Avrupa Komisyonu Güvenlik Ajandası

STRASBOURG  (AA) - Avrupa Komisyonu, Avrupa'da artan terör tehdidine karşı eylem planını güncelledi.

Avrupa Komisyonu tarafından dün açıklanan Avrupa Güvenlik Ajandası planında AB içinde "terörün en önemli tehdit unsuru" haline geldiği belirtilerek, bu durumun Avrupa Komisyonu'nu bu konuda yeni önlemler almaya zorladığı ifade edildi.

Bu plana göre, AB kurumları içinde kullanılan kayıp ya da aranan kişilerin tespit edildiği Şengen Bilgi Sistemi'nin (SIS) kapsamı genişletilecek. Sistem artık Interpol'ün çalıntı ya da kayıp seyahat belgeleri bilgi sistemiyle entegre halde çalışacak ve sisteme yeni kategoriler eklenecek.

Plan, AB içinde 26 üye ülke tarafından kullanılan Avrupa Adli Bilgi Sistemi'nin kapasitesinin genişletilmesini de öngörüyor. Mevcut haliyle AB dışı ülkelerin vatandaşlarına ait verilerin bulunmadığı sistem artık AB'de hüküm giyen birlik dışındaki ülkelerin vatandaşlarının bilgilerini de barındıracak.

AB içinde kullanılan Ortak Soruşturma Ekibi'nin etkinliğinin arttırılacağı belirtilen planda, uluslararası durumlarda, ekibin 3. taraf ülkelerle de bilgi alışverişinde bulunması hususu yer alıyor.

Plana göre, Avrupa Polis Ofisi (Europol) ve AB ülkeleri arasında yargısal işbirliğini öngören Eurojust gibi kurumların sınır ötesi operasyonlarında ve soruşturmalarda daha etkin işbirliği yapılacak.

Avrupa Komisyonu'nun Avrupa Polis Koleji'ne (Cepol), polis adaylarının daha iyi eğitilmesi için yardım etmesini içeren plana göre, ulusal polis akademileri de sınır operasyonlarında AB fonundan yararlanabilecek.

AB üyesi ülkeler ve AB kurumlarının polis ve yargı kaynakları arasındaki iletişim ve işbirliğinin güçlendirilmesini hedefleyen plan, Europol bünyesinde kurulacak Avrupa Terörle Mücadele Merkezi'yle ulusal güvenlik güçleri arasında bilgi alışverişinin sağlanmasını amaçlıyor.

Plan, AB bünyesinde yıl içinde bilişim sektöründen birçok firmanın kalıtımıyla bir bilişim forumu düzenlenmesini de öngörüyor.

Organize suçlar konusunda, mali istihbarat servislerinin yetkisinin genişletilmesini amaçlayan plan, yerel yetkililerin yasadışı mal varlıklarına el koyma ya da dondurma yetkilerini arttırarak paranın kaynağının takip edilebilmesini hedefliyor.

Plan, siber suçlarla savaşta, Europol'ün Avrupa Siber Suçlar Merkezi vasıtasıyla kolluk kuvvetlerinin kapasitesinin arttırılmasını da içeriyor.

En büyük tehdit; terör ve radikalleşme

Avrupa Güvenlik Ajandası'nda 2 ana madde öne çıkıyor; terör ve radikalleşme. Her ikisi de AB ülkelerinin ulusal güvenliğini tehdit eden en önemli iki unsur olarak belirtiliyor.

Her iki tehdit unsurunun da internet ve sosyal medya üzerinden yayılıyor olması nedeniyle AB kurumları teknoloji ve bilişim sektörüyle de yakın işbirliği içinde olacak. Bununla ilgili de kolluk kuvvetlerinin, yerel otoritelerin kapasiteleri genişletilecek, yargı ve polis arasındaki işbirliği daha etkin hale getirilecek.

Bugünün terör tehdidi 2010'dakinden farklı

Komisyon 2010 yılında, 4 yıl sürecek İç Güvenlik Stratejisi planını yürürlüğe sokmuştu. Ancak Avrupa Komisyonu, özellikle yıl başında Fransa'da yaşananlardan sonra terörle mücadelenin kapsamının ve yönteminin genişletilmesi gerektiğinden hareketle şubat ayında AB liderleriyle Avrupa Güvenlik Ajandası'nın ana hatlarına karar vermişti.

Özel hayatın ihlali endişesi

Avrupa Güvenlik Ajandası'nın ana hatlarının birkaç ay önce netleşmesi akıllara bir takım insan hakları ihlallerinin de yaşanabileceği endişesini getirmişti. Ancak komisyon yaptığı yazılı açıklamada, temel insan haklarıyla güvenlik konularının birbiriyle çelişmediğini, birbirini tamamladığını ve dolayısıyla demokratik değerlere saygı duyulacağını kaydetti.

Komisyon, AB'nin terörle mücadeledeki yaklaşımının Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi'ne dayandığının da altını çizdi.