Bakan Çelik Sen Mührü Sökeceksin. - Son Dakika
Güncel

Bakan Çelik Sen Mührü Sökeceksin.

Bakan Çelik Sen Mührü Sökeceksin.

Bursa'da konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, işverenler ile ilgili açıklamada bulunarak, Sen mührü sökeceksin.

25.09.2014 15:33

Bursa'da konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, işverenler ile ilgili açıklamada bulunarak, Sen mührü sökeceksin. Durdurma cezasını dikkate almayacaksın. Bunun karşılığı artık hapis cezası olacak. Hem de paraya çevrilmeyen hapis cezası olacak. Bunu açıkça söylüyorum. Canla mal kazanılır. Can olmadı mı malın faydası var mı Aslonan insanın sağlıklı ortamda çalışmasıdır. Her işin başı vicdanlı hareket etmekten geçiyor dedi. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Seminerleri'nin 9'uncusu Bursa Kervansaray Otel'de yapıldı. Toplantıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in yanı sıra Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Türk-İş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, Türkiye Tekstil Örme ve Giyim Sanayi İşçileri Sendikası (TEKSİF) Genel Başkanı Nazmi Irgat ve çok sayıda sendikalı katıldı.

Toplantıda konuşan Bakan Çelik, dünya genelinde önemli bir süreç yaşandığını söyledi. Bölgede terörün devam ettiğini ve 1,5 milyon Suriyeli vatandaşın Türkiye'ye geldiğini belirten Çelik, dünyanın çeşitli ülkelerine gittiğini kaydetti. Çelik, Herkes yerinden yurdundan oluyor. Bu ülkeye sığınıyor. Allah korusun bu ülkenin başına birşey gelse bizim sığınacak bir yerimizin olmadığını hepimiz bilmeli ve adımlarımızı buna göre atmalıyız, buna göre birlikte yaşamayı tesis etmek konusunda üzerimize düşeni yerine getirmek zorundayız. Türkiye yaraları sarmaya devam ediyor ve bölgedeki kronik sorunları çözüp ülke halklarının derdine derman olmaya devam ediyor. Sorumsuzları da ibretle ve dikkatle izlediğinizi düşünüyorum. Yara sarmaya çalışan güvenlik güçlerimize, Kızılay yetkililerine aziz millete taş atan milletvekillerini ibretle gazetelerde izlediniz, gördünüz. Türkiye'ye bu tablolar yakışmıyor. Hele parlamentoda olan birisine yakışmıyor. Herkes aklını başına alsın diye konuştu.

SOMA'DAN BİR HAFTA ÖNCE ANLATTIM

Türkiye'de çalışma hayatında önemli adımlar attıklarını söyleyen Çelik, Soma Olayı olmadan bir hafta önce İstanbul'un en büyük salonunda 4 bin kişinin katıldığı iş sağlığı güvenliği uluslararası konferansındaydık. Oradan 1 hafta önce haykırdım. 'Beyler kendinize gelin. Taksim evet 1 Mayıs evet tatil oldu. Ama işçinin güvenliği sağlığı örgütlenme ile ilgili sorunları var. Bunları daha çok dile getiren bir 1 Mayıs anlayışı ortaya getirin' dedim. Ne zaman Soma'dan 1 hafta önce ve 1 hafta sonra Soma olayları ile karşılaştık. Onun için Türk-İş İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Semineri başlığı son derece önemli. Bunlar yıllarca ihmal edilen konular, işin özü burada. Burada ne nutuk atarsak atalım. Çalışma güvenliği ortamı yoksa gerisi boş. Yürekler yanıyor, yuvalar yıkılıyor. Bu seminerlerin yayılması konusunda başarılar diliyorum şeklinde konuştu.

