Başkan'dan "İzmir İçin El Ele" Çağrısı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, durağanlığı aşarak büyüme eksenine giren kent için yerel ve merkezi tüm yöneticilerin birlik beraberlik içinde çalışması gerektiğini söyledi. Kendisini en çok heyecanlandıran projenin "Körfezde yeniden yüzebilmek" olduğunu söyleyen Başkan Kocaoğlu, "Bunu başaracağız" dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Önümüzdeki yıl ve 2014, İzmir açısından bambaşka olacak. İzmir artık durağanlığını aşarak dünyada en hızlı büyüyen 4. kent durumuna geldi. İzmir tekrar tekeri döndürmeye, kalkınmaya başladı. Kimse bunu geriye çeviremez. Önemli olan yerel ve merkezi tüm yöneticilerin bu büyümeyi sağlıklı bir şekilde geliştirebilmek için birlik ve beraberlik içinde çalışmasıdır" dedi.

Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında ESHOT ve İZSU faaliyet raporlarının görüşmeleri sırasında bir açıklama yapan Başkan Kocaoğlu, "Yüzülebilir Körfez" hedefine de değinerek, "Bizi en çok heyecanlandıran proje budur. Bu körfezde yüzeceğiz. Biz buna inanıyoruz" diye konuştu.

Başkan Aziz Kocaoğlu şöyle devam etti:

"İZSU, Körfez'i 70 yıl öncesine döndürüp yeniden yüzülebilir hale getirdiğinde dünyada şampiyon olacaktır. İZSU ve Büyükşehir Belediyesi'nin çevre ve insanlık açısından, İzmir'in dünyada daha fazla tanınması açısından bir numaralı hedefi budur. Her şey kafamızda yerli yerine oturdu. Ulaştırma Bakanlığı, TCDD ve DLH'yi ikna ettik. Limanın büyütülmesi onlara da uygun geldi. DLH derinleştirmeyi yapacak, biz sirkülasyon kanalını gerçekleştireceğiz. Alınacak malzemeyi İZSU arazisinde rehabilite ederek geri dönüştüreceğiz. Temmuz ayında dip tarama gemilerimiz geliyor. Tüm amacımız, Körfez'i, İzmir'in her yerinden denize girilecek seviyeye getirebilmektir. Bunu da başaracağız."

"Katı atık bedeli almıyoruz"

İzmir'deki su tarifesinin diğer illerden daha düşük olduğunu vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu, katı atık bedellerini de Büyükşehir Belediyesi olarak faturaya yansıtmadıklarını söyledi. Başkan Kocaoğlu, "Katı atık bedellerini ayırarak vatandaştan almadık. Zaten ilçeler katı atık bedelleri alıyor bir de Büyükşehir Belediyesi yapmasın ve idare edebildiği kadar idare etsin diye almadık, tolere etmeye çalıştık" diye konuştu.

Katı atık depolama tesisi konusunda yer arayışlarının sürdüğünü belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, "Projemiz hazır. Yer konusu aşılınca en uygun depolama yöntemiyle, çevreye hiçbir zarar vermeden bu sorunu çözeceğiz. Gerekli bilgi birikimimiz var. Yolumuza devam ediyoruz" dedi.

Büyük Kanal Projesi kapsamında Çiğli'ye 4. faz ünitenin yapılması çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Kocaoğlu, "ÇED raporu alamadığımız için, projede revizyon yaptık. Alanın yerini değiştiriyoruz. Ağustos ayında proje tadilatı bitecek. Yıl sonunda da 4. faz için ihaleye çıkacağız" dedi. Başkan Aziz Kocaoğlu, çamur çürütme ve kurutma tesisi konusunda da çalışmaların devam ettiğini söyleyerek, çok kısa bir sürede temel atma aşamasına geleceklerini müjdeledi.

Projeler "öncelik sırası"na göre

80 kilometrelik Aliağa- Menderes hattını gerçekleştirdiklerini hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Projelerde öncelik sıralaması, kentin geleceği açısından çok önemli. Yılda 550 bin yolcu taşıyacağı öngörülen hattın daha 6 ay dolmadan 160 bin kişiye ulaşması ve çekerimizin olması halinde bunun 300 bini bulacak olması önemli bir yatırımdır. Bornova'da iki metro istasyonu daha açtık. Yolcu sayısı bir anda 175 bine yükseldi" dedi.

"Trafiği ana arterlerden kurtarmak hayati önem taşıyor" diye konuşan Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bundan dolayı metro ve tramvay yapıyoruz. Buca tramvayı bitecek. Metro hattı, Üçkuyular'a uzayacak. Torbalı Banliyö çalışmalarımız sürüyor. Bunun yanında; kışın orta, yazın ise dış körfeze yayılmalıyız. Bunun için gerekli olan vapurların alınmasına ise ancak sıra gelebildi, bu ay o da bitecek" dedi.

