AZERBAYCAN'IN NENE HATUNLARI ERZURUM'DA

ERMENİSTAN'ın 1990'lı yıllarda Karabağ'ı işgali sırasında cephede erkekleri yalnız bırakmayan Azeri 3 kadın gazi, Erzurum'a geldi. Geçen yıl 44 gün süren işgal altındaki toprakların kurtarıldığı Azerbaycan- Ermenistan savaşında da geri hizmette görev alan kadın gaziler, Erzurum'da Osmanlı-Rus savaşının yaşandığı tabyaları gezip, şehitliği ziyaret etti. Azerbaycan Gazi Kadınlar Derneği Başkanı Rade Abbas, son savaşta düşman askerlerinin yaktığı ormanları, Türkiye'den götürecekleri fidanlarla canlandıracaklarını belirterek, Ana yurdun fidanları ata yurdu yeşillendirecek dedi.

Azerbaycan'da hukuk ve sağlık diploması olmasına rağmen üzerinde 'Atatürk' adı olan bir diplomaya sahip olmak için Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü'nü açıktan okuyan Azerbaycan Gazi Kadınlar Derneği Başkanı Rade Abbas (60), sınavlara girmek için dernek üyesi olan iki gazi kadın askerle birlikte Erzurum'a geldi. Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Erzurum Şube Başkanı Recep Akgül'ün misafiri olan Rade Abbas, Gülberi Ahmetova (59) ve Nezaket Mehmetova (67), derneğe gelen gençlerle sohbet etti, Rus ve Ermenilerin yaptığı katliamları anlattı. Ermenilerin, canlı diye sokakta gezen kediyi bile kurşunladığını söyleyen Abbas, 22 Ocak 1990'ı hiç unutmadıklarını ve unutmayacaklarını belirterek, O gece hadiseler dakikalar ile değil, anlık değişiyordu. O gecenin dehşetini yaşayan başka bir halk olsa evinden dışarı çıkmazdı. Ama biz 22 Ocak'ta ilçelerden bile akıp gelen yaklaşık 1 milyon insan binlerce şehidimizi defnettik. Araçları hiç kullanmadık. Çünkü tüm sokaklar şehitlerimizin kanıyla boyanmıştı. Her yere yürüyerek gidiyorduk. Şehitlerimizi defnettikten hemen sonra iki saat yağmur yağdı. İşte o yağmur, sokaklardaki şehitlerimizin kanını alıp götürdü. Bizler 1992 yılından beri Ermeni ve Ruslarla savaştayız. Kadın askerler olarak vatanı savunmaya, vatanı korumaya oğullarımız ve erkeklerimizle beraber cephede yer aldık. Mezarı başında ziyaret ettiğimiz Nene Hatun da yavrusunu beşikte bırakıp dövüşe katıldı. Biz Türkler cephede eşini oğlunu yalnız bırakmayız diye konuştu.

EL BOMBASI PATLADI, İŞİTME ENGELLİ KALDI

Her taşı tarih kokan Erzurum'da olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade eden 1 çocuk annesi Rade Abbas, Eşim yüzbaşıydı. 2016 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Ben hemşirelik yapıyordum. Savaşta cephede yer aldım. Yaralılara müdahale ederken, atılan bir el bombası benim işitme engelli olmama neden oldu. Gazi olduktan sonra denek kurduk ve başkanı oldum. 2 bin 500 kadın üyemiz var. Çünkü tıpkı Nene Hatun gibi cephede eşimizi yalnız bırakmadık. Onların yanında olduk. Kimimiz şehit düştük, kimimiz gazi olduk. Ama vatanımızı Rus'a, Ermeni'ye vermedik. Savaşta kaçacak delik arayan Ermeniler, ormanlarımızı yakıp, yıktı. Bizler de ana yurttan ata yurda fidan kampanyası başlattık. Ermenilerin Karabağ'da yaktıkları ormanları Türkiye'den götüreceğimiz fidanlarla yeniden yeşerteceğiz. Bu konuda Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Kolordu Komutanlığı ve Orman Bölge Müdürlüğü'nün desteklerine ihtiyacımız var dedi

ZARI BAŞINDAKİ TÜRK BAYRAKLARINI ÖPTÜLER

Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Erzurum Şube Başkanı Recep Akgül ile Osmanlı-Rus savaşının yaşandığı Aziziye tabyalarını gezip oradaki Nene Hatun'un mezarı başında dua eden kadın gaziler son olarak Erzurum şehitliğe gitti. Kadın gaziler burada şehit mezarları başında duran Türk Bayraklarını öpüp, dua etti.

ONLARLA GURUR DUYUYORUZ

Azerbaycan'dan gelen kadın gazilere Türk halkının büyük bir yakınlık gösterdiğini belirten Recep Akgül, şunları söyledi

Erzurum şehit aileleri ve gaziler derneği olarak Azerbaycan Karabağ'dan gelen 3 kahraman kadın gazimizi ağırlamaktan son derece mutluyuz. Onlarla gurur duyuyoruz. İnşallah buradan Azerbaycan'a Azerbaycan'dan da Türkiye'ye şehit aileleri, gazi ve çocuklarımızı getirip götüreceğiz. Bu anlamda Azerbaycan'da yakılıp, yıkılan ormanları şehitlerimizin adına fidan dikme projemiz var. Allah nasip ederse çok yakında projemizi hayata geçireceğiz.