Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Yabancı Basınla Buluştu

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan ABD ekonomisinde ortaya çıkan konjonktürel durumun çok doğal olarak bütün dünyayı etkilemesinin normal olduğunu belirterek, "Ben bunun geçici olduğunu düşünüyorum. 1997 ile 2008-2009 krizleriyle kıyasladığımızda çok daha minimalde olan bu gelişmenin Türkiye ekonomisi üzerinde kalıcı bir etkisi olacağı kanaatinde değilim." dedi.

Kurtulmuş, İstanbul'da çalışan uluslararası medya kuruluşlarının temsilcileriyle Conrad Otel'de bir araya geldiği toplantıda, bir soru üzerine ekonominin durumunu değerlendirdi.

Trump'un ABD Başkanı seçilmesinin ardından ilk 3 günde Amerikan dolarının diğer para birimlerine göre yüzde 1,03 değer kazandığını aktaran Kurtulmuş, ABD borsasının da yüzde 1,62 yükseldiğini hatırlattı.

Özellikle dövizin yükselmesinin gelişmekte olan ülke ekonomileri üzerinde olumsuz etkisinin olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Bu anlamda da kısa vadede, Amerika'daki bu gelişmelerin, faiz oranlarını düşürmesi dolayısıyla ilave bir olumsuzluğun da ortaya çıkacağı aşikardır. Bu geçici bir süreçtir. Amerikan ekonomisinin yapısal nedenlerinden kaynaklanan bir durum değildir, gelişmekte olan ülkelerin yapısal durumlarından kaynaklanan bir sonuç değildir. Geçici siyasi bir türbülanstır, bir belirsizlik ortamıdır. Dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan ABD ekonomisinde ortaya çıkan bu konjonktürel durumun çok doğal olarak bütün dünyayı etkilemesi normaldir. Ben bunun geçici olduğunu düşünüyorum. Türkiye ekonomisi bakımından da esas, temel mesele Türkiye'nin reel ekonomik gücünü artıracak hamlelerini yapmasıdır. Şu ya da bu, dünya çok gerilimler yaşadı. 1997 büyük Asya krizini düşünün, bununla kıyas edilemeyecek kadar büyük bir tahribat ortaya çıktı. 2008-2009 AB'de yaşanan finansal krizi düşünün, bunun binlerce katı ağırlığında bir krizle karşı karşıya kalındı. O krizlerde bile Türkiye ekonomisi Allah'a çok şükür büyük oranda etkilenmeden, o günkü tabiriyle söyleyeyim, Türkiye ekonomisini teğet geçerek gitti. 1997 ile 2008-2009 krizleriyle kıyasladığımızda çok daha minimalde olan bu gelişmenin Türkiye ekonomisi üzerinde kalıcı bir etkisi olacağı kanaatinde değilim."

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Yine mi teğet geçecek?" sorusu üzerine "O tabir kullanıldı artık bir daha kullanmayım aynı tabiri. Türkiye ekonomisini büyük oranda etkilemeyecek. İsterseniz 'teğet geçecek' deyin." ifadesini kullandı.

"Bunlar geçici şeylerdir"

Hükümet programında ilan edilen ekonomideki yapısal değişikliklerin yapılabilmesinin önemine işaret eden Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Yani nedir; krizler gelir geçer, para birimleri bir yükselir, bir alçalır. Önemsemediğim için söylemiyorum, bunlar geçici şeylerdir. Adama sorarlar, 'Ne üretiyorsun, ne satıyorsun?' Türkiye ekonomisinin küresel piyasalarda üretip satabilen, rekabet edebilen bir düzeye gelmesi lazım. Bunun yolu da daha fazla üretimdir, daha fazla üretimdir, daha fazla üretimdir. Türkiye daha fazla üretimi tesis edecek bir ekonomik faz değişikliğine gitmek durumundadır. Keşke buna 2010 yılında başlasaydık ama şimdi Türkiye ekonomik faz değişikliğini yerine getirmeye çalışıyor. Üretimi artıracak yapıyı ortaya koymaya çalışıyor. Bunun için de faizlerle ilgili kısım, ilgili alanlardan sadece birisidir."

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, yatırım maliyetlerinin mümkün olduğu kadar düşürülmesinin, Türkiye'de üretim ekonomisinin önünün açılması bakımından zaruri olduğunu vurguladı.

"Elleri kırılsın o darbe girişiminde bulunanların"

Bunun da faizlerin mümkün olduğu kadar aşağı çekilmesini gerekli kıldığını aktaran Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu da zorla, cebren olacak bir şey değil. Piyasa koşulları içerisinde olacak. Türkiye faiz indirimlerini de piyasaya yedire yedire yoluna devam ediyor. Bırakın küresel krizi, kolay bir kriz değildir 15 Temmuz krizi. Sadece bir gece yaşadığımız ağır bir kabustan ibaret değildir. 15 Temmuz'la birlikte devletin bütün cıvataları yeniden sıkılmak mecburiyetinde. Ekonomik sistem için de aynı şekilde. Bir anda Ortadoğu'nun en demokratik, en iyi yatırım yapılabilir ülkesi imajına sahip olan Türkiye gerçeği buydu, 15 Temmuz'dan sonra tekrar darbelerle anılması mümkün olan bir ülke haline getirilmiştir. Elleri kırılsın o darbe teşebbüsünde bulunanların."

Numan Kurtulmuş, 15 Temmuz'un her alandaki tahribatını ortadan kaldırdıklarını vurgulayarak, "Süratle yolumuza devam ediyoruz. Ben Türk parasının döviz karşısındaki değersizleşmesinin, küresel piyasalardaki dalgalanmanın etkisi olduğunu ve kısa süre içinde normale döneceğini düşünüyorum." dedi.

Tasarrufun üzerine yoğunlaştıklarını dile getiren Kurtulmuş, özel sektörün borçlarının mümkünse yeniden yapılandırılmasını sağlayacak adımların atılması gerektiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "Türkiye'de yatırım yapacak herkesin önüne turkuaz halılar sereriz, yatırım ortamını iyileştiririz. Yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili çabalarımız da devam ediyor, bir başbakan yardımcısı bundan sorumlu olarak da hükümette görev yapıyor." şeklinde konuştu.

(Sürecek)