Ulaşımda aktarma modelini hayata geçirmek istediklerini belirten Başkan Kocaoğlu, Evka- 3'ü istasyonla buluşturmanın kamulaştırma bedelinin 22 milyon lira olduğunu, Üçkuyular'da 15 bin metrekarelik alanda bir aktarma merkezi daha oluşturacaklarını, Aliağa'da ise 6 bin metrekarelik tahsis için mesai harcadıklarını söyledi. 3 yıl önce 90 dakika uygulaması ile aktarma kültürünü yaygınlaştırmaya başladıklarını dile getiren Başkan Kocaoğlu, Türkiye'de en ucuz ulaşımın İzmir'de olduğunu hatırlatarak, "Herkesin Kentkart basarak ulaşıma dahil olmasını sağlayacağız. Kaçağın önüne ancak böyle geçebiliriz. 1117 dolmuşu da bu sisteme dahil etmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

Raylı sistem 10 misli büyüdü

Karayolu alt ve üst geçitleri konusunda da bilgi veren Başkan Kocaoğlu, "Alt ve üst geçitler araç kullanımını özendirir. Hıza teşvik eder ve ölümlü kazaların artmasına sebebiyet verir. Bu, istatistiki ve bilimsel bir bilgidir. Biz toplu ulaşımı özendirmeye çalışıyoruz. Alt ve üst geçitleri zorunlu olan yerlerde zaten yaptık. Çiğli, Gaziemir, Bornova ve EVKA-5 buna örnektir. Ama kent merkezine, olmayacak yere alt geçit yapılamaz. Bu aynı zamanda çarşıları da öldürür. Bazıları hiçbir şey yapmadığımızı söylüyor. Evet, hiçbir şey yapmadan 11 kilometrelik raylı sistem hattını 94 kilometreye yükselttik. Ulaşım hizmetlerimizi 10 misli artırdık" dedi.

Fındık kabuğunda fırtına

Başkan Aziz Kocaoğlu, İzmir'de "Balçova arsa mağdurları" konusunda en çok çaba harcayan ve samimi çözüm üreten yönetimin kendileri olduğunu söyledi. Çözülemeyen problemin, yasalardan kaynaklandığına değinen Başkan Kocaoğlu, mağdur kişiler üzerinden şov yapıldığını da belirtti. Başkan Kocaoğlu şöyle konuştu:

"Kimse fındık kabuğunda fırtına çıkarmaya çalışmasın! Herkes elini vicdanına koyacak. Burada insanları toplayıp Belediye'ye gelerek şov yapılacak bir durum yok! Bu konu göreve geldiğimizden beri gündemimizde. Yaklaşık 1800 tapulu arsa sahibinin sorununu da bu mecliste birlikte çözdük. Bu arsalar engebelere, derelere, yola bakılmadan kağıt üzerinde planlanmış. Yüzde 80'inde inşaat yapma olanağı yok. Jeolojik etütlerini de planlarını da biz yaptık. Maksimum yoğunluğu sağladık.

İnşaat yapılacak alanları belirledik ve yeni bir yerleşim alanı oluşturduk. Yeni aldığım bilgiye göre, 38 bin 500 metrekarelik alanın orman arazisine dahil olmadığına dair belge almışlar. Bu belge bizim elimize de ulaşırsa, uygunsa, tapusu ellerindeyse gereğini yaparız. Ama böyle bir şey yoksa eğer, Orman arazisini, Milli Emlak'ın arazisini başkasına verecek yetkide değiliz. Bir de tapusunu almamış ancak ücret makbuzları ellerinde olan grup var. Geçmişi 1980 öncesine dayanan bu konu için siyasi düşünceleri bir kenara bırakmalıyız. Bu arkadaşlara birer arsa payı verebilecek şekilde Hazine'den, Hükümet'ten bir kanun olması lazım. Bizim kalkıp da arsa verecek ne arsamız ne de yetkimiz var."

"Büyükşehir'in yetkisi var da kullanmıyor gibi bir hava yaratmaya kimsenin hakkı yoktur" diye konuşan Başkan Kocaoğlu, "Ne kadar özverili ve samimi çalıştığımızı herkes biliyor. Herkes elini vicdanına koyacak. 'Ben istiyorum' demek ayrı şeydir, yasaların vermesi ayrı şey. Bu konuda yapılacak her şey yapıldı. Zaman geçtikçe hayaller de büyümüş, 200 metrekarelik alana 8 kat konut dikileceğini düşünenler var. Ama bu arsalar 1 – 2 katlı konut yapmak için alınan arsalar. Bunu herkes bilir, ancak yine de İzmir çukurunda şov yapmayı sevenler var. Ben vicdanen müsterihim" dedi.

İnciraltı'nın planlanması konusunda 8 yıl önce yola çıktıklarını söyleyen Başkan Kocaoğlu, "İlk günden beri sabırla, inatla İzmir'in kalkınması için İnciraltı'nı planlayalım diyen bir başkanım. Herkes bana 'dokunma, elin yanar' dedi. Ama elim de yansa, ayağım da yansa kentin kalkınması için o bölgeninplanlanması gerektiğini söyledim" dedi. İnciraltı'nın planlanması için Bakanlık tarafından hazırlanan yasanın çıkmak üzere olduğunu belirten Başkan Kocoağlu, "Oradaki mülkiyet sahiplerinin hak kaybına uğradıklarını söyleyerek ortalığı karıştıranlar da yarın bir gün meclise gelip protesto ederlerse şaşırmam. Çünkü ortada bize karşı farklı bir duruş var. Balçova arsa mağdurlarının bu tür nahoş hadiseler çıkartmasını aklen, mantıken ve ruhen anlamıyorum. Benim onlara tavsiyem, aklı selim bir müteahhit bulsunlar ve evlerini yaptırsınlar. 38 bin 500 metrekarelik alan, yasal olarak onlara verilirse, haklarını teslim etmek de boynumuzun borcudur" dedi.