 12 binin üzerine çıktığı belirtildi.
Bu arada, Makedonya'nın sınırları kapatması nedeniyle ülkenin birçok yerinde oluşturulan göçmen kamplarında doluluk yaşandığı belirtilirken, Ege adalarından ana karaya özel tahsis edilen gemilerle sığınmacı taşınmasının durdurulduğu, sığınmacılara gemi bileti satışının yasaklandığı bildirildi.
Son Dakika › Güncel › Avrupa'daki Sığınmacı Krizi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?