VİCDANEN RAHATIM

Bakanın başbakanın hükümetin çözeceği bir konu olmadığını yönetim işveren işçi olduğunu ve herkesin sorumluluk bilinci ile hareket edilmesi gerektiğine işaret eden Bakan Çelik, buradaki aksaklığın felaket getireceğini kaydetti. Mevzuatı hazırlamak, denetlemek konusunda Çalışma Bakanlığı olarak yükümlü olduklarını dile getiren Bakan Çelik, Bana diyorlar 'Vicdanen rahat mısın' Evet rahatım. 2012 yılına kadar 60 hükümet geçmiş, bu ülkeni müstakil İş Sağlığı Güvenliği Yasası yok. Büyük bir mücadele. İte kaka ite kaka İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nı 2012 yılının 6'ncı ayında yasalaştırdık. Yasa çıktı, mevzuatta problem yok. Büyük eksiriyette kimin ne yapacağı belli. Denetim yapılıyor mu Yapılıyor. Türkiye'de 1 milyon 630 bin işyeri var. Bunların hepsine müfettiş atanmaz ki. Sizin göreviniz denetimde farkındalık oluşturmak. Diyecek ki 'Teftiş oldu. Eksikler belirlendi. İşyerim mühürlendi. Kurallara uymam gerekiyor. Kurallara uyan işveren işçi olmak zorundayım. Denetimin amacı bu. Asansör kazası olarak bakarsanız, Denetim yapıyorsunuz. Ayrıldıktan bir ay içinde bina 4 - 5 kat, 20 - 30 metre yükseliyor. Her kalıp çakışta, tahta çakışta her kolon yükselişte müfettiş orda olacak diye birşey yok. Orda bulunması gerekenler var, işin sahibi var, teknik sorumlusu, fenni sorumlusu, yapı denetim, iş güvenliği uzmanları var. İş yerindeki sorumlulukları İş Sağlığı Yasası ile her işyerine bir işyeri sağlığı güvenliği uzmanı koyarak çözmeye çalıştık şeklinde konuştu.

İŞİN İLACI ÖRGÜTLÜ TOPLUMDUR

Önemli Sosyal Güvenlik Reformları da yaptıklarını söyleyen Bakan Çelik, işçilerin çıkarılmaması için önemli çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Taraflarla görüşüp 2008 - 2009'da 200 bin kişi işini kaybedecekken, istihdam paketi kısa çalışma ödeneği gibi katkılar sağladıklarını belirten Çelik, Sendika yasası çok daha güzel olsa diyorlar. Kolay mı gelin yapın bakalım. Gelin daha güzelini yapın nasıl yapacaksınız Çok uğraştık. Bursa mutabakatı bu salonda yapıldı. 2007 - 2008 yılındaki tartışmaların yapıldığı tarafların olduğu salon burasıydı. 3 - 4 sene mücadelenin sonunda bakanlığım 2'nci döneminde sendikalar mevzuatını getirdik. Sendikalar sahte üyelerden temizledi. son 1,5 yılda örgütlü toplum olma yolunda 200 bin kişi sendikalara üye oldu. Sendika yasası ile gerçekleşti. Son çıkan Torba Yasa ile bunu 2 milyona taşımak çok kısa zamanda gerçekleştirilecektir. 'Siz örgütlü toplumu mu tavsiye ediyorsunuz' diyeceksiniz. Evet, işin ilacı örgütlü toplumdur. Örgütlü toplum yaşanan problemleri sıkıntıları teşhis eden toplumdur. Neşter vurduran toplumdur dedi.

ASGARİ ÜCRETİ KALDIRSANIZ, 400 LİRA TEKLİF EDEN ÇIKACAKTIR

Son çıkan intibak yasasından sonra Torba Yasası ile çalışanlar ile önemli düzenlemeler olduğunu ifade eden Çelik, maden çalışanlarına taşeron uygulamalarına önemli düzenlemeler getirdiklerini hatırlattı. Artık kimin hizmet alımında olduğu, kimin asıl işçi olduğu netleştiği ortaya çıkıyor diyen Bakan Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü

Bakanlar Kurulu yayınlayacak. Şu işlerde hizmet alımı yapılabilir denebilir. Taşeron, taşeron gidiyor. Mesele işy verinin kim olduğu değil. Asıl işveren, alt işverenmiş ne fark eder ikisi de işveren. Haklar nedir çalışma ortamı nedir Bunu konuşan yok. Hizmeti bir alalım. Haklar da eşitlik varsa asıl yedek önemli değil. Haklarda sıkıntı varsa, o zaman oraya dikkat kesilmemiz gerekiyor. Maliyet zorlaması var diyoruz. Alt işveren önce işçinin maaşını asgari tutarak, sonra sosyal sigortasını keserek, bin 500 liraya çalıştırıyorsa 800- 900 lira gösterip, 600 liraya yandan vererek, sigortayı kaçırarak bir kar elde etmeye çalışıyor. Asgari ücret bir geçim ücreti değil, biri cümlemi aldı keserek, 'Asgari ücretle geçinir misin' diyor bana kardeşim mecbur kalırsan geçinirsin. Ama asgari ücretin amacı bir geçim ücerit değil. Bir korunma ücretidir. Bundan daha düşük bir ücret veremezsin 'Ey patron' demektir. Bizde asgari ücret geçim ücretine döndürüldü. Yanlış bu kabul edilebilir birşey kesinlikle değil. Eğer bu önlemi almazsanız 'Bırakınız asgari ücreti kaldırın' derseniz, kaldırdığınız zaman samimi söylüyorum 400 lira ücret teklif eden çıkacaktır. İşte bunun için işçiye korumaya dönük sosyal devletin önlemidir.

DAHA PATRONUN CEBİNDEN BİR LİRA ÇIKMADAN 'BEN İŞÇİYİ KAPIYA KOYUYORUM' DEMENİN NERESİ AHLAKLI

Madenlerde çalışmayı 'Diriyken mezara girmek gibi' şeklinde değerlendiren Bakan Çelik, burada ücreti bin 800 lira az mı fazla mı olur tartışması yaşandığını söyledi. Bunun işçinin lehine bir düzenleme olduğunu ifade eden Çelik, Anlaşma yapmışsa hükümet, devlet onu düzenler. Daha patronun cebinden bir lira çıkmadan 'Ben işçiyi kapıya koyuyorum' demenin neresi ahlaklı Allah aşkına. Bunun ahlaklı tarafı var mı Dur bakalım bekle. Onun için değerlendirmeleri bilgiye dayalı yapmamız gerekiyor dedi.

FARKINDALIK SORUNUMUZ VAR

İki yıl gece gündüz uyumadan çalıştıklarını ifade eden Bakan Çelik, 2012 yılına kadar bir tek İş Güvenliği uzmanı yoktu. Danıştay'da varolan 900 iş güvenliği uzmanını iptal etmiş. İş güvenliği uzmanı yok, 2 yıl içinde 83 bin iş güveniliği uzmanı sertifikasını aldı. Bunlar yatarak olmuyor. Bu sistemi kurmak basit değil. Türkiye'de 13 milyon 150 bin çalışan işçi var. 1 milyon 630 bin işleri var. Bunlar basit sabahtan uygulanacak bir olay değil, farkındalık sorunumuz var. Arabayı muayeneye götüreceksiniz, sektör oluşmuş. Orada sağlık çantası yangın söndürme tüpünü 50 liraya kiraya veriyor. Muayeneden çıkıyor geri teslim ediyor. Sonra kaza olduğunda arabam yanıyor diyor yangın söndürücü yok arabamı söndür diye araçları durdurmaya çalışıyor. Bu yanlış. İskele borusunda ha düştü düşecek. kendisini dengelemeye çalışıyor. cambaz mısın sen. Kim söyledi kimdir bu işveren işçi, suç sadece işverende mi Benim bir huyum var. İşçi ile konuşurken, işçileri tenkit etmek. Patronlarla dün akşam beraberdik onlara da söylemem gerekenleri söyledim. Sen baretini takmayacaksın. Eldivenini giymeyeceksin. Varolan ekipman kullanmayacaksın. 'Böyle alışmadım, böyle daha rahat çalışıyorum' diye bir lüksün yok. Kurallara uymak işçinin görevidir. Öyle işveren var ki her türlü ekipmanı çıkarıyor, hazırlıyor. İşçi ise bunları kullanmakta imtina ediyorsa kendimizi de sorgulamamız gerekiyor diye konuştu.

CANLA MAL KAZANILIR

İşçi kendi haklarını bilmeli can güvenliği sıkıntısında çalışmama hakkı olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, isim vermeden Alo 170'e bildiride bulunabileceğini, işverenin de kendine çeki düzen vereceğini vurguladı. İşveren standartlara uygun mal verdiğinde bunların kullanılmadığı tespit edilirse yazılı ikazda bulunacağını belirten Çelik, testlere kadar gideceğini kaydetti. İşverenler ile ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Çelik, Sen mührü sökeceksin. Durdurma cezasını dikkate almayacaksın. Bunun karşılığı artık hapis cezası olacak. Hem de paraya çevrilmeyen hapis cezası olacak. Bunu açıkça söylüyorum. Canla mal kazanılır. Can olmadı mı malın faydası var mı Aslonan insanın sağlıklı ortamda çalışmasıdır. Eğer biz bunu gerçekleştiremezsek, maalesef hayat gittikten sonra para olmuş bir anlamı yok. Sendika yetkilileri birşey dediler. 'Ücret sendikacılığı dönemini geride bıraktık' dediler. Çok doğru. Mali haklar konuşulacak. Tabii ki refah düzeyinin yükseltilmesine devam edilecek ama toplu sözleşme masalarında mesele sadece ücret meseleleri olmamalı. Onun dışında sorunlar olmalı. Bunları konuşan emek harcayan sendikacılık anlayışı oturmalı. Her işin başı vicdanlı hareket etmekten geçiyor. Eğer vicdanlar pas tutmuşsa onu silmek çok zor. Vicdanların paslarını gidermeye dönük herkes kendini check etmelidir temennisinde bulundu. Soma, İstanbul ve benzeri kazalar yaşamayalım diyorum. Bütün işverenlere sesleniyorum dedi.

NAZAN BONCUĞU TAKACAKSIN İŞ BİTTİ ÖYLE Mİ

Birçok işyerinde 'Kaza geliyorum' sinyali verdiğini de dile getiren Bakan Çelik, konuşmasına şöyle sonlandırdı

Kimse işin kolayına kaçmasın. Çalışma Bakanı'nın omzuna davulu asarız, vururuz aman vururuz. Yok öyle birşey. Çalışma Bakanı da sesini yükseltmeye başladı bakınız. Öyle kolay değil. İşin sorumlusu suçlusu kimse ortaya çıkacak. İstanbul'da 10 metrekare üzerinde asansör alanında kaza oluyor. 5 bin metreden bahsetmiyorum. O asansörde sorumlular belli. O asansör 31'inci katta durması gerekiyordu. Ben onu bunu bilmem. Her halükarda durması gerekiyordu. Çünkü 32'nci kat yok artık. 32 kat dişlinin boşa dönmesi demek. Sviç denen durdurucu yok muydu Yeniden Türkiye'yi keşfetmeye gerek yok. Sorumlular bellidir. Bunlar ortaya çıkarılmalıdır. Bedava gürültü çıkarmaya gerek yok. 140 metreden aşağı betona malzeme ile beraber çakılmış. Buna kimsenin yüreği dayanmıyor. Herkes kendisi uygulasın bakalım. Bakan gelip sviçi mi takacak. Bakanın yetkisi 50 liralık durdurucuyu mu takacak Görevliler sorumlular var. Herkes görevini yapacak. Kazalar ve meslek hastalıklarının yüzde 98'i önlenebilir. Durdurucu takmayınca ben buna nasıl kaza diyeyim. Takdir. Eyvallah takdire kimsenin itirazı var mı Tedbir nerede Allah bize tedbiri almadan takdiri bekleyin mi diyor. Nazan boncuğu takacaksın iş bitti öyle mi İşyerine nazar boncuğunun ne faydası olur. Tedbir almadan dua kabul olur mu Tedbir alacaksın, sonra dua edeceksin, nazara boncuğu neyi takacaksın bilmem artık onu ben. Ondan sonra dua etmenin iyilikler dilemenin dönemi başlıyor. Kaderde bu varmış. Kaderde var da tedbirini alıp kader zaten işliyor. Senin benim ona gücüm yetmez. Bu seminerler geleceğimiz adına çok önemli. Yasalar ne gerektiriyorsan üzerine ne düşüyorsa onu yapın. Gerçekten müspet işçiden yana ekipmanları koyanları zora sokmayın. Kalkınmaya yatırıma ihtiyacı var bu ülkenin. Biz böyle işveren işçiyi birbiriren düşman etme lüksüne sahip değiliz. İşçi işveren ayrılmaz ikili. Bir işveren işyeri varsa bir tane daha açsın ama önce insan diyerek açsın burayı. Güvenlik kültürünü yaygınlaştıralım. Türkiye'ye yakışmayan tabloları manşetlere çekmeyelim.

10 KİŞİ ÖLDÜKTEN SONRA MI YOĞUNLUK KAZANDI

Soma'da 301 kişinin İstanbul'da 10 kişinin öldüğü kazaların gazetelerde manşet olduğunu söyleyen Bakan Çelik, Konya'dan İzmir7e 8 kişi daha hayatını kaybetti. Bunlarla ilgili manşet gördünüz mü 300 can da, 100 can da 1 can da candır. Hepsini manşet yapın. Kimin nerede sorumlu varsa ortaya çıksın, sorunların yetkilerin görev eksikliği kusuru varsa ortaya çıksın ki teşhir olayık çok ciddi olarak eksi yapıyor. Bu İstanbul'daki asansör kazasından sonra işverenlerle yaptığım görüşmede şunu söylediler Bizim kule vinçlerin bakımını yaptıracağız amma 2 ay sıra var' diyor. Çok ibretlik. 2 ay sonraya gün veriyor deniyor. 10 kişi öldükten sonra mı yoğunluk kazandı Keşke kaza olmadan herkes vincine, asansörüne baktırsaydı da bu olaylardan sonra işimizin düzelmesi bizi üzüyor. Akıl, mantık var. İşin sahibisin işyerinin işçisisin üzerimize düşeni acı olay yaşanmadan araç gereç bakımlarımızı, ekipman kullanaşımızı değerlendirelim diyorum dedi.

Programda konuşan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ise yaşanan kazalarda patron eksikliği varsa hapis cezası ile bunların ıslah edilmesi gerektiğini söyledi. Atalay, inşaatlarda dairelerin 2 trilyondan satılırken, işçilerin yaşam koşullarının kötülüğüne de işaret etti. Açılış konuşmalarının ardından program eğitim ile devam etti.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Bakan Çelik Sen Mührü Sökeceksin. - